Hükümet, başmüzakerecinin "müzakereler sırasında kurumlara söz geçirebilmesi amacıyla" siyasi bir isim olmasına karar verdi. Siyasi olmasının erekçesi ise..
Abone olHükümet, başmüzakerecinin "müzakereler sırasında kurumlara söz geçirebilmesi amacıyla" siyasi bir isim olmasına karar verdi. Bakanlar Kurulu'nda önceki gün konuya ilişkin olarak AB Genel Sekreterliği bürokratları ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül brifing verdi. Müzakere modellerinin değerlendirildiği toplantıda hükümet üyeleri, "kurumlara söz geçirilebilmesi ve gerekli koşulların yerine getirilebilmesi konusunda sorun yaşanmaması için siyasi iradenin varlığının daha etkili olacağını" vurguladı. AB brifinginin 7 saat süren toplantının son saatinde başlaması nedeniyle müzakereci konusunda sonuç elde edilemedi. Müzakere heyetinin Erdoğan'ın yurtdışı seyahatleri nedeniyle ay ortasında yapılacak Bakanlar Kurulu'nda netlik kazanması bekleniyor. Edinilen bilgilere göre, başmüzakerecinin yanı sıra planlamaları yapacak sekreteryanın hangi kurumdan oluşacağı konusunda da uzlaşı sağlanamadı. Hükümet, sekreterya görevini 60 kişilik uzman kadrosuyla çalışan AB Genel Sekreterliği'nin mi, yoksa DPT'nin mi yürüteceğine karar verecek. Her iki kurumunda görevi üstlenmek istediği kaydedildi. Bakanlar Kurulu, Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovenya, Slovakya, Bulgaristan, Romanya ve Hırvatistan'ın müzakere modellerini değerlendirmeye aldı. Bu ülkelerden bazıları müzakere sürecinde siyasileri, bazıları da bürokratları tercih etti.