Basketbol Federasyonu'nda başkanlık seçimlerine kısa bir süre kalırken, adaylar arasındaki gerilim artıyor. Adaylardan Lütfi Arıboğan Demirel'e sert tepki gösterdi.
Abone olFederasyon başkanı olan ve 5 Ocak'taki seçim için yine adaylığını koyan Turgay Demirel'in dün bazı kulüp yöneticileriyle yaptığı toplantı sonrası yayınlanan deklarasyona, adaylardan Lütfi Arıboğan sert tepki gösterdi. Arıboğan, yönetim kurulu listesinde bulunan Barış Küce, Ömer Araz ve Kaan Ark ile birlikte Dedeman Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında, seçimi kaybedeceklerini anlayanların kulüplerin bazılarını da alet ederek yarım saatlik bir toplantı yaptıklarını savundu. Arıboğan, ''Mevcut federasyon ve 3 kulübün inisiyatifiyle şekillendirildiği anlaşılan toplantıda, ortak bir deklarasyonun yayınlandığı iddia edildi. Bu iddianın, İstanbul'daki diğer kulüplerimizin oy tercihlerini etkileyebilmek için hazırlanan bir düzmece olduğunu söyleyebilirim'' dedi. İçinde bulundukları seçim ortamında, özellikle seçim propagandalarının etik anlayışla bağdaşmaması nedeniyle açıklama yaptığını ifade eden Arıboğan, şunları söyledi: ''Bu düzmeceye Galatasaray, Darüşşafaka, İTÜ, İstanbul Tekelspor, İstanbulspor ve Işıkspor'un alet edildiği anlaşılmıştır. Bu planları yapanlar, kendilerini destekleyen 3 kulübün toplamda 14 oyuyla yani yüzde 7 oy oranıyla, tüm genel kurul delegelerini etkilemeye çalışmışlardır. Bu, seçimi kazanmak için yapılmış bir oyundur. Bu yapılanın ne olduğunu bana soruyorsanız, bu yalandır.'' ''BASKETBOLUMUZA YAKIŞAN KALIP İÇİNDE KALMAYA ÇALIŞTIM'' Ömrünün 30 yılını basketbolun içinde geçirmiş biri olarak, yaşadıkları seçim ortamında bugüne kadar kendisine ve basketbola yakışan davranış kalıpları içinde kalmaya çalıştığını kaydeden başkan adayı Arıboğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İlkesizliğin ve ahlaksızlığın bu denli sıradanlaşabileceğini daha önceleri bilmem mümkün değildi. Çevremdeki her şeyi kullanıp, yozlaştırıp, yok ederek var olma felsefesini hiçbir zaman benimsemedim ve benimsemeyeceğim. Kendi varlığını ve statüsünü sağlamlaştırmak uğruna basketbolu, spor kulüplerini, başkanlarını aşağılayarak tavırlar sergilemek bana göre değil. Yalanlar üretmek benim ilkelerime ters. Bu nedenle, açıkça söylüyorum ki ben ilkelerimden asla taviz vermeyeceğim. Bunu yalnız kendim için değil, basketbolumuzun kalitesinin yükselmesi için yapacağım. Yoksa ben de biliyorum federasyonun ve devletin kaynaklarının kişisel çıkarlar için kullanıldığını. Seçimlerin objektif koşullarda yapılmaması için her fırsat değerlendirildi. Aylarca seçim tarihi açıklanmadı. Açıklandığında da son derece şaibeli bir ortama sebebiyet verecek bir 5 Ocak kararı alındı.'' ''BAŞARILI OLACAĞIMA İNANIYORUM'' Lütfi Arıboğan, tüm gelişmelere rağmen başarılı olacağına inandığını belirterek, ''Bir tek delegenin oyu için her türlü entrika çevrildi. Kulüpler maniple edilmeye çalışıldı. Hayali düşmanlar yaratılarak gündem değiştirildi. Yalan beyanlar sineye çekildi ve tüm şartlar, yalnızca bir tek tarafın lehine olacak şekilde düzenlendi. Bütün kamuoyu gibi ben de bunların farkındayım. Tüm gelişmelere rağmen başarılı olacağıma inanıyorum. Bugün artık oy dağılımlarının yüzde 90'ının belli olduğu ve sonucun netleştiği günlerde, bu çirkinliklerin yaşanması çok doğal'' diye konuştu. ''HER KURALI ONLARIN BELİRLEMESİNE İTİRAZ ETMİYORUM'' Başkan adayı Arıboğan, basketbola hizmet için seçimde aday olduğunu dile getirerek, ''Seçim kuralının tamamını onların belirlemesine de itiraz etmiyorum. Sadece basketbol ailesi ve onların sağduyusuna inancım tam. Tüm basketbol ailesi biliyor ki bu seçime kendime bir çıkar ya da prestij sağlamak maksadıyla değil, basketbola hizmet amacıyla giriyorum. Basketbolun yıllarca bana verdiğini artık geri ödemenin zamanı geldiğini düşündüğüm için buradayım. Yıllarca oturdukları yerden basketbolu yönetenler, seçimi kaybedeceklerini anladıkları noktada diğer şehirleri gezmeye başlamış, ancak oralarda kendileriyle ilgili olumsuz ortamı hissedince, seçimi maniple etmeye çalışmışlardır'' diye konuştu. Arıboğan, 5 Ocak'ta ilkesizlik ve kuralsızlığa karşı gerekli mesajı vermek üzere Ankara'da olunması gerektiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Basketbolumuzu çirkinliklerden kurtaralım ve elbirliğiyle barış, sevgi ve dostluk içinde, ama rekabetin olduğu bir basketbol yaratalım. Ben Turgay Bey'in katkılarına teşekkür ederek çıktığım bu yolda, bugüne kadar azami özen gösterdim. Ama dün yapılanlardan sonra daha dikkatli olmam gerektiğini düşünüyorum ve asılsız dedikodulara birinci ağızdan cevap vermeyi tercih ediyorum. Bundan sonra benimle ve ekibimle ilgili iddialar ve konuşmalar konusunda cevapları doğrudan, birinci ağızdan, benden duyacaksınız. Buradan kulüplerimize ve delegelerimize de sesleniyorum, ben ve ekibimle ilgili çıkarılan dedikodulara inanmayın. Ünal Özüak'ın ekibimde olduğu bir kez daha belirtiliyor. Özüak, benim ekibimde değil, lütfen kimse bu tip konularda yalan söylemesin.'' ŞİKE İDDİALARINA YANIT Arıboğan, basın toplantısında (A) Milli Takımı'nın 2001 Avrupa Şampiyonası'nda şike sonucu ikinci olduğu yönünde çıkan iddialar konusunda ise şunları söyledi: ''241 defa milli takım formasını giymiş bir basketbolcu ve milli takım kaptanı olarak, uluslararası arenada maç kazanmanın ve başarılı olmanın ne kadar zor ve değerli olduğunu en iyi bilenlerdenim. Bu uğurda en fazla ter akıtan sporculardan biriyim. Avrupa ikincisi olan milli takımda benim oyuncularım, benim takım arkadaşlarım, benim antrenörlerim mücadele ediyor. Şampiyonada kazanılan gümüş madalyamızın sonuna kadar hak edilmiş bir başarı olduğuna inanıyorum ve herkesten, bu konuda yapılan anlamsız ve içeriksiz konuşmalara bir an önce son vermesini istiyorum. Milli zaferlerimizin, en hassasiyetle korunması gereken ortak değerlerimiz olduğunu biliyorum bu konuda çok dikkatli olunmasını tavsiye ediyorum.''