Baykal'dan Abdullah Gül'e taş

CHP Ankara İl Kongresi'nde bir konuşma yapan Deniz Baykal, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Avrupa Birliği'ne yaptığı çıkışı alaya aldı.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye’de yaşayan herkesin Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parçası olduğunu ifade ederek, "Hiçbir etnik kimlik, diğerinden daha üstün ya da daha aşağıda değildir" dedi. CHP Ankara 6. Olağan İl Kongresi, Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Kongrede ilk olarak divan oluşturuldu ve başkanlığına İstanbul Milletvekili İsmet Atalay getirildi. Açılış konuşmasını yapan CHP Ankara İl Başkanı Hakkı Süha Okay, CHP’nin ana damarının "Kemalizm" olduğunu söyledi. CHP’nin devletin partisi değil ama devleti kuran parti olduğunu ifade eden Okay, "82 yılda saman alevi gibi parlayan siyasi partiler, zamanı geldi iktidar oldular ama daha sonra silindiler. Ancak CHP, hep dimdik ayakta kalmıştır" dedi. Okay, birilerinin cumhuriyetin ve CHP’nin "dibini kazmaya çalıştığını", ancak buna izin vermeyeceklerini öne sürdü. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da konuşmasında, AK Parti’nin Kasım 2002 seçimlerinde tek parti olarak iktidara geldiğini ve partiden, Türkiye’nin sorunlarına çözüm bulmasının istendiğini kaydetti. O dönemde Türkiye’nin dış dünya ile, AB ile ilişkilerinin iyi durumda olduğunu ifade eden Baykal, "Ancak bu 3 yıllık süre içerisinde Türkiye’nin ana dertlerinin giderildiğini söyleyebilir misiniz? Hayır" diye konuştu. Baykal, bu 3 yılda çiftçinin, uygulanan yanlış politikalar ile daha da zor durumda bırakıldığını savundu. "AF ÜSTÜNE AF" Türkiye’de bir vergi adaletsizliği ve kayıt dışı ekonomi olduğunu da iddia eden Baykal, "Zaman zaman aflar çıkarılıyor. Devlet, ürünü için kullandığı elektriğin parasını ödeyemeyen çiftçiden, bu parayı faizi ile geri alırken, Maliye Bakanı, kendisi için af üstüne af çıkartmıştır" dedi. Baykal, AK Parti’nin vatandaşlara iş bulmak yerine, onlara ramazan aylarında yemek, aş, yardım poşeti dağıttığını ileri sürerek, "İşte onların işsizlikle mücadelesi bu. Ancak insanlar senden poşet değil, iş istiyor" diye konuştu. AK Parti iktidarında Türkiye’nin borcunun 100 milyar dolara çıktığını da savunan Baykal, dış ticaret dengesinin Türkiye’nin aleyhine bozulduğunu öne sürdü. Baykal, "Türkiye yılda 1.5 milyar dolar açık veriyordu, şimdi yılda 20 milyar dolar açık vermeye başladı. Türkiye dışa bağımlı hale gelmeye başladı. Ancak ekonomi, açığı giderek büyüyen ve sıcak para ile maskelenen bir hale getiriliyor" dedi. Bu sorunların hepsinin üstesinden gelebilecek partinin CHP olduğunu kaydeden Baykal, "Biz o borçları da öderiz, hakkından da geliriz ve ekonomiyi de düzlüğe çıkarırız" diye konuştu. "KARDEŞ KAVGASI" CHP Genel Başkanı Baykal, vatandaşların, AK Parti iktidarının Türkiye’ye getirdiği sorunların farkına yeni yeni varmaya başladığını iddia ederek, şunları kaydetti: "Türkiye bir kardeş kavgasına sürüklenmenin eşiğine çekiliyor. İktidar, bu gelişmeyi önlemek yerine, bu gelişmenin altyapısını oluşturuyor neredeyse. Yapılanlar kalıyor, ne yaptıkları da belli zaten. Ancak bu hataları düzeltmek çok zordur. Ekonomiyi düzeltirsiniz ama bir kardeş kavgasına sürüklenirsek, bizi birbirimize bağlayan temel yapıyı kazmaya izin verirsek, ülkemizin, toplumumuzun çekeceği acıların sınırı olmaz. Bu devleti kuranlar, Türkiye Cumhuriyeti’ni bir ırk devleti, kafatası devleti olarak kurmadılar. Kimseyi kimsenin karşısında görmediler, bir ayrımcılık, bölücülük yapmadılar. Bu topraklarda yaşayan herkesi ırkı, soyu-sopu ne olursa olsun eşit, kardeş kabul ettiler. Bunu da açıkça ortaya koydular." "2 ORDU, 2 GÜÇ OLAMAZ" Türkiye Cumhuriyeti’nin bir siyasi bilinç, zihniyet cumhuriyeti olduğunu, etnik ve ırk cumhuriyeti olmadığını vurgulayan Baykal, şöyle konuştu: "Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parçasıyız. Türk milleti bir alt kimlik değildir, hiçbir etnik kimlik diğerinden daha üstün ya da daha aşağıda değildir. Bütün etnik kimlikler aynı derecede saygıdeğerdir. Bunu söyleyebilmeliyiz, bunda bir yanlış, ayıp yok. Şiddet ve terör uygulaması ile Türkiye’nin yapısını değiştirmeye kalkan birtakım değişimlerin sırtını sıvazlayarak, onlara şirin gözükmeye gayret ederek, onlara itibar kazandırarak, terör ve şiddet sorununun çözüleceğini zannetmek kadar büyük bir yanlış yoktur. O istikamete girdiğiniz zaman çok kötü bir şey yapmış olursunuz. Hükümet büyük bir hata yaptı, yanlış yaptı. Sonra birden çekildi ve ben (onu söylemek istemedim) dedi. Ama iş işten geçti. Herhangi bir kimliğe sahip insanların ezici çoğunluğunun, şiddet ve terörle siyaset yapılmasını içine sindirdiklerini kesinlikle düşünmüyorum. Siyaset sözle, konuşarak, mantıkla, bilgiyle yapılır, ama şiddetle, terörle yapılmaz. Demokrasi, şiddetle birarada yaşayamaz. Terör, şiddet demokrasinin özüne, ruhuna, temeline aykırıdır. Bir ülkede bir ordu, bir silahlı güç olur. 2 ordu, 2 güç olamaz. Olursa istikrar, demokrasi, insan hakları olamaz." "Federasyon, konfederasyon deniliyor" diyen Baykal, AK Parti iktidarının 3. yılında bunların konuşulmaya başlandığını iddia etti. ATATÜRK’E HAKARET EDİLMESİ Deniz Baykal, İstanbul Fatih’te cuma namazı çıkışında, Atatürk’e hakaret edildiğini, şeriat devleti istendiğini, ancak oradaki güvenlik güçlerinin buna sessiz kaldığını, bundan da onlara cesaret veren AK Parti iktidarının sorumlu olduğunu savundu. "Peki bunlar giderse yerine kim gelir?" havası yaratılmak istendiğini iddia eden Baykal, "Kimse endişe etmesin. Bunlar da geldikleri gibi gidecekler. Yerine kim gelecek diye de endişe edilmesin. Kaçarı yok, bunlar gidecek, yerine CHP gelecek" diye konuştu. Deniz Baykal, iktidarın AB konusunda da, "gerekirse geri döneriz" dediğini öne sürerek, "Sevsinler senin o döneriz sözlerini" dedi. Baykal, Türkiye’nin terör, Irak, AB ve Kıbrıs politikasının yanlış olduğunu savunarak, "Ancak bunlarla ilgili CHP’nin doğruları vardır, Türkiye’nin geleceğinde CHP vardır" dedi. CHP Ankara 6. Olağan İl Kongresi’nde, 9’u Ankara milletvekili, 627 delege oy kullanacak. CHP Ankara İl Başkanı Hakkı Süha Okay’ın aday olduğu tek listeyle seçimlere gidilecek. Seçimler sonucunda, il yönetim kurulu ile 58 kişilik kurultay delegesi belirlenecek.