Baykal'a göre olay, para pazarlığı

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ABD ile yürütülen müzakereleri büyük bir kaygı içinde izlediklerini belirterek hükümete yüklendi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ABD ile yürütülen müzakereleri büyük bir kaygı içinde izlediklerini belirterek, ''Bunun bir para pazarlığına dönüşmüş olmasından büyük bir üzüntü duyuyoruz'' dedi. Baykal, Avrupa Sosyalist Partiler Birliği'nin Irak sorunuyla ilgili olarak yapacağı olağanüstü toplantıya katılmak için Brüksel'e gitti. Atatürk Havalimanı'nda açıklama yapan Baykal, Irak konusunda kritik bir aşamaya gelindiğini belirtti. Uluslararası hukuki meşruiyet konusunun Türkiye'nin bütün dış politika kararlarında temel alınması gerektiğine inandıklarını vurgulayan Baykal, şunları söyledi: ''Hafta başında TBMM'ye Irak savaşına katılacak ABD askerlerinin Türkiye'de konuşlanması ve Türkiye'den Irak'a geçmesi konusunda bir karar tasarısı sunulacaktır. Hükümet tarafından öyle olduğu açıklanmıştır. İkinci tezkere TBMM'ye gidecektir. Bu tezkereyi TBMM değerlendirecek. Hükümetin bu konuyla igili önemli bir tavrı dikkati çekiyor. Hükümet, bu konuda kararı TBMM'ye bıraktığını, bir yönlendirme çabası içinde olmayacağını belirtiyor. Bu ilgi çekici bir ülke yönetim yaklaşımı. Öyle anlaşılıyor ki, bu ya da şu biçimde bir sorumluluğu üstlenmekten AK Parti yönetimi kaçınma çabası içindedir. Eğer böyle bir davranış gerçekten ortaya çıkacak olursa, bu tabii çok önemli bir yaklaşıma yol açabilecektir. Bizim başından beri ısrarla vurguladığımız bir nokta Türkiye'nin bu kriz karşısında doğru yönetilmediğidir. İkili bir yaklaşım içinde. Şimdi artık karar aşamasına gelindi. Öyle anlaşılıyor ki, bu aşamada da hükümet karar almamayı, karar almamış gibi gözükmeyi, alınan kararın sorumluğunu taşımaktan kaçınmayı uygun sayacaktır. Bu gelişmeyi hepimiz dikkatle izliyoruz.'' ''YANLIŞ UMUTLAR VERMEMELİYDİK'' Hükümetin, ABD ile askeri bir işbirliği yapma niyetinde değilse bunu daha işin başında açık bir şekilde hissettirmesi gerektiğini ifade eden Baykal, ''Yanlış umutlar vermemeliydik. Kararlılıkla bu konuyu istemediğimizi ortaya koymalıydık. Bunun gereğini yapmalıydık'' dedi. Hükümetin şu ana kadar askeri işbirliğine hem girebileceği hem girmeyebileceği tavrı sergilendiğini savunan Baykal, bunun çelişkili ve alınacak kararı sıkıntıya sokan bir tavır olduğunu söyledi. Baykal, ''Geldiğimiz noktada hala ne karar alacağımızı bilemiyoruz. Alınacak karardan korkuyoruz. Bu kararın sorumluğundan kaçınmaya çalışıyoruz. Bu üzüntü verici bir yaklaşımdır. Umut verip, bilgilendirip, heveslendirip, hazırlık yaptırıp ondan sonra ki noktada, 'Grup kararı almıyoruz, parlamento kendi takdirini kullanır' diyerek ortaya çıkacak kararın arkasına saklanmak büyük tartışmalara yol açacaktır'' diye konuştu. ABD İLE MÜZAKERE SÜRECİ Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baykal, ABD ile yapılan müzakerelerin daha çok ekonomik ağırlıklı olmasına ilişkin bir soru üzerine de, şöyle dedi: ''Şu ana kadar belirsizliğin nereden kaynaklandığını anlamaya çalışıyoruz. Belirsizliğin kamuoyuna yansıyan biçimi ekonomik yardım paketinin içeriğiyle ilgili bir uzlaşmanın sağlanamamış olmasından öyle gözüküyor. Eğer öyle ise bu üzüntü verici bir olaydır. Bir para pazarlığı, bir ekonomik çıkar pazarlığı dolayısıyla bu konuda bir sıkıntıya düştüysek, 'Para pazarlığı ile tatmin olmaya açık bir noktada durduk, fakat tatmin edilmediğimiz için bu işe girmiyoruz' dediysek bu Türkiye'ye çok yakışmayan bir davranış olur. Hepimiz ciddi bir kaygı içinde bu müzakereleri izliyoruz. Bunun bir para pazarlığına dönüşmüş olmasından büyük bir üzüntü duyuyoruz.'' ''Bu eleştirileri muhalefette olduğunuz için yaptığınız söyleniyor'' şeklindeki bir soruya da Baykal, ''Bu izlenen politikanın yanlış olduğunun bir itirafı anlamına gelir. CHP olarak bizim bu konularda çok açık, tutarlı net bir politika izleyeceğimizi herkes bilmektedir. Biz, ne yapacağımızı çok önceden kararlaştırırdık, bunun gereğini yerine getirirdik'' diye konuştu. ''Tezkere konusunda grup kararı alacak mısınız?'' sorusu üzerine Baykal, ''Bizim grup kararı almamıza gerek yok. Arkadaşlarımızın her biri teker teker bu konudaki anlayışlarını ifade ettiler'' yanıtını verdi.