2007 bütçesi görüşmelerinde CHP lideri Deniz Baykal'ın hedefinde Çankaya'yı istediğini iddia ettiği Erdoğan vardı.
Abone olCHP lideri Deniz Baykal TBMM Genel Kurulu'nda 2007 bütçesi hakkında görüş bildirdi. Baykal, Cumhurbaşkanlığını isteyen Erdoğan'ın, Anayasa'nın ilk üç maddesinden şikayetçi olduğunu ve devletir üniter yapısından yana olmadığını savundu.
Erdoğan'a hodri meydan
Milletvekilliği dokunulmazlığı konusunu yeniden ele alacağız. Türkiye'de yolsuzlukların saç ayağından birisi de ahlaksız siyasetçiler oluşutuyor. Herkes için kalksın. Başbakan için de kalksın benim için de kalksın. Hodri meydan. Herkes hesap verecek duruma gelsin.
Anayasa ile sorunları var
Cumhurbaşkanlığı Anayasamızın zirvesidir. Erdoğan'ın Anayasa'nın temel kriterleri ile ilgili sorunları vardır. Bu şahsi değerlendirmemizdir. Başbakan Anayasa'nın temeli konusunda tereddüt içinde.
Devletin üniter niteliğini reddediyor
Erdoğan'ın geçmişteki sözleri ortada. Anayasa'yı sahiplenmesi düşünülebilir mi? Eyalet sistemini savunuyor. Tevhidi Tedrisata yönelik değerlendirmesi de ortada. Başbakan devletin üniter niteliğini reddediyor.
Erdoğan'dan ilk üç maddeden şikayetçi
Erdoğan Anayasa maddeleri arasında hiyerarşi olmayacak. diyor. Anayasa'nın ilk üç maddesi teklif dahi edilemez. Hiçbirisi Anayasa'daki maddelerin hiyerşisi konusunda bir talepte bulunmamıştır. İlk kez böyle bir şikayet Erdoğan tarafından dile getirilmiştir.
Erdoğan'a yakıştıramadım
Erken seçim istenyenlere karşı Erdoğan'ın kimyası bozuldu. Erdoğan gerilim içine girdi. Erdoğan iki koyundan bahsetti. Hani demokrasiye bağlıydınız dedi. Bir muhalefet gerekir demesi demokrasinin bir gereğidir. Seçim denilince neden bir telaşa giriyorsunuz? Başbakana yakıştıramadım.
Hükümetin sık sık öğrencilere kitapları bedava verdiğini hatırlatan Baykal, buun karşılığında ise akla hayale gelmedik masrafların velilerden istendiğini söyledi. Kitap yardımının öğrenci başına 15 YTL olduğunu ifade eden Baykal, Erzurum'dan çarpıcı bir örnek verdi:
"Kitap için 15 YTL'lik para topluyorsunuz ama spor, sıra, masa, fotokopi, temizlik, kaloriferci gibi çeşitli adlar altında paralar istiyorsunuz. 20 Eylül 2006 tarihinde Erzurum Mecidiye Lisesi'nde okul yönetimi, eleman yetersizliğinden dolayı iki elemana maaş parası için her veliden 40 YTL yardım istemiştir Eğitimin manzarası budur. Kitap dağıtıyorsuuz ama okulun ısınması için veliden para istiyorsunuz"
Hükümet her türlü yatırım politikasını enflasyonu indirmeye endekslemiş. Enflasyondaki düşme eğilimi durdu. Yatırımlar askıya alınmış. Türkiye'nin bütün gücü enflasyonla mücadeleye verilmiş ama 2006'da enflasyon beklenenden fazla çıkmıştır.
Cari açık patladı
Türkiye cari açık ve enflasyon arasında kaldı. Bu açmazın aşılması lazım. Reel faizlerdeki tıkanma gerçek bir uyarıdır. 2007 için enflasyon yüzde faizler yüzde 20. Dış ticaret açığı 52,5 milyar dolardır. Hükümet göreve geldiğinde ise açık 14 milyar dolardı..
Yapay büyüme
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın "Döviz geliri olmayanlar dövizle yatırım yapmasınlar" sözünün altında bu istikrarsız grafik yatmaktadır. Dünyada ülkeler Dış ticaret fazlası vererek ülkeler kalkınmıştır. Bizde yapay büyüme vardır. Yabancı para girişleri ile bu açığı kapamaya çalışıyoruz.
Sosyal patlamalar yakın
Tüketim kredisi bu dönemde 20 kat artmıştır. Büyüme borç üretiyor, işsizlik ve cari açık yaratıyor. Son 4 yılda istihdam ortamına giren 3.6 milyon olmuştur. Sadece 448 bin kişi istihdam edilebilmiştir. Bu tablo ciddi sosyal sorunlara yol açmaktadır.
Doğrudan yabancı sermaye gelmedi
Tarıma, enerjiye ve eğitime daha az kaynak ayrılıyor. Yabancı sermaye kaynaklarına bakınca özelleştirmeden gelen paralar olduğunu doğrudan sermayenin olmadığını gösteriyor. 2006 yılında 13.6 milyar dolarlık sermaye girişi olmuştur. Beklediğimiz yabancı sermaye bu değildir. İstihdam ve ihracatı artıracak yabancı sermaye gelmemiştir.
İmar Bankası'na var, YİMPAŞ'a ses yok
AK Parti iktidarı döneminde kaçak ekonomi sektörü ortaya çıktı. Bu sağlıklı bir manzara değil, bu çözülme tablosudur. YİMPAŞ konusunda ciddi adım atılmadı. YİMPAŞ'ta milletvekilleri, parti yöneticileri görev almıştır. Bu holdinglerle ilgili neden davalar neden kısa sürede sonuçlanmadı? İmar Bankası'nda hukuk bile zorlandı. YİMPAŞ'ta ise adım atılmadı.