Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Batman'da toplu açılış töreninde konuştu.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batman’daki toplu açılış törenindeki konuşması sırasında kadro isteyen taşeron işçilerin attığı slogan üzerine 'Nankörlük yapmayın. Bir yerde çalışıyorsunuz nankörlük yapmayın. Sayın Başbakanımız açıklama yaptı. Bunları takip edeceksiniz. Seçimden sonra bunların adımları da zaten atılacak. Provoke yapmayın. 20-30 kişi toplanıp provoke ediyorsunuz' dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından önemli satırbaşları...
Ara sokaklardan gelirken pisliği gördüm. Batmanlıyı pisliğe mahkum etmenin kimsenin hakkı var mı? Modern bir ülkeden bahsediyorsak her kurum görevini yapmak zorundadır. İnsana değer vermek nedir? İnsana değer vermek işte buralardan geçiyor. Ama birileri var ki insana değer vermek gibi bir mesele onlarda yok. Batman hizmetin de hizmet edenin de değerini biliyor, bilecektir. Bu şehir ihmal etmişliği geri kalmışlığın sıkıntısı çok yaşadı. Burada havalimanı, biliyorsunuz NATO’nun ve buraya indiğimiz zaman bir terminal binası bile yoktu. Şöyle bir teras vardı, onun altında beklenirdi. Şimdi modern terminal binasıyla farklı bir yere geldiğini anlıyorsunuz.
"ANALAR AĞLAMASIN DEDİĞİMİZDE..."
Bu şehir aynı zamanda huzurun, barışın sevginin, kardeşliğin değeri de çok iyi bilir. Çünkü Batman terörden, faili meçhullerden çok çekti. Biz demokratik açılım hamlesini başlattığımızda en büyük desteği Batman’dan gördük, çözüm sürecinin en başta gelen temsilcisi yine Batman’dı. Biz tüm Türkiye’ye “analar ağlamasın” diye seslendiğimizde Batman’daki analar gözyaşları içinde ama sevinç gözyaşları içinde destek verdi.
Batman, bizi yine bağrına bastı. Bizim kardeşliğimizi kimse bozamaz, aramıza kimse giremez. Çözüm süreciyle tüm ayrımları ortadan kaldırdık. 12 yıldır attığımız her adımda insanı yaşat ki, devlet yaşasın anlayışıyla hareket ettik. Geçmişte asimilasyon politikalar vardı. Bunlara ayaklarımızın altına aldık, artık bunları hiçbiri yok.
Kimse milletimiz bölmeye, vatanımız bölmeye, bayrağımızı yakıp yıkmaya, devletimizi parçalamaya boşuna zahmet etmesin. Karşısında bizi bulur. Devlet hiçbir vatandaşının etnik kimliğine bakmıyor. Mehmet Şimşek az önce burada bir konuşma yaptı. Benim Kürt kardeşim kendi dili ile konuşabiliyor muydu. Bunları biz getirdik ya.
Ben burada teşkilat çalışmaları yaparken Batmanlılar bana olağanüstü hali kaldırın başka bir şey istemiyoruz diyordu. O zaman Abdullah Gül Başbakandı. Olağanüstü hal hemen kalktı.
"AHMET KAYA LİNÇ EDİLDİ"
Eskiden değil Kürtçe konuşmak ıslak çalmak bile yasaktı. Rahmetli Ahmet Kaya Kürtçe kaset yapacağım dedi diye linç edildi. Ahmet Kaya gurbet ellerde vatan hasetiyle hayata gözlerini yumdu. Batıda ne varsa Doğu'da da o olacak dedik ve bunların hepsini yaptık.
Kürtçe eğitimi hayal etmek bile mümkün değildi. 2002 yılında başında bulunduğum parti iktidara geldiğinde, kararlı şekilde bu adamları attık. Faili meçhullerin çözülmesinden işkenceye kadar birçok konuda tarihi adımlar attık. Yol, su, elektrik, hastane her anlamda batıda ne varsa doğuda olacak dedik, yatırımlar yaptık.
"BUNLARIN DİNLE İŞİ YOK"
Hale bak Diyanet’i kaldıracak. Çünkü bunların dinle işi yok. Bakınız kaldıracağız dedikleri Diyanet şuanda Kürtçe Kuran mealini yayınladı. Biz tabi adımlarımızı atmaya devam edeceğiz. Ne diyor. Bakın çok ilginç. Kudis, Yahudilerindir diyecek kadar ileri gidiyorlar. Zerre kadar bunları İslam ile alakası olsa bu ifadeyi kullanamaz. Kudüs Müslümanların en önemli Kâbe’si. Biz buralarda hayat bulduk, ayağa kalktık. Şuanda Musevilerin orada attığı adımın ne olduğunu biliyorsunuz. Dağlardaki kamplarda elimizdeki belgeler; bunlar Zerdüşt dininin eğitimini veriyorlar. Bir oyuna geldik bir daha aynı oyuna gelmeyelim.
Kürtçe eğitim serbestçe verilebiliyor. Eğitim özgürlüğü diyoruz isteyen istediği gibi giyinebilsin. İmam Hatip okullarında yıllarca neler yaptıkları ortada. Bular istisnai uygulamalar değil, devlet politikası. TRT’nin Kürtçe yayını var. TRT devlet kanalı değil mi?
KONUŞMASINI KESTİ: NANKÖRLÜK YAPMAYIN
Erdoğan Batman'da halka seslenirken, meydanda küçük bir grubun geçici işçiler için kadro istemesi üzerine konuşmasını keserek; 'Nankörlük yapmayın. Bir yerde çalışıyorsunuz nankörlük yapmayın. Sayın Başbakanımız açıklama yaptı. Bunları takip edeceksiniz. Seçimden sonra bunların adımları da zaten atılacak. Provoke yapmayın. 20-30 kişi toplanıp provoke ediyorsunuz.' diye seslendi.
"DAĞDAN EMİR ALIYORLAR"
Buraya gelirken kendime göre bir program yaptım. 'Valiliği de ziyaret ederim, belediyeyi de ziyaret edeceğim' dedim ama sağolsun belelediye başkanı havalalanına gelme nezaketini bile göstermedi. Tabi bunlara emriler geliyor, dağdan emir adıkları için bu ülkenin sisteminin içinde değiller sistemin dışındalar.
Yatırımları engelleme çabasına girdiler. İş makinalarını yaktılar, yıktılar. İşçileri kaçırdılar. Son olarak Yüksekova Havalimanı'na mani olmaya çalıştılar. Bunlar tehdit ederek oy alıyorlar. Bunlara millet olarak cevap vermemiz gerekiyor.
Ülkemizin geleceğini ne bölücü örgüte ne de paralel örgüte teslim ederiz. Şimdi bu iki yapı elele vermişler, ikiside aynı üst aklın birer taşeronu.
YENİ ANAYASA ŞART
Yeni Anayasa şart. Yeni Türkiye'nin inşaası için yeni anayasa ve başkanlık sistemi zorunluluk haline geldi.
Seçim taahhütleri bile birbirinin aynı. Asgari ücreti açık arttırmaya çıkardılar. Asagari ücret verilmez, o korumadır; alt sınırdır. Biri de 'Tayyip Erdoğan'ı başkan mı yapacağız, onu asla yapmayız diyor.' Bu taahhütlerin içinde Türkiye'nin nasıl büyüyeceğine dair hiçbir şey yok. Yeni Türkiye'nin inşaasının önünde kimse duramaz