Baykal, bu kez hükümetin yatırımı azaltarak millete en ağır darbeyi vurduğunu halka anlattı.
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Hükümetin yatırımı azaltarak, millete en ağır darbeyi vurduğunu belirterek, ''Millet çalışamaz, iş bulamaz, üretemez hale geldi'' dedi. Baykal, Trabzon Atatürk Alanı'nda düzenlenen mitingde, AK Parti iktidarı sürecinde bütün giderlerin arttığını, ancak gelirlerde hiçbir artış olmadığını ileri sürdü. "AK Parti iktidarı döneminde esnaf rahatladı mı, SSK, Bağ-Kur primleri düştü mü, vergiler azaldı mı, yoksa tam tersine arttı mı'' diye soran Baykal, şöyle devam etti: "İktidar diyor ki, emlak vergisi mi veriyorsun, iki tane ver. Adamın bir dükkanı var. Güç bela ayakta kalıyor. O dükkanın vergisini veriyordu. Şimdi diyorlar ki, bir tane daha ver. Adımın altında bir kamyonet var. Kamyonetle nakliyecilik yapıyor. Kamyonetin bir vergisi var. Bir vergi daha ver diyor. Dubleci bunlar, dubleci... Şimdi beyanname verme zamanı. Verilen beyannamelere Maliye, (olmadı, zarar beyan etmişsin, kar beyan et. 2 milyar beyan etmişsin, 4 milyar beyan et) diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Sen esnafın ne kazandığını biliyor musun? Bağ-Kur primini ödeyip ödeyemediğini biliyor musun. Sen vergiyi devletin parasını hortumlamış işadamlarından al.'' Türkiye'nin en ağır vergi baskısının yaşandığı bir dönemden geçtiğini iddia eden Baykal, şöyle konuştu; ''Ne oluyor bu vergiler? Yatırım, kalkınma, hizmet harcaması yapılıyor mu Karadeniz Sahil Yolu'na gereken para veriliyor mu? Daha dün göstermelik bütçeyi yapıyorlar. Sonra (Yatırımları yüzde 13 kısalım) diyorlar. Bütçeden yatırımların kısılması demek, hizmetin, gelmemesi, yolun, fabrikanın yapılmaması demektir. Yapılmış olanların ise çürümeye terk edilmesi, gençlerin işsizliğe mahkum edilmesi demektir. Yatırım istememek, issizliği istemek demektir. Yatırımı azalttın millete en ağır darbeyi vurdun. Millet çalışamaz, iş bulamaz, hizmet üretemez hale geldi. Geride bıraktığımız dönemde Türkiye'nin borçları 54 milyar dolar arttı.'' İstanbul'daki terör saldırılarına yön veren Habip Aktaş'ın halen arandığını belirten Baykal,''Bu kişi kayıp, bu kişinin babası Mardin'de AK Parti Belediye Meclisi adayı. İstanbul'daki Mason Locası'na bombalı saldırı düzenleyen iki kişiden yaralı olarak kurtulan kişi İstanbul Belediyesi'nin bir kurumu olan İGDAŞ'da çalışıyordu. Bunları buraya kim alıyor. Bu kadrolaşmaya kim yön veriyor'' dedi. Konuşmasında Kıbrıs konusuna da değinen Baykal, ''Kıbrıs'ı izliyor musunuz? Gitti gider. İktidara geldiler, akıllarınca oyunlar yaptılar''dedi. "Başbakan Erdoğan'ın Davos'ta BM Genel Sekreteriyle buluşarak ona (Sen hiç merak etme, biz anlaşmasak da referanduma gideriz. Merak etme, biz Yunanlılarla anlaşamazsak sen ne dersen biz onu kabul ederiz)" dediğini öne süren Baykal, şöyle konuştu: "Başbakan daha sonra ABD'de Başkan Bush ile buluştu. Bu mutabakatın anlaşmasını yaptılar. Şimdi o mutabakat yürüyor. Denktaş'ı da ikna ettiler, dediler ki (Merak etme sen başla, Rumlar bize istediklerimizi verecekler). Denktaş'ta bir deneyelim dedi. Girdi ve bir süre sonra baktı ki kapı duvar. Hiçbir değişme yok. Dedi ki (Ben Kıbrıs'ın cenaze töreninde bulunmak istemiyorum. Ben bu işte yokum) ve kendini geriye çekti.'' Başbakan Erdoğan'ın medyadan, Kıbrıs sorunu konusunda otosansür uygulamasını istediğini ifade eden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başbakan diyor ki (Kıbrısla ilgili fazla haber yapmayın. Fazla söz söylemeyin, bırakın sessizce bu işi halledelim). Yani gösterişli bir cenaze töreni istemiyor. (Sessizce bu işi halledelim), vatandaş bu işi fark etmesin diye bakıyor. Yarın tarih, AK Parti iktidarını Kıbrıs'ı Rumlara teslim eden bir hükümet olarak yazacaktır. Siz işi tarihe bırakmayın. 28 Mart'ta sandıkta gereğini yapıverin."