Çiftçilere hitap eden CHP Lideri Baykal, hükümetin politikalarını eleştirerek, "Gün gelir çiftçi bunun hesabını sizden sorar" diye konuştu.
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, toplumun en fazla sıkıntıda olan kesimi ve enflasyonla mücadelenin de baş kurbanının çiftçiler olduğunu ifade ederken, "Siyasetçiler çiftçilere karşı verdikleri sözleri tutamazlarsa, çiftçi bunun acısını, ıstırabını çeker, ama zannetmeyin ki çiftçi bu acıları karşılıksız bırakır. Bir gün gelir hesabını sorar" dedi.
TZOB’un Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla düzenlediği toplantıya, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü ve Devlet Bakanı Ali Babacan da katıldı.
Tarım ve Köyişleri Bakanı Güçlü, Türkiye’nin kalkınmaya, gelişmeye, modernleşmeye yönelik bir yolda hızla ilerlediğini ve bu hızlı ilerleyişte sorunlar da olduğunu söyledi. Güçlü, "Bugün bu ülkede insanlar geleceğe umutla bakıyorlar" derken, çiftçiler sık sık sorunlarıyla ilgili laf attılar. Çiftçilerin tepkileri üzerine, "Biz tarımla ilgili sorunlarımızı bunları yüksek sesle ifade ederek çözmekten vazgeçmeliyiz. Biz günlük sorunları aşarız. Gelecek hedefe ulaşmak için projelerimizi hayata geçirmeliyiz. Sorunların çözümü yüksek sesle bağırarak olmaz" dedi.
BAYKAL’IN KONUŞMASI
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da yaptığı konuşmada, ekonomik kalkınmanın tarımın gerilemesini zorunlu kıldığı anlayışının doğru olmadığını, tarımı bilinçli olarak ihmal etmenin hiçbir ülkeye yarar sağlamayacağını söyledi. Baykal, tarımda en ileride olan ülkelerin sanayide de en ileride olduklarına işaret ederek, dünyanın en serbest pazarcı ülkelerinde bile tarımın serbest piyasa ekonomisine teslim edilmediğini söyledi. Baykal, "ABD’de, Avrupa’da, er liberal ekonomi olan Almanya’da bile tarımda serbest pazar yok. Hepsi kontrollü. Çiftçiyi himaye etmek üzere, desteklemek üzere harcamak üzere değil. Hem sosyal hem ekonomik nedenle böyle. Her ülke özel bir anlayışla tarımı himaye etmiştir" diye konuştu.
ÇİFTÇİLER BAYKAL’I SIK SIK ALKIŞLADI
Baykal’ın konuşması sırasında salonda bulunan çiftçiler de sık sık ayağa kalkarak sorunlarını anlatırken, Baykal’ın konuşmalarını da sık sık alkışladılar. Baykal, Türk çiftçisinin dünya ülkeleri içinde en az desteği aldığını vurgulayarak, şu anda çiftçiye verilen desteğin GSMH’nın binde 7’si düzeyinde olduğunu ve hükümetin IMF’ye çiftçilere vereceği desteğin yüzde 1’i aşmayacağı sözü verdiğini da bildirdi. Türkiye’de sıkıntının en büyük kaynağının "tarımın desteklenmesi yanlış" anlayışı olduğunu vurgulayan Baykal, "Türkiye’ye tarımcı gözüyle değil, maliyeci gözüyle bakılmaktadır ve bunun sonucunda da bunlar ortaya çıkmaktadır" dedi. Çiftçiye verilen desteklerin de ekonomik değil sosyal amaçlı olmaya başladığına dikkat çeken Baykal, "Bu biz sana sosyal destek vereceğiz yeterki sen sesini fazla çıkarma anlayışından kaynaklanmaktadır" diye konuştu. Ayçiceği, zeytin, fındık, patates, pamuk, narenciye üreticisinin sıkıntı içinde olduğunu belirten Baykal, dünyada son dönemde en çok gelir kaybına uğrayanların da Türk çiftçileri olduğunu söyledi. Çiftçiler, "IMF’ye yağçekmek içindir" diye bağırırken Baykal, bir çok çiftçinin kredi ve elektrik borçlarından dolayı yasal takibat altında olduğunu vurguladı.
Baykal, Türk çiftçilerinin dünyanın en pahalı gübresi, en pahalı elektriği ve en pahalı mazotunu kullandığını da belirterek, "Yeşil mazot sözleri muhalefet döneminin tatlı bir hatırası kalmıştır" dedi.
"ALMA MAZLUMUN AHINI ÇIKAR AHESTE AHESTE"
Toplumun en sancılı, en acılı kesiminin çiftçiler olduğunu da kaydeden Baykal, "Siyasetin de anahtarı çiftçinin elindedir. Siyasetçiler çiftçilere karşı verdikleri sözleri tutamazlarsa, çiftçi bunun acısını, ızdırabını çeker ama zannetmeyin ki çiftçi bu acıları karşılıksız bırakır. Bir gün gelir hesabını sorar. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste" dedi. Çiftçinin böyle bir hesaplaşma duygusunun içine girmeye yöneldiğini de kaydeden Baykal, şöyle devam etti:
"Girerse ne olur bilinmez. Ama bu gidiş o gidiştir. Çiftçiyi tatmin etmek, gönlünü almak iktidarın görevidir. Çiftçi en sadık, en vatansever,başkasının malında gözü olmayan ağır başlı kesimdir. Haksızlık yapılmasını haz etmeyen, haksızlıtk edeni de pişman eden en büyük topluluktur. Bunu da herkes bilsin ve ona göre davransın.
Böyle yapılırsa denge daha kolay kurulur ve haksızlıklar giderilir. Banka hortumcularına kaptırdığınız 40 milyar doları alamıyorsunuz, çiftçinin sırtına bindikçe biniyorsunuz. Bu olmaz.
Kaynak: