Adana Sağlık Müdürü Aytekin Kemik, Adana'da geçen yıl 7 bin kişiye kuduz aşısı yapıldığını bildirdi.
Abone olKemik, kuduz hastalığının, insanlar dahil bütün sıcak kanlı memelilerde görülebilen, beyine yerleşerek felçlere yol açan ve ölümle sonuçlanan bir virüs hastalığı olduğunu söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü'nün 28 Eylül tarihini "Dünya Kuduz Günü" olarak belirlediğini hatırlatan Kemik, yaptığı yazılı açıklamada kuduzun önemine değindi. Adana'da Numune Eğitim ve Araştırma, Adana Devlet, Adana Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastaneleri ile ilçe hastanelerin tümünde kuduz aşısı yapıldığını belirten Aytekin Kemik, ülkemizde kuduzu insanlara en çok bulaştıran hayvanların başıboş köpekler olduğunu kaydetti.
Kemik, 2009 yılında 4 bin 883'ü köpek, 2 bin 107'si kedi, 31'i vahşi hayvan olmak üzere toplam 7 bin 106 kişinin şüpheli temas sonucu sağlık kuruluşlarına başvurduğunu ve kuduz aşısı uygulandığını ifade etti. Aytekin Kemik yazılı açıklamasında şöyle dedi: "Kuduz insanlar dahil bütün sıcakkanlı memelilerde görülebilen, beyine yerleşerek felçlere yol açan ve ölümle sonuçlanan bir virüs hastalığıdır. Ülkemizde kurt, tilki, çakal, yaban kedisi, kokarca ve gelincik gibi vahşi hayvanlarla; köpek, kedi, sığır, koyun, keçi ve at gibi evcil hayvanlar hastalığa yakalanabilen hayvanlardır."
Kuduza yakalanmış hayvanların bazı belirtiler göstereceğini belirten Kemik, "Kuduza yakalanmış evcil bir hayvanda bazı huy değişiklikleri görülür. Daha önceleri normal davranış gösteren hayvanlar sinirli ve saldırgan olurlar. Dikkatlerini çeken her şeye karşı ısırma ve saldırma isteği gösterirler. Yutak felcine bağlı olarak yutkunma reflekslerini yitirdiklerinden, sudan korkarlar ve ağızlarından aşırı miktarda salya aktığı görülür. Vahşi hayvanlar insanlara olan korkusunu yitirir ve evcil hayvan gibi insanlara yaklaşabilirler. Genelde gece ortaya çıkan vahşi hayvanlar, gündüz de ortalıkta görülebilirler ve dikkatini çeken her cisme saldırırlar. Hastalığın ileri safhalarında felç gelişir ve hayvanlar komaya girerek ölürler." ifadelerini kullandı.
Kuduzun insanlardaki belirtilerinin virüsün vücuda girmesinden itibaren yaklaşık 3 -8 hafta sonra ortaya çıktığı bilgisini veren Kemik açıklamasını şöyle sürdürdü: "Hastalık insanlarda ilk önce halsizlik, ateş, iştahsızlık, bulantı, baş ve boğaz ağrısı gibi hastalığa özel olmayan belirtilerle başlar. Isırık yeri ve çevresinde ağrı ve kaşıntı görülebilir. Yutak felci sebebiyle kuduzun karakteristik belirtisi olan sudan korkma görülür. Daha sonra hasta komaya girer ve ölüm meydana gelir. Hastalığın belirtileri görülmeye başladıktan sonra ölüm kaçınılmazdır."
Kemik kuduzdan korunma yollarını ve yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: "Kedi ve köpekler kuduza karşı mutlaka aşılattırılmalıdır. Evcil hayvanların, başıboş veya vahşi hayvanlarla temas etmesine engel olunmalıdır. Çevrede başıboş, hasta, garip davranışlar sergileyen veya ölmüş hayvan görüldüğünde ilgili yerler haberdar edilmelidir (belediyeler, muhtarlıklar, Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri gibi) Kuduz şüpheli temas söz konusu olduğunda ise yara veya ısırık bölgesi hiç vakit kaybedilmeden bol akarsu ve sabunla iyice yıkanmalı ve arkasından tentürdiyot gibi iyotlu antiseptikler uygulanmalıdır. Göz, ağız veya burun şüpheli temasa maruz kalmışsa, bu bölgeler birkaç dakika içinde bol suyla yıkanmalıdır. Kuduz şüpheli temasa maruz kalan kişi yukarıda belirtilen uygulamaları yaptıktan sonra derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeli ve hekimin düzenleyeceği aşılama programını aksatmadan uygulamalıdır."