BIST 9.627
DOLAR 35,21
EURO 36,72
ALTIN 2.958,70
HABER /  GÜNCEL

Baykal'dan hükümete sert eleştiri

CHP Lideri Baykal'dan hükümete sert eleştiriler. Baykal, hükümetin TBMM'de çıkardığı kanunları "Ham hum şaralop" diye ilginç benzetme bulunarak yüklendi:

Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin TBMM'den çıkardığı kanunları "Ham hum şaralop" kanunları diye nitelendirirken, "Parlamento karartılıyor, kürsü susturuluyor. Eskiden Hamburabi Kanunları vardı. Şimdi Hamhumşaralop kanunları, Yuki Kanunları var. Orhan Boran'ın Yuki'si vardı. Hızlı hızlı konuşurdu. Yuki gibi parlamentoyu konuşturuyorlar. Tehlikeli bir zihniyet. Bizi siyasi gerginlik yaratmakla suçluyorlar. Bizim amacımız kavga, gerginlik değil. Kendi siyasi çıkarımız için de değerlendirme yapmıyoruz. Sorumluluk anlayışı içinde davranıyoruz. Bir gelişme var, bunu vatandaşa anlatıyoruz" dedi. Hükümete rejim uyarısında da bulunan Baykal, yine hükümetin saman altından su yürütmemesini istedi. Hükümetin ve Başbakanın özellikle son dönemdeki politikasının "devletle halk arasında bir kavga varmış gibi gösterilmesi" olmadığını söyleyen CHP Lideri, "Türkiye'de halkla devlet arasıda çatışma yoktur" diye konuştu. CHP Lideri bugün, TBMM havuzlu bahçede kahvaltılı bir basın toplantısı düzenledi. Burada açıklamalarda bulunan CHP Lideri, hükümetin TBMM'yi Noter gibi kullandığı için başarısız ama yoğun bir parlamento çalışması yürütüldüğünü ifade ederek, halkın sosyal güvenlik, işsizlik ve benzeri konulardaki sorunlarına çözüm bulunmadığını ifade etti. Temel sorunlara ilişkin köklü, çözüme yenilik hiçbir adımın atılmadığını ifade eden Baykal, "Parlamento icranın yürütme kimliğini aşamamıştır" şeklinde konuştu. Bu dönemde hükümetin bir bakanı hakkında gensoru da verildiğini, ancak bu gensorunun reddedildiğini söyleyen Baykal, bu gensoru konusunun Mavi Akım olduğunu ve bu defterin asla kapanmayacağını söyledi. Hükümetin Mavi Akım'ı örtbas etmek istediğini, ancak bunu başaramayacağını kaydeden CHP Lideri, yine bu dönemde hiçbir dokunulmazlığın kaldırılmadığını belirtti. Son günlerde iktidar partisinin bir İçtüzük değişikliği de verdiğini hatırlatan Baykal, "Düşünce özgürlüğüne çok büyük darbe getirilmiştir. Toptan görüşmeler için bir anlayış getirilmiştir. Çok esef verici" şeklinde konuştu. Bunun hükümetin gerçekleri tartışmama, konuşmama ve gizleme anlayışının bir ürünü olduğunu söyleyerek, "Eskiden Hammurabi Kanunları vardı. Şimdi ham hum şaralop kanunları var. Orhan Boran'ın Yuki'sini konuşturması gibi parlamentoyu konuşturuyorlar" açıklamasında bulundu. "İKTİDAR ÜSLUP DEĞİŞTİRİYOR" Baykal, konuşmasında iktidarın üslup değiştirmeye başladığını da belirterek, bunu görmeyenlerin dikkatine getirdiklerini ifade etti. Muhalefetin görevinin bu olduğunu belirten Baykal, bunların yok farzedilemeyeceğini söyledi. Bu konuda dün Türkiye Barolar Birliğini, daha önceki dönemlerde YÖK'ün açıklamalarda bulunduğunu ifade eden CHP Lideri Baykal, 4 bin yargıcın alınacağını ifade ederek, "4 bin yargıç alınacak. Nasıl alınacak, bu güne kadar nasıl alındı, bugün nasıl alınacak. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun kararıyla mı. Hayır, Adalet Bakanı alacak. Yarın yargıda başka olaylar yaşanacak. Yargı kuşatılmak istenmektedir. Yargı sistemine ağır darbe verecek. Bu yanlış değil mi? Başbakan dan dun konuşacak, ileri konuşacak, boş konuşacak, bu konulara değinmeyecek. Yargıtay'a 30 yeni üye seçilecek. İktidar kendi ölçüleriyle pay alma çabası içine giriyor. Yargıçlar ayağa kalkıyor. Ama bunlar Türkiye'yi ilgilendirmiyor. Vatandaşlarımızın bilmesini istiyoruz" dedi. Hükümetin bir zihin karışıklığı içinde olduğunu da söyleyen Baykal, son MGK toplantısıyla ilgili Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün başka şey söylediğini, Başbakanın ayrı bir şey söylediğini Cumhurbaşkanı'nın da daha farklı bir şey söylediğini ifade ederek, şöyle konuştu: "MGK'nın gündemiyle ilgili konuşma yaptılar. Milli Savunma Bakanı'na sordular. Bakan, 'Cumhurbaşkanı öyle uygun gördü' dedi. Cumhurbaşkanı Genel Sekreterliği açıklama yaparak, 'Genelkurmay Başkanı ile Başbakanın isteği üzerine gerçekleşti' dedi. Bu konu niye konuşulmuyor. Nasıl hazırlıklı değildiniz. Milli Savunma Bakanı başka, Cumhurbaşkanı başka şey söylüyor. Bu hükümet, devletle toplumu karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Çatışmayla siyaset yapıyorlar. Çatışmayı tahrik etmek yanlıştır. Halkın rejime karşı sahiplenme duygusu var. Bilsin ki, halkın çoğunluğu Cumhuriyeti kuranları saygı ve sevgi duymaktadır. Çatışma arayışı yanlıştır. Birisinin bunların gerçek niyetini halka anlatması gerekiyor. Cumhuriyetin kazanımlarına yönelik tehdit oldu. Biz de uyarıda bulunuyoruz. Saman altından su yürütmelerine izin vermeyeceğiz. İktidarın maskesini indireceğiz. Yaptıklarının karşısında herkesten önce millet duracaktır. Tehlikeli silahlarla oynuyorlar. Deşifre etmeye devam edeceğiz. Israrlı olurlarsa, toplumun her kesiminden uyarı gelecektir. İktidar bunun bedelini öder. Sayın Başbakan devletle toplumu karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Başbakan zannediyor ki, halkla devlet çatışma halindedir. Türkiye'de halkla devlet çatışması yoktur. Cumhuriyeti kuranlara karşı halkın sevgisi ve saygısı vardır. Sayın Başbakanın bir tereddüt duyuyor olabilir. Sayın Başbakanın çalışma arkadaşlarının bir tereddüt duyuyor olabilir." BAYKAL DİYETİ Baykal konuşmasında, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in din devletiyle ilgili sözlerini de hatırlattı. Halkın ezici çoğunluğunun Cumhuriyeti kuranlara büyük saygı duyduğunu söyleyen Baykal, burada bir çatışma yaratılmak isteniyorsa, bunun fevkalade yanlış olduğunu kaydetti. Hükümetin ve Başbakanın açıkça niyetini söylemesi gerektiğini de ifade eden Baykal, "Olay partizanlık boyutunu aşmış, Cumhuriyetin temel kazanımlarına yönelik. Saman altından su yürütülmesine izin vermeyeceğiz. İktidarın maskesini indireceğiz" dedi. Baykal, bütün bunlara karşı devletin değil halkın cevap vereceği mesajını da verdi. "Ben her şey yolunda gitmiyor diye uyarıyorum. Siyasetin kaptan köşkünden bakıyorum. Tehlikeli gidiş var görüyorum. Sıkıntı olduğunu görüyorum ve söylüyorum. Birileri saman altından su yürütecek diye, helva dövücüsünün hınk deyicisi olmayız. Yargıyı cemaat telkinlerine mi bırakacağız. Başbakanın havsalası almıyor. Particilik değil, vatanseverlik yapıyorum" diyen Baykal, "Helva dövücüsünün 'hınk' deyicisi gibi idare etmek zorunda mıyız?" diye sordu. Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Baykal, bir soru üzerine, "Ek protokol imzalanırsa, Kıbrıs Rum Kesimi'ni Kıbrıs Cumhuriyeti olarak kabul etmiş olacaksın. Papadopulos'un açıklaması var. 'Annan Planı yeniden müzakere edilebilir' diyor. Kıbrıs davasını böyle götüremezsiniz. İmzanın arkasında hangi MGK, TBMM kararı var? Hangi Anayasa organı kırılmayı meşrulaştırdı. Birileri aldı başını gidiyor. Herkes sesini çıkarmalıdır" Baykal'ın gazetecilere verdiği kahvaltıda, meyve, ceviz, bal, pekmez, peynir, tereyağı, sucuk, yumurta, domates, salatalık, portakal suyu ikramı yapıldı. Baykal, sabahları sebze yiyerek, kilo verdiğini söyledi. Baykal'ın diyetini bozup sucuklu yumurta yiyip yemeyeceği konusunda CHP Milletvekilleri iddiaya girdi. Ancak, Baykal diyetini bozmamakta direndi. Baykal, Meclis'in kısa süre sonra olağanüstü olarak toplanabileceğini belirterek, Antalya'ya gideceğini söyledi.