Son operasyonlar sonrası İzmir Belediyesi'ni ziyaret eden Baykal 'aday mısınıuz' sorusuna 'hayır değilim' diyemedi.
Abone olKemal Kılıçdaroğlu koltuğuna oturduğundan beri o soru hep karşısına çıktı CHP'nin devrik liderinin.. Kötü günler geçirdiği iddia edilen CHP'nin başına yeniden geçip geçmeyeceği bir kez daha soruldu. Eski lider siyasi lüfatını konuşturdu ve adeta delegeye mesaj verdi.
EBaykal, ''CHP'de genel başkan adaylığı talep etmem, genel başkanlığı şahsen arzu ederek harekete geçmem gibi bir durum çok gerilerde kalmıştır'' diyerek, delegenin kendisini istemesi durumunda bunu açıkça ilan etmesi ve harekete geçmesi gerektiği mesajını verdi.
İzmir programı kapsamında İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci'yi ziyaret eden Baykal, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kurultayda yeniden genel başkan adayı olup olmayacağına yönelik bir soru üzerine, Baykal şu cevabı verdi:
''CHP'de genel başkan adaylığı talep etmem, genel başkanlığı şahsen arzu ederek harekete geçmem gibi bir durum çok gerilerde kalmıştır. Ben CHP'nin kapatılmasından sonra yeniden açılması döneminde tarihi bir sorumluluk yüklendim. Partimizin açılmasını arkadaşlarımla birlikte üstlendik. Büyük bir şerefi taşıdık. Ben 18 yıl CHP'de genel başkan olarak görev yaptım. Bir siyasetçinin yaşayabileceği en büyük mutluluğu yaşadım. Partim beni en büyük ölçüde gururlandırdı, onurlandırdı. O konuda hiçbir eksiğim, hiçbir tatmin ihtiyacım, arayışım kesinlikle söz konusu değildir. Böyle bir talebim, ihtiyacım yok. Benim tek isteyeceğim şey CHP'nin iyi olmasıdır.''
CHP'yi daha ileri noktaya taşımanın görevleri olduğunu dile getiren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Tablo ortadadır. Ulaştığımız nokta, bizim, AKP'nin konumu, oy durumları, etkinlik konumları, o zamanki siyasi konjonktür herkesin hafızasındadır. Onu daha ileri götürmek isteyen arkadaşlara yardımcı olmak, benim sorumluluğumdur. Hepimiz CHP daha iyi olsun istiyoruz. CHP'nin karşılaştığı sorunlar konusunda bazen uyarır, eleştirir, bazen destek veririz. Bunlar partili olarak üzerime düşen görevlerdir. Şu anda da o çerçevede bir görev yapıyorum. Bir ayrışma çabası, ayrıştırma gayreti hiçbir şekilde söz konusu değildir. Benim şahsi bir arayışım söz konusu değildir.''
KOCAOĞLU'NA DESTEK ZİYARETİ
Baykal, daha sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu ziyaret ederek, belediyeye yönelik operasyonlara ilişkin, Kocaoğlu'na destek ve dayanışma duygularını ilettiğini belirtti.
İzmir'in, CHP için, Türkiye için olağanüstü önemli bir yer olduğunu, ''CHP'ye yönelik haksız baskıları etkisiz kılmaya çalıştıklarını'', dayanışmaya ihtiyaçları bulunduğunu dile getiren Baykal, ''İzmir'e yaptığım bu ziyaretin CHP'lileri kaynaştırmasını, bütünleştirmesini istiyorum. Yalnız değilsiniz sayın başkan. Bu bir anlamda İzmir'in kaderidir. Ankara'daki siyasi mücadelelerin, verilemeyen siyasi hesapların İzmir üzerinden verilmesidir'' dedi.
Baykal, yaşanan büyük üzüntülere karşın Kocaoğlu ve kendilerine düşen görevin, umudu, iyimserliği kaybetmemek olduğunu ifade etti.
İzmir'in dışında da Türkiye'de pek çok kişinin ''haksız gözaltılar ve yıllardır süren tutuklamalar nedeniyle acı çektiğini'' savunan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Mustafa Balbay bin gününü tamamladı. Ciddi bir hukuk düzeninde hiç kuşku yok; beraatla sonuçlanacak bir yargı sürecidir. Ortada ciddi delil, ciddi suç yok ama bin gündür içeride. Pek çok insan aylarca, yıllarca tutuklu kalıyor. Bu yanlışlar, bizim geleceğe umutla bakmamıza engel olmamalıdır. Daha önce de yaşandı, yine böyle bir güç dönem yaşıyor. Alman yargısının suçlu olduğunu tespit ettiği insanlar ellerini kollarını sallayarak sokaklarda dolaşıyor. Bizim muhatabımız tek tek yargıçlar değil, Türkiye'deki bu adalet düzenini getirten, halkımıza haksız acıları çektirten siyaset anlayışıdır. Ona karşı kararlılığımızı mücadelemizi ayakta tutuyoruz.''