Ergenekon Davası'nda tutuklu yargılanan emekli Korgeneral Mehmet Eröz, Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un İnternet Andıcı’ndan haberi olduğunu savundu.
Abone olAğustos ayında Yüksek Askeri Şura’da emekliye sevk edilen tutuklu sanık Korgeneral Mehmet Eröz, Ergenekon Davası'na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tahliye talebine ilişkin dilekçe sundu. Eröz dilekçesinde, Genelkurmay eski başkanı İlker Başbuğ'un İnternet Andıcı'ndan haberi olup olmadığı konusunun ve İnternet Andıcı'nın imzalı olup olmadığı konusunun yeterince açıklığa kavuşmadığını belirtti.
Eröz, davadan tutuklu yargılanan Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un savcılıktaki “Bu andıç bana arz edilmedi, arz edilmiş olsa muhakkak üzerinde imzam ya da parafım olurdu" ve “2. Başkan tarafından ‘Sayın komutana arz’ diye sunulan bir belge, normal şartlarda bana arz edilmesi gerekir ama kesinlikle arz edilmedi" şeklindeki ifadelerine dikkat çekti. İlker Başbuğ’un mahkemede savunma yapmadığını ve hiçbir soruya cevap vermediğini ifade eden Eröz, "Bu nedenle biz sanıkların da kendisine soru sorma ve dolayısıyla konuyu aydınlatma olanağımız olmadı" ifadelerine yer verdi.
"BAŞBUĞ'A ANDIÇLA İLGİLİ OLARAK DEFALARCA BİLGİ VERİLMİŞTİR"
Eröz, tutuklu sanık emekli orgeneral Hasan Iğsız’ın “Benim andıcın üzerine ‘Sayın komutana arz’ diye yazmam, bu andıcın komutana arz edildiği anlamında değildir. Bu yazı ‘Komutana arz edilsin’ anlamındadır" sözlerini hatırlattı. İnternet Andıcı’nın hazırlandığı tarihte Genelkurmay Harekat Başkanı olduğuna dikkat çeken Eröz şöyle devam etti: “Sonuç olarak kendi başımıza Genelkurmay Başkanı’nın (Başbuğ) internet andıcından haberinin olmadığı, zaten imzalamadığı, konunun kendi bilgisi dışında geliştiği gibi bir görünüm ortaya çıkabilir. Tabii bu durumda Harekat Başkanı olarak ben bu andıcı ‘Sayın Hasan Iğsız’ın emrine rağmen, sayın İlker Başbuğ’a arz etmemişim ve andıçta imza ya da parafı bulunan kişilerle birlikte kendi başımıza iş yapıyormuşuz gibi bir yanlış anlam çıkabilir" Oysa gerçek bu değildir. Sayın İlker Başbuğ’un internet Andıcı'ndan haberi olmadığı şeklindeki beyanlar doğru değildir. Sayın İlker Başbuğ’a andıçla ilgili olarak defalarca bilgi verilmiştir"
ANDICIN HAZIRLANMA SÜRECİNE İLİŞKİN BİLGİ VERDİ
Dilekçesinde andıcın hazırlama sürecine ilişkin bilgi veren Eröz, Andıç çalışmalarına dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Hasan Iğsız’ın emri üzerine 5 Şubat 2009 tarihinde başladıklarını ve 16 Şubat 2009 tarihinde Iğsız’a arz ettiklerini anlattı. Andıcın üzerinde 'Sayın komutana arz" yazan Genelkurmay 2. Başkanı’nın imza tarihinin 1 Nisan 2009 olduğuna dikkat çeken Eröz, “Yani aradan 1.5 ay geçmiştir. Peki bu 1.5 ayda neler olmuştur ki, Genelkurmay 2. Başkanı andıcı bu kadar bekletmek durumunda kalmıştır?" diye sordu.
"BAŞBUĞ'A BRİFİNG VEREREK EMİRLER ALDIK"
Eröz dilekçesinde “Bekletmenin nedeni şudur. İnternet sitelerinin basında yer aldığı 4 Şubat 2009 tarihinde biz Genelkurmay Başkanımız göreve ilk başladığında Bilgi Destek Dairesi hakkında verdiği emir doğrultusunda çalışmaktaydık. İnternet andıcı konusunda yaptığımız çalışmaları Genelkurmay 2. Başkanımız Hasan Iğsız’ın kendisi Genelkurmay Başkanımıza birkaç defa arz etti ve aldığı direktifler kapsamında da bize emirler verdi. Sayın Hasan Iğsız, Genelkurmay Başkanı’na arza giderken, bizden aldığı andıcı ve takdim için hazırlamış olduğumuz bilgi kartlarını beraberinde götürüyordu. Biz bu arzlarda yer almadık. 1 Nisan 2009’da Hasan Iğsız’ın emri ile Sayın Genelkurmay Başkanımıza internet siteleri dahil, üzerinde çalıştığımız üç konuda brifing vererek karar ve emirlerini aldık. Bunlar ise, İnternet Andıcı, İç güvenlik Dairesinin görevleri ve teşkilatının yeniden incelenmesi ve Bilgi Destek Dairesi'nin görevlerinin ve teşkilatının sorgulanmasıdır." ifadelerine yer verdi.
"İNTERNET ANDICI GENELKURMAY BAŞKANIMIZDAN HABERSİZ YAPILAN İŞLER DEĞİLDİ"
Brifinge İlker Başbuğ ve Hasan Iğsız'ın da katıldığını belirten Eröz şöyle devam etti: “Brifingin sonunda Genelkurmay Başkanımızın önüne internet Andıcını koyup imzalamasını talep etmedik. Çünkü ilk iki konuda üzerinde çalışmamız gereken bazı emirleri olmuştu. Daha sonra İnternet Andıcı’nı Sayın Hasan Iğsız’a bilgi verip, zarf içine koyarak imzaya gönderdik. İmzadan döndüğünde Hasan Iğsız’a bilgi verdik. Sonuç olarak söylemek istediğim şudur: İnternet Andıcı ve yeni sitelerin kurulması Sayın Genelkurmay Başkanımızdan habersiz yapılan işler değildir"
İŞLEM YAPILAMAZ MIYDI?
Eröz şu soruları yöneltti: "Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un internet andıcı ve yeni sitelerin kurulmasından haberi olmasıydı,
1-) 4 Kasım 2009’da ikinci ihbar mektubu ekinde yer alan internet andıcını gördüğünde bizler hakkında işlem yapmaz mıydı?
2)- Genelkurmay’ın işlettiği siteler hakkında Genelkurmay Adli Müşavirine basın açıklaması yaptırır mıydı? Veya o açıklamayı o şekilde mi yaptırırdı?!
ERÖZ TAHLİYESİNİ İSTEDİ
Eröz 6 sayfalık dilekçesini şu sözlerle tamamladı: “Ben bugüne kadar sadece içinde bulunduğum rütbe ve görevde ilişkili olarak emir aldım ve emir verdim. Hiyerarşik yapı dışında da kimseden emir almadım ve kimseye emir vermedim. Bu nedenle hakkımdaki tutukluluk kararının kaldırılmasını talep ediyorum!
ERGENEKON DAVASI YARINA ERTELENDİ
Öte yandan Ergenekon Davası'nda Tuncay Güney ile 2001 yılında yapılan mülakat sırasında İstanbul Organize Suçlar Şubesi'nde tahkikattan sorumlu müdür yardımcısı olan polis başmüfettişi Kemal Karademir tanık olarak dinlendi. Karademir'e , Tuncay Güney ile yapılan 2001 yılındaki mülakata ilişkin video görüntüleri izletilerek, sorular soruldu. Mahkeme Başkanı Başkanı Hasan Hüseyin Özese'nin Güney'e işkence iddialarını hatırlatması üzerine tanık Karademir, Tuncay Güney'e kesinlikle işkence yapılmadığını söyledi. Mahkeme heyeti duruşmayı yarın saat 08.45'e erteledi.