Baykal'dan Kıbrıs eleştirisi

AB ile Kıbrıs konusunun farklı konular olduğunu söyleyen Baykal, hükümetin bu yöndeki politikasını eleştirdi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal katıldığı bir televizyon programında, Kıbrıs Sorunu'nu, ve hükümetin konuya bakışını değerlendirdi. AB ile Kıbrıs konusunun birbirinden farklı konular olduğunu söyleyen Baykal, şunları söyledi: "AB’yi istiyorsan KKTC'den vaz geçeceksin böyle şey olmaz. Çizilen sınır kuzeyi bir Türk yurdu olmaktan çıkartıyor. AB ile KKTC konuları iki farklı konudur. Türkiye'nin AB ile ilişkisi Kıbrıs konusuna bağlı değildir. AB olayı birincisi nüfus olayıdır. 70 milyon isteniyor mu? Bunların tartışıldığı platformda KKTC'nin tartışıldığı platformla çok farklıdır.Ancak Avrupadaki bazı çevreler KKTC'yi ön plana çıkartıyorlar. Onlar çıkartıyor diye bizde olaya böyle bakamayız. Bizden başka istedikleri de olabilir ama AB bizim için farklı bir platformdur." Hükümeti Kıbrıs konusunda MGK karalarını aşan bir politika izlemekle suçlayan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugüne kadar Kıbrıs için milli bir politika vardı. Ancak hükümet ne olursa olsun Kıbrıs Sorunu'nu çözelim ruh haline girdiler. Söylem olarak milli politikadan kopmak istemese de eylemlerinde kopmuştur. CHP içindeki bütün arkadaşların KKTC duyarlılığı aynıdır." Baykal, Kıbrıs konusunun seçimlerin önüne geçmesini de şöyle değerlendirdi: "Kıbrıs konusu ve onunla ilgili konular yerel seçimlerin önüne geçti. Kıbrıs önemli bir dönemeçten geçiyor. Bu yüzden Kıbrıs konusunun seçimlerin önüne geçmesini normal karşılıyorum. Şaşırtıcı olan Kıbrıs konusunun hükümetçe yeterince sahiplenmemesidir." Denktaş'ın çözüm istemediği yönündeki söylemleri de değerlendiren Baykal, şunları söyledi: "Denktaş'ın çözümsüzlüğü savunduğu söylemi Türkiye'deki bazı çevrelerin propagandasıdır. 1 Mayıstan sonra 2 Mayıs olur önemli olan bizim oradaki haklarımızdır. Tarih akıp gidiyor koşullar uygun olursa AB'ye üye oluruz, al ver ile olmaz. Barış istiyorsanız neden güneyden 80 bin kişiyi getiriyorsunuz bunu benden başka söyleyen yok."