BIST 9.729
DOLAR 35,22
EURO 36,72
ALTIN 2.969,16
HABER /  GÜNCEL

Baykal: İktidarın ar damarı çatladı

Doğalgaz krizi, gazı kesilen fabrikalar, Unakıtan'ın kendisiyle ilgili açıklamaları. Bütün bu gelişmelere ses çıkarmayan hükümete karşı Baykal, açtı ağzını yumdu gözünü.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Bu iktidarın ar damarı çatlamıştır. Bu kadar olumsuzluğu, sükunetle, hiçbir şey olmamış gibi vurdumduymazlık içinde, fütursuzluk içinde taşımaya kalkışmaları kabul edilemez'' dedi. Deniz Baykal, CHP Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesinde, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın ''banka hesapları ile ilgili'' açıklamasının sorulması üzerine, durumu hukukçulara incelettiklerini ve dava açacaklarını söyledi. Unakıtan'ın açıklamasının hemen ardından yaptığı yalanlamanın inandırıcılıktan uzak olduğunu savunan Baykal, şöyle konuştu: ''Maliye Bakanı yalanlıyor, bu yalanlama hiçbir şekilde inandırıcı değil. İnandırıcı olmadığı yalanlama biçiminden, yalanlama zamanından, yaptığı yalanlamanın içeriğinden açıkça görülüyor. Bu konuyla ilgili basında yer alan haberin doğru olduğu ortadadır. Ancak öyle anlaşılıyor ki yukarıdan çeşitli baskılar sonucunda Yeni Şafak Gazetesi haberine sahip çıkma kararlılığını gösteremiyor. Bunu görüyoruz, Maliye Bakanı 'söylemedim' diyor ama bu gazetede yayınlanmıştır. Biz en azından bunu gazete açısından, hukuk yargı yoluna taşıma durumundayız. Bu tartışmalar gerçeğin belki daha da aydınlanmasına yol açabilir.'' Yaşananları anlamasının mümkün olmadığını ifade eden Deniz Baykal, bu konunun kolayca kapatılamayacağını söyledi. Baykal, şöyle devam etti: ''Manzaraya bakıyorum, yalan var, iftira var, suç işleme var ve bütün bu kadar kabul edilemez yanlışın devletin en yukarı düzeyinde, Maliye Bakanlığı düzeyinde yapılması var ve bu manzara karşısında sorumluluk yok, istifa yok, güvenilir bir açıklama yok. Bunu unutmamız isteniyor, yani bunlar olacak, bu yanlışlar yapılacak, yalanlar söylenecek, iftiralar atılacak, haksız yalanlamalar yapılacak, suç işlenecek, bütün bunlar ortada kimsenin kılı kıpırdamayacak ve bunu unutmamız istenecek. Söylenebilecek tek bir şey var, bu iktidarın ar damarı çatlamıştır. Bu kadar olumsuzluğu, sükunetle, hiçbir şey olmamış gibi vurdumduymazlık içinde, fütursuzluk içinde taşımaya kalkışmaları kabul edilemez. Bunu Türkiye'ye yakıştıramıyoruz, tepkimizi gösteriyoruz, bunu hukuk yolunda da takip edeceğiz.'' -DOĞALGAZ KRİZİ- Bir gazetecinin, İran'ın Türkiye'ye sattığı doğalgaz miktarında indirime gitmesinin siyasi kısıtlama olup olmadığını sorması üzerine de Baykal, şöyle konuştu: ''Bütün ihtimallere bakmak lazım, ama siyasi kısıtlama olması için makul bir gerekçe göremiyorum. İran'ın Türkiye ile ilişkilerini iyi tutma ihtiyacı içinde olduğunu, İranlılar'ın da bunu çok iyi gördüklerini ve bu doğrultuda gayret gösterdiklerini biliyorum. İçinden geçmekte olduğumuz kış mevsimi koşulları Rusya'da da İran'da da çeşitli sorunlara yol açmış olabilir. Önemli olan Türkiye'nin böyle günlerin daima gerçekleşebileceğini göz önünde bulundurarak gerekli önlemleri almasıdır. Hala Türkiye'de bir doğalgaz depolama tesisi maalesef yoktur. Bu kadar enerjisini doğalgaza bağlamış bir ülkenin, enerji ihtiyacının yüzde 40'ından fazlasını doğalgazdan elde etmekte sakınca görmemiş bir ülkenin, üstelik bu miktarda doğalgazı sadece büyük oranda Rusya ve İran'dan almayı uygun görmüş bir ülkenin hiçbir tedbir almamış olması, asıl üzerinde durulması gereken konudur. Bir an önce doğalgaz depolama tesislerinin gerçekleştirilmesi lazımdır. Hala Konya'daki projenin ihale aşamasına gelinemediğini görüyoruz. Bir an önce bunları çözmek ihtiyacı vardır.'' Baykal, Türkiye'nin enerji gereksinimini karşılamayı başta linyit olmak üzere kendi kaynaklarına yöneltmeyi düşünmesi gerektiğini söyledi. -STRAW'UN KKTC'Yİ ZİYARETİ- CHP Genel Başkanı Baykal, İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'un KKTC'ye yaptığı ziyaretle ilgili soruyu yanıtlarken, ziyareti memnuniyetle karşıladığını söyledi. KKTC'nin sadece İngiltere ile değil, tüm Avrupa ülkeleri ile diplomatik ilişkiler geliştirmesinden yana olduklarını vurgulayan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Böyle bir ziyaretin yapılmış olması hiç kuşkusuz önemlidir. Yani şartlar bunu zorlasa da bundan sonra atılacak adımları kolaylaştırmak için yapılmış olsa da böyle bir ziyaretin yapılmış olması önem taşır. Bunu ben memnuniyetle karşılıyorum. Keşke sadece İngiltere Dışişleri Bakanı değil, tüm Avrupa ülkelerinin dışişleri bakanları KKTC'nin yetkililerini ziyaret etseler, konuşsalar, diplomatik temaslar rahatlıkla yapılabilse, sadece diplomatik temaslar değil, kültürel temaslar yapılabilse, ticari temaslar yapılabilse, bunu sağlamaya çalışıyoruz. Yani bu doğrultuda yeni bir durumdur. Güney Kıbrıs Rum yönetiminin tepkisi de bunu zaten gösteriyor. Doğru yapılmıştır. İngiltere'nin politikası ne, hesabı ne, bunu yaparak bundan sonra neler elde etmeyi planlıyorlar, bu ayrı bir konu. Bundan sonrası için de biz aklımızı kullanacağız, doğru davranacağız. KKTC toplumunu, haklarını, hukukunu güvence altına alacak bir çalışma yapacağız.'' -VİCDANİ RET- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AİHM'in vicdani ret konusunda Türkiye ile ilgili verdiği kararı değerlendirirken ise askerlik konusunda Türkiye'nin daha esnek davranabileceği bir tablonun bir an önce ortaya çıkmasını arzuladıklarını bildirdi. Dünyada vicdani ret taleplerinin altında din olgusunun yattığını söyleyen Baykal, özellikle ABD ve Avrupa'da belli bir inanca sahip insanların, parçası oldukları inanç grubunun temel anlayışı doğrultusunda vicdani ret ihtiyacı içine girebildiklerini, Türkiye'de ise böyle bir ihtiyacın toplumsal talep olarak ortaya çıktığına tanık olmadıklarını anlattı. ''Öyle anlaşılıyor ki bu konu Türkiye'nin önüne de yavaş yavaş getirilecektir'' diyen Baykal, Türkiye'de askerliğin vatandaşlık anlayışının temelinde yatan, beraber yaşamanın, toplumsal barış ve huzurun güvence altına alınmasının temel gereği olduğunu söyledi. Baykal, şöyle devam etti: ''O nedenle çok özel bir önemi vardır. Bu konuda çok sağlam tarihi bir geleneğimiz vardır. Ve maalesef askerlik görevini etkin şekilde düzenleme ihtiyacı devam etmektedir. Keşke askerlik konusunda Türkiye'nin daha esnek davranabileceği bir tablo bir an önce ortaya çıksa ve vatandaşlarımızın askerlik görevlerini başka tür kamu sorumlulukları ile kamu çalışmaları ile karşılayabilecekleri düzenlemeler, ortamlar şekillendirilebilse. Henüz belki tam bu noktaya gelmediğimiz söylenebilir. Bütün bunları dikkatle izlememiz lazım. Tabii ki dikkate almamız gereken insani bir konu. Türkiye'de gerçek öneminin ötesinde bir istismar konusu haline dönüştürmeye karşı çok dikkatli davranmak gerekir diye düşünüyorum.'' -KAYIP TRİLYON DAVASI- Baykal, ''kayıp trilyon davasını'' nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, hükümetin 11 trilyon lirayı affetme lüksünün bulunmadığını söyledi. Hazineye olan borcun ödenmesi gerektiğini vurgulayan Baykal, bu konuda hükümetin kişiye yönelik bir düzenleme hazırlığında bulunduğunu, yapılmak istenenin bir ''af'' olduğunu ve Türkiye'nin af konusunda çok sıkıntı çektiğini anlattı. Baykal, olayın vicdani boyutunun bir kenara bırakılarak, söz konusu paranın hazinenin kasasına girmesi için gerekenlerin yapılması gerektiğini kaydetti. -BAŞI AÇIK NAMAZ KILMA- Baykal, kadınların camide başı açık ve erkeklerle birlikte namaz kılması ile ilgili soruyu yanıtlarken de Türkiye'de siyasal gündemin çok yapay bir şekilde çarpıtılmış olduğunu üzüntüyle gördüklerini, ancak CHP olarak bu tartışmalara hiçbir şekilde katkı yapmama kararlılığında olduklarını söyledi.