AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, CHP lideri Baykal'ı ağır bir dille eleştirdi
Abone olAK Parti'nin Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, CHP lideri Deniz Baykal'ın, ''Yunanistan'da merkez sağdaki bir siyasi parti üçte iki çoğunluğa sahip olmasına rağmen orada bir sosyal demokrat cumhurbaşkanı var" sözleriyle niyetinin Cumhurbaşkanlığı olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Baykal'ın da Cumhurbaşkanlığı'na aday olma hakkının olduğuna işaret eden Fırat, "Eğer kendine güveniyorsa adaylığa müracaat eder. Bunun için başka bir kombinasyona girme ihtiyacı hissetmez ve kendisini bu milletin temsilcilerine teslim eder" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fırat, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin yaşanan tartışmaları değerlendirdi. Türkiye'nin gündemini uzun süredir Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin işgal ettiğine dikkati çeken Fırat, demokratik hukuk devletinde bu gibi konuların sorun olmaması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı'nın nasıl seçileceğini, Cumhurbaşkanı'nın hangi vasıflara haiz olacağını kişiler ve kurumların değil yasaların belirlediğini kaydeden Fırat, demokratik bir hukuk devleti olarak Türkiye Cumhuriyeti'nde bu konunun yasalarda açık şekilde belirtildiğini dile getirdi. Fırat, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı'nda olması gereken kriterleri açıklaması üzerine 'Başbakan kendisini işaret ediyor' diyen CHP lideri Baykal'a da teşekkür etti. AK Parti'li Fırat, "Şunu gösteriyor ki genel başkanımızın liderlik vasfı var. Dürüst, kucaklayıcı, namuslu bir vasfa haiz. Biz inanıyoruz ki sayın Baykal da aynı vasıflara haiz. Namuslu, dürüst, kucaklayıcı olduğundan bizim şahsen bizim şüphemiz yok. İnanıyorum ki o vasıfların kendisinde de olduğunu düşünüyoruz. Anamuhalefet lideri olarak başka türlü düşünmemiz mümkün değil. Bu iltifatlarından dolayı da kendisine teşekkür ediyorum" diye konuştu.
"BAYKAL MİLLETTEN ÖZÜR DİLESİN"
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın bugün bir gazetede yer alan, 'Cumhuriyet milli mücadele ile kazanıldı. Sandıkta kaybedilmeyecek' şeklindeki demecini de eleştiren Fırat, bu açıklamayı büyük bir üzüntüyle karşıladıklarını vurguladı. 1921 Meclisi'nde milli mücadelenin kazanıldığını ve Cumhuriyet'in kurulduğunu belirten Fırat, "O dönemde yaşayan atalarımız kanlarıyla canlarıyla Cumhuriyet'i kurmuştur. Biz onlara müteşekkiriz. Ancak halkı yok sayarak, milleti yok sayarak, bunu sandıkta koruyacağını iddia eden düşünce tarzının demokratik olduğunu düşünebilmek mümkün değil. Anayasaya ve Siyasi Partiler Yasası'na uygun olarak kurulmuş olan bir siyasi parti liderinin bu neviden söylemini şiddetle protesto ediyoruz. En kısa sürede milletten özür dilemesini istiyoruz" tepkisini gösterdi. CHP lideri Baykal'ın bir televizyon programındaki açıklamalarına da atıfta bulunan Fırat, CHP liderinin, 'Yunanistan'da merkez sağdaki bir siyasi parti üçte iki çoğunluğa sahip olmasına rağmen orada bir sosyal demokrat PASOK'a mensup bir cumhurbaşkanı var' yönündeki sözlerinin niyetini açığa çıkardığını söyledi. "İşte bu tarif aslında Baykal'ın kendisini tarif ettiği yerdir" diyen Fırat, Baykal'ın kafasının arkasındaki problemi çok samimi bir şekilde itiraf ettiğini vurguladı. Baykal'ın Cumhurbaşkanı olma idealinde olduğunu kaydeden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fırat, şunları söyledi:
"Aslında Cumhurbaşkanı sorununun olmadığı ancak sayın Baykal'ın Cumhurbaşkanı olma idealinin sonucu olarak Türkiye'nin bu şekilde karmaşaya sürüklenmek istediği açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Halkın bu konuda bir şüphesi kalmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin vazgeçilmez niteliklerinden birinin demokrasi olduğunu nazarı itibara alarak bir hukuk devleti içerisinde Cumhurbaşkanı'nın nasıl seçileceği konusunda bir problem olmadığı kanısındayız. Ama sayın Baykal'ın da aday olma hakkı var. Anayasada sayılan Cumhurbaşkanlığı vasıflarına haiz olan bir arkadaş. Ancak bu yeterli olmuyor, yeterli çoğunluğu bu meclisten almak zorunda. Eğer kendine güveniyorsa adaylığa müracaat eder. Bunun için başka bir kombinasyona girme ihtiyacı hissetmez ve kendisini bu milletin temsilcilerine teslim eder. Eğer onlar da uygun görüyorlarsa kendilerine Cumhurbaşkanı seçer. O yüzden bizim açımızdan bir problem olmadığını ifade ediyorum."