Deniz Baykal, kendisinin de Genel Başkan seçildiği CHP Kurultayı'na Divan Başkanlığı ismi partiden ismi ihraç ediyor. Siyasetteki vefasızlığı Yalçın Doğan köşesine taşıdı.
Abone olCHP Lideri Deniz Baykal, kendisine muhalefet eden isimleri birer birer ihraç ediyor. Yalçın Doğan, bugünkü yazısında 1998 yılında yapılan CHP Kurultayı'na Başkanlık yapan bir ismin bugün CHP'den aforoz edilmek istendiğini yazıyor. İşte Doğan'ın kaleminden siyasette vefasızlık örneği: Kurultay Başkanı'nı ihraç!.. ‘Kurultaylarda başkanlık yapmış olmak, bir CHP'li için onurdur. Bu nedenle, yeni genel merkez binasında bütün kurultay başkanlarının büstlerini yaptıracağız, orada senin de büstün olacak.’ Yıl 1998. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile Ahmet Güryüz Ketenci Esenboğa Hava Alanında buluşuyor. Bu sözler, o gün Baykal'dan Ketenci'ye övgü!.. Ketenci, 1995'te CHP 27. Kurultay Başkanı. O tarihte, 73 il var. 65 il başkanının imzasıyla, başkanlığa seçiliyor. BAYKAL'IN KURULTAYI Kaderin cilvesi, Ketenci'nin başkanlık yaptığı 27. Kurultay, Baykal'ın Genel Başkan seçildiği kurultay!.. CHP-SHP birleşmesi sonrasında, Hikmet Çetin'in Genel Başkanlığını izleyen bu ilk kurultayda Baykal ile Murat Karayalçın yarışıyor. Baykal kazanıyor. 27. Kurultaya giden günlerde, Baykal, kurultay başkanı seçileceği kesinleşen Ketenci'yi, sık sık arıyor!.. Ketenci başkan olacak ya, ne de olsa, aramak gerek!.. Parti genel merkezine büstü dikilecek olan Ketenci, şimdi bunu söyleyen kişi tarafından CHP'den ihraç edilmek üzere, Yüksek Disiplin Kurulu’na veriliyor!.. Tam ibretlik!.. PARTİ SUÇU Ketenci ile birlikte, iki milletvekili daha, Mehmet Tomanbay ile Hasan Aydın da, ihraç istemiyle, Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor. Neden ihraç ediliyor bu milletvekilleri?.. Parti suçu işledikleri gerekçesiyle!.. Nedir o suç?.. Aslında, parti ilkelerine değil, parti yönetimine muhalefet!.. Neden bu muhalefet?.. Partide tüzüğün uygulanmayışı, ama Türkiye genelinde de, hep içe dönük tartışmalarla zaman kaybederek, 25 yıldır iktidar yüzü görememek!.. Bunları söylemek!.. Parti suçu bu!.. CHP artık kendi evlatlarını yemeye başlıyor. Üç ihraç aslında, Baykal'ın son çırpınışları!.. BİR ÇELİŞKİ Üç milletvekili tedbirli olarak Yüksek Disiplin Kurulu'na gönderiliyor. Ne demek tedbirli?.. Hálá üyesi olduğu halde, parti tüzel kişiliğiyle bağlantılı her türlü ortam ve mekana katılma hakkını kaybetmek. CHP Meclis Grup toplantısına da, CHP il ve ilçe binalarına da girme hakları yok. CHP, Ulaştırma Bakanı'na verdiği gensoru nedeniyle, Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırıyor. Şu anda 171 milletvekili var. Olağanüstü toplantı için 184'ü bulmak gerek. Tedbirli üç milletvekili, ister istemez, bu çağrı dışında!.. Dün üç milletvekilinin telefonları susmak bilmiyor. Çeşitli çevrelerden, ama asıl Türkiye'nin dört bir yanındaki CHP örgütlerinden tepki çığ gibi!.. Üç milletvekilinin ihracı, aslında üç milletvekilinin partiden ihracı değil!.. CHP'nin kendisini halktan ihraç süreci!.. İhtilal ya da yeni parti CHP'de milletvekili ihracı yeni değil. CHP tarihinde ihraçlar, ya yeni bir parti kurma sancısına ya da ihtilaller sonrasına rastlıyor!.. 1945'te ünlü Dörtlü Takrir'i verenlerden Adnan Menderes ile Fuat Köprülü CHP'den ihraç ediliyor. İhraçlardan sonra, Celal Bayar milletvekilliğinden ve CHP'den istifa ediyor. Sonradan Hikmet Bayur da, ihraç listesine katılıyor. 7 Ocak 1946'da Demokrat Parti kuruluyor. Partiyi kuranlar, ihraç edilen ve istifa edenler!.. Demokrat Parti'ye on yıllık iktidar yolu, partiden ihraçlarla başlıyor!.. 27 Mayıs 1960 İhtilali sonrasında, Türk siyaseti çalkantılı. Bundan CHP de nasibini alıyor. 1962'de Kasım Gülek, Nihat Erim, Turgut Göle, Avni Doğan CHP'den ihraç ediliyor. Dün CHP Tarihi ile kitaplara bakıyorum. Bu iki örnek dışında, başka ihraca rastlamıyorum. Şu anda, Türkiye'de ihtilalin i'si ile ilgili en küçük bir belirti olmadığına ve artık bundan böyle asla olmayacağına göre, o klasik soru: CHP nereye?..