AİHM Yargıcı Rıza Türmen, yeni TCK'yı eleştirdi. Türmen, "Politikacı siyaset sahnesine girerek kendisinin eleştirilmesini baştan kabul etmiştir" dedi.
Abone olAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yargıcı Rıza Türmen, 1 Nisan'da yürürlüğe girecek olan ve basın özgürlüğünün alanını ciddi bir şekilde daraltan yeni Türk Ceza Kanunu'nu (TCK) değerlendirdi. Türmen, basına ağır hapis cezaları getiren yeni yasa için, "Eğer AİHM'nin kararları dikkate alınmadan bu yasa yapıldıysa, 'O halde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni (AİHS) neden sisteminizin bir parçası haline getirdiniz?' diye sorarlar" dedi. AİHM ve Avrupa kamuoyunda basın özgürlüğüne titiz davrandığını hatırlatan Türmen, basının 'denetim' görevini yerine getirmesi ve bunun engellenmemesinin istendiğini söyledi. 'Sistemin parçası' Demokratik özgür bir toplum olmak, "her düşüncenin karşıtının söylenebilmesi ve düşüncelerin birbiriyle çarpışabilmesidir" diyen Türmen, şöyle konuştu: "Bu yasayla ilgili henüz davalar açılmadan, 'iyidir' ya da 'kötüdür' demek olmaz. Ama Türkiye sözleşmeyi (AİHS) kendi sisteminin bir parçası haline getirdi ve bunu içselleştirdi. Böyle olunca da yasalarda değişiklik yaparken, ya da yeni yasa çıkarırken AİHM kararlarını dikkate almamak yanlıştır. Nasıl ki kendi anayasasını dikkate almadan, ona aykırı yasa yaptığı için Anayasa Mahkemesi'ne gidilirse, burada da AİHM'nin kararlarını dikkate almadan yasalarda değişiklik yapmak problem çıkarabilir. Burada belki de yanlış olan şey bu." AİHM'nin ifade özgürlüğünü bütün özgürlüklerin anası saydığını, basın özgürlüğünün ise kontrol ve denetim görevi yaptığını söyleyen Türmen, şu değerlendirmede bulundu: "Avrupa ve AİHM, basının 'denetim' görevini yerine getirmesini ve engellenmemesini istiyor. Yazdığı yazıdan basın mensuplarının ceza almasının kabul edilebilmesi için, son derece ağır bir durum, şiddete açık bir teşvik ve tahrik, çok ağır bir hakaret olması gerekiyor." Karikatüre ceza orantılı olmalı Türmen, düşünce suçları bakımından işin esasından ihlal çıkmasa bile orantılılık bakımından problem çıkabildiğini hatırlattı. Türmen, "Yazdığınız yazı ya da yaptığınız karikatürde aldığınız hapis cezasında, esastan olmasa bile orantılılık bakımından ihlal çıkabilir. İkisine de bakmak lazım" dedi. Basının daha geniş hakkı var Türmen, "AİHM'nin bütün kararlarında, 'Politikacı siyaset sahnesine girmekle kendisinin eleştirilmesini baştan kabul etmiştir' denilir. O nedenle politikacılara yapılan sözlere, devletin takdir yetkisi çok daha sınırlı. Basının politikacıyı eleştirmekte daha geniş bir hakkı var" diye konuştu. AİHM'yi dikkate alarak yasa yapın AİHS'yi Avrupa'nın da içselleştirdiğini belirten Türmen, şöyle devam etti: "Yeni yasalarının AİHM kararlarına ve içtihadına uygun çıkarıyorlar. Bir taraftan AİHS'yi sisteminizin bir parçası haline getireceksiniz, diğer taraftan yeni yasalarda AİHM'yi göz önünde bulundurmayacaksınız. Eksiklik burada." Çiçek: Kastımız yok Adalet Bakanı Cemil Çiçek, yeni Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) basına yönelik kısıtlamaları içeren düzenlemelerin değişebileceği sinyalini verdi. Çiçek, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) itirazlarını değerlendirmek için bir komisyon kurduklarını belirtti. Çiçek, "Bu tür düzenlemeleri yaparken kimsenin yazı yazma, söz söyleme, fikrini ifade etme gibi özgürlüklerini kısıtlama kinimiz, kastımız yoktur, olamaz" dedi. MİLLİYET