İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, MLKP davası sanıklarına gazetecilik faaliyetinden dolayı ceza verildiği iddiaları y...
Abone olİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, MLKP davası sanıklarına gazetecilik faaliyetinden dolayı ceza verildiği iddiaları yalanlanarak, "Türkiye ve uluslararası kamuoyunun yönlendirilmeye çalışılması yargı görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışan yargı mensuplarını oldukça üzmektedir" denildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, MLKP davasında sanıklara gazetecilik faaliyetlerinden dolayı ceza verildiği iddialarına ilişkin olarak yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, "MLKP silahlı terör örgütü anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmek amacıyla kurulan ve bu amaca ulaşmak için halkın yoğun olarak yaşadığı yerlerde bombalı eylem yapmak suretiyle insanların ölümüne neden olan, ayrıca asker, polis ve kamu görevlilerine yönelik eylemler gerçekleştirerek onları öldüren bir örgüttür. Bu kamu davasına konu iddianamede yer alan bilgilere göre, MLKP silahlı terör örgütüne yönelik yapılan operasyonlarda örgüte ait hücre evlerinde çok sayıda roketatar, Uzi, Kaleşnikof, Bixi, MP5 marka silahlar ile bomba ve bomba yapımında kullanılan malzemelerin ele geçirildiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, bu dava ile kamuoyunda gündeme gelen isimlerden Füsun Erdoğan, Bayram Namaz, İbrahim Çiçek ve Sedat Şenoğlu hakkında MLKP silahlı terör örgütünün (Merkez Komite) yöneticisi olmak, üyesi olmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, tehdit, yağma, patlayıcı madde bulundurmak ve kullanmak gibi 155 değişik eylemlerden dolayı sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir. Adı geçen sanıklardan hiçbiri hakkında gazetecilik faaliyetlerinden dolayı cezalandırılması talep edilmediği gibi bu yönde bir hüküm de kurulmamıştır. Kaldı ki, anayasa ve yasalarla teminat altına alınan ifade ve basın özgürlüğünün kullanılmasından dolayı kişilerin cezalandırılması mümkün değildir" ifadelerine yer verildi.
"KAMUOYU YÖNLENDİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR"
Başsavcılığın yazılı açıklamasında, sanıkların temyiz hakkının bulunduğuna da dikkat çekilerek, "Yine temyiz aşamasına müteakip sanıkların diledikleri takdirde haklarında verilen karara karşı Anayasa Mahkemesi’ne ve gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru haklarına sahip oldukları gözden uzak tutulmamalıdır. Ayrıca sanıkların belirtilen yasa yollarına müracaat hakları olduğu mahkemenin kısa kararında belirtilmiştir. Tüm bu açıklamalar ışığında vahim eylemler gerçekleştiren silahlı terör örgütünün adı geçen yöneticileri ve üyeleri hakkında bağımsız yargı organınca verilen ve henüz gerekçesi yazılmayan karar hakkında gerçek dışı açıklamalara yer verilmek suretiyle Türkiye ve uluslararası kamuoyunun yönlendirilmeye çalışılması yargı görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışan yargı mensuplarını oldukça üzmektedir. Kaldı ki, sanıklar veya vekillerinin yukarıda belirtilen tüm yasa yollarını kullanmaları sonucunda en mükemmel neticeye ulaşmak ve kamuoyunun vicdanen tatmin olması, yargı mensupları olarak en büyük dileğimizdir" denildi.
(İHA)