BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Başörtüsü tartışması tehlikeli

"Avrupa okullarında Müslümanlar" başlıklı yorum yazısında başörtüsüne tepkinin gerçek nedeni sorgulanıyor.

Abone ol

New York Times'in görüşünü yansıtan yorum yazısında, bütün Müslümanları radikal ve tehlikeli olarak görmenin yanlış bir yaklaşım olduğu ve istenmeyen sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunuldu. ‘Avrupa okullarında Müslümanlar’ başlıklı yazıda, özellikle Fransa’daki okullarda kendini hissettirmeye başlayan yasağın, ‘başörtüsünün dini bir sembol olmasından ziyade’ Müslüman nüfusun hızla büyümesine duyulan tepkiden kaynaklandığı kaydedildi. Yorumda, Fransa’da bir okulun başörtüsü taktığı için 2 öğrenciyi geçici olarak okuldan uzaklaştırdığı, Almanya’da ise başörtülü bir öğretmenin sınıfta ders verebileceği yönünde karar aldığı hatırlatıldı. Fransa’daki olayın ‘laik devletin savunması, yani aleni dinsel sembolleri devlet okullarından uzak tutma ihtiyacı’ şeklinde gösterildiğini ifade eden New York Times, “Bu haksız ve kaçamak bir bahane. Böyle bir giyinme şekli ya da bir kişinin inançları gereği giyinmesi vicdan özgürlüğünün bir örneğidir. Bu, başkalarının dinini değiştirmeye yönelik bir örnek değildir.” yargısında bulundu. Kanunların, bunların mantık ve yaptırımlarının ülkeden ülkeye hatta okuldan okula bile değişebildiğine işaret edilen yorumda, “Başörtüsünün yasaklanması şeklindeki bir düzenleme ya da uygulama nitelik olarak ayrımcıdır. Çünkü insanların inançlarını hedefleyerek zahiri görüntüleri ve işaretleri hakimiyet altına almaya yöneltir. Müslüman bir kadının başörtüsü, bir Yahudi’nin kippası ve bir Sih’in türbanı gizlenemez.” denildi. Yazının devamında “Başörtüsüne karşı çıkılmasının ardındaki en temel gerçek, Müslüman nüfusun hızla büyümesine olan kızgınlık ve çoğu zaman feministler tarafından dile getirilen, kadınların ezilmesinin bir sembolü olduğu düşüncesidir.” yorumu yapıldı. Yazıda, “Her dindar ve samimi Müslüman’ı radikal görmek yanlış ve çok tehlikeli bir düşüncedir. Aşırılıkla savaş, okullarda kişisel dini ifadelerin yasaklanmasıyla başlamamalı. Bu, sadece temel hak ve özgürlüklere bir tecavüz değil aynı zamanda düşünceleri yer altına itmek ve bu insanların daha tehlikeli olmasına yol açmak için iyi bir yoldur.” denildi. ZAMAN