Soma’da yaşanan maden ocağındaki felakete ilişkin bölgeye gelen Başbakan Erdoğan, daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 24 sa...
Abone olSoma’da yaşanan maden ocağındaki felakete ilişkin bölgeye gelen Başbakan Erdoğan, daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 24 saatin geride bırakıldığı yüzlerce işçinin ölümüne neden olan maden ocağı felaketi bölgesine gelen Başbakan Erdoğan kriz masasından bilgi aldı ve işçi yakınlarını teselli etti, acının yaşandığı maden ocağı girişinde de incelemelerde bulundu. Saat 15.52 itibari ile Manisa Büyükşehir Belediye Başkanlığı binasında açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: "Bizleri ekranları başında izleyen aziz milletim, Soma’da yakın tarihimizin en büyük iş kazalarından birine şahit olduk. Özel sektöre ait bir maden işletmesinde çıkan yangın nedeniyle ilk belirlemelere göre 238 işçimizi Hakk’a uğurladık. Yine ilk belirlemelere göre 80 işçimizi yaralı kurtardık. 19’u taburcu edildi. Ağır yaralı olarak herhangi bir yaralımız yok. Milletimizin başı sağolsun."
Milletçe çok büyük bir acı yaşadığımızı anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tahammülü son derece meşakkatli bir süreçten geçiyoruz. Ekmek parası için alınteri döken emekçi kardeşlerimizin hayatını kaybetmesinin hüznünü yaşıyoruz. Kur’an-ı Kerim de hakikaten insanoğlu için emeğinden başkası yoktur buyuruyor Rabbimiz. Geride kalan acı sadece vefat eden kardeşlerimizin değil hepimizin 77 milyonun ortak acısıdır. Hem ailelerin hem milletimizin başı sağolsun diyorum. Şu anda ilk tedavileri tamamlanan hastanelerde tedavileri devam eden yaralı kardeşlerimiz için de acil şifalar diliyorum. Bu vesile ile sorumlu yayın gerçekleştiren hızlı ve doğru bilgilendirmeyi sağlayan medya mensuplarına şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Sağduyulu ve serinkanlı yaklaşım sergileyen siyasetçilere şükranlarımı sunuyorum. Çok büyük gayretlerle kendi hayatlarını riske atan arama kurtarma çalışmalarına katılan tüm arkadaşlarımızı tebrik ediyor teşekkür ediyorum. Acı hadisede metanetini koruyan, dualar eden milletime de özellikle teşekkür ediyorum. Kaza haberini duyar duymaz en yakından uzağa kadar kademe kademe tüm imkanlarını gerek ulusal gerek uluslararası programlarımızı iptal ettik. Enerji bakanımızı hemen toplantıdan kendisini süratle buraya gönderdik.
Yanındaki milletvekili arkadaşlarımla beraber. Mümkün olan en hızlı şekilde modern teçhizatla madendeki arkadaşlarımıza ulaşma gayreti içine girdik. Devletin tüm gereken imkanları devreye aldık. Bir taraftan işletmeden ocaklardan çıkan yaralılarımızı ebediyete intikal eden kardeşlerimizin adli tıp noktasındaki çalışmaları da Kırkağaç’ta en güzel şartlarda orada da otopsilerini gerçekleştirmenin gayretine girdik. İzmir’e bu kardeşlerimizi göndermek otopsi imkanını aramak çok çok zor bir olay ve bütün vatandaşlarımızı çok daha rahatsız edici olay olacaktı. Başsavcı arkadaşlarımızda bunun en uygun olacağının kanaatine vardık."
Adalet Bakanının bu konuda adımları attığını anlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Vefat edenlerin kimliklerinin belirlenmesi bu kardeşlerimizin üzerlerinde kimlik yok yoksa vücutlarında en ufak bir darbe yok ama kimlik olmadığı için kim kimdir bilinmiyor burada fotoğraflarla ailelere gösteriliyor ve teşhisi yapılıyor oradan da kendi yakınını alıyor ve köyüne götürüyor. İhtiyaçların karşılanması dahil her türlü ayrıntının üzerinde durduk. Bu aşamada madden ve manen ne gerekiyorsa biz Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak, kendi zaten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak işletme olarak de atılması gerekenler neler ise bunların hepsi yapılacaktır. Adli ve idari olarak bütün çalışmalar başlamıştır. Başbakanlık tarafından yayınlanan genelgede Türkiye genelinde üç gün milli yas ilan edildi." Diyanet İşleri Başkanlığı’nca camilerde sela verildiğini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: "İnşallah bütün kuran kurslarında okumalar yapılıyor. Şundan herkes emin olsun bu kaza en ince küçük ayrıntılarına kadar araştırılacak ve hiçbir ihmalin göz ardı edilmesine izin vermeyeceğiz. Hem yakınlarının hem de kamuoyunun tatmin olacağı adımları atacağız. İlk işimiz cenazelerin defnidir. Önce yaraları saracağız tabi ki de yasımızı tutacağız. Ardından bu kazayı konuşacağız ve gerekeni de yapacağız. Bu arada TBBM’de iki gün süre ile bu noktada tatil edilmiş vaziyette. Yaralıların ve vefat edenlerin ailelerinin yanında olacağız. 19 Mayıs etkinlikleri kaldırılmıştır ve yapılmayacaktır. Cumartesi Malatya’da yapmayı planladığımız etkinliğimiz de yapmayacağız. Soma halkının bölge halkının yanında olacağız. Sağlıklı bilgilendirme konusunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız başta olmak üzere yetkililerin açıklamalarının dikkate alınmasını istiyorum. Fakat burada medyanın huzurunda milletime bir şey daha duyurmak istiyorum. Bu tür havaları fırsat bilip bunları istismar etmek isteyen bazı aşırı uçlar var. Bunlara değer verilmemesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Vefat edenlere tekrar Allah’tan rahmet diliyorum."
MUHABİRE RAKAMLARLA TEPKİ
Başbakan Erdoğan açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Al Jazeera muhabirinin ’kazanın durumuna yönelik yönelttiği’ soruya Başbakan Erdoğan, dünyada yaşanan maden ocağı ve grizu patlaması rakamları ile cevap verdi. Erdoğan, bu soru üzerine şunları söyledi: "Değerli arkadaşlar bir gazeteci olarak zannediyorum kömür madenlerinin pek yakından nasıl çalıştığını takip etmiyorsunuz. Belki de Katar da kömür madeni yok doğalgaz var. Ben şurada birkaç rakam vereceğim. Neyin ne olduğunu görmeniz için çok önemli. Bu ocakla ilgili Mart ayı sonunda yapılmış kontrollerde bu ocağın bu noktada işçi sağlığı ve iş güvenliği noktasında başarılı olduğu tespit edilmiştir."
Erdoğan, konuşmasında şöyle rakamlar verdi: "1942’den 2010 sonuna kadar toplam kazalarda ölü sayısına baktığımız zaman yaklaşık 900 civarında. 42-47-55-83-87-95-2010. Bunların içinde Zonguldak’taki en büyük kaza olarak kayıtlara geçti. Kömürde olanlar. Fakat ben burada bakınız İngiltere’den biraz geçmişe gidiyorum 1862’de madende göçük: 200 kişi, Belçika’da 87 metan gazı patlaması 120. Yine İngiltere’de 290. Fransa 1906’da dünya tarihinde en ölümlü kaza 1099. Yakın dönemlerde 1914’te Japonya’da. Çin 1942’de dünyanın en çok gaz ve kömür tozunun karıştığı kazalarda bin 549. Aynı şekilde 1960’da Çin’de 684, Japonya’da 1963’te kömür tozu patlaması 458 Hindistan’da metan gazı alev aldı ve 372 kişi öldü. Bu ocakların bu noktada bu tür kazaları sürekli olan şeyler. Amerika bakın 1907 de iki ayrı madende 361 kişi."
Konuşmasını sürdüren Erdoğan, "Arkadaşlar yani biz bir defa bu tür ocaklarda kömür ocaklarında bu olanları buralarda hiç bu tür olaylar olmaz diye yorumlamayalım. Literatürde iş kazası diye bir olgu vardır. İş kazası başka işlerde de olabilir. Bunların yapısında var. Hiç kaza olmayacak diye bir şey yok. İşin boyutunun bu kadar fazla olması bizi derinden yaralamış üzmüştür ve yapılan kontrollerde de burası gerçekten işçi sağlığı ve güvenliği noktasında iyi olan kömür ocaklarından biri. Nisan ve Mayıs ayında da bu şekilde çalışmalarına devam etmiştir" dedi.
UMUDUMUZ YARALI OLSA DA KURTARILMALARI
Başbakan Erdoğan, basın mensuplarının soruları üzerine, "120 civarında şu anda işçinin olduğu söyleniyor. Ama işverenin daha doğrusu verdiği rakam bu. Biraz daha düşmüş vaziyette de olabilir. Umudumuz yaralı olarak da olsa kurtarılanlar olsun."
TAZMİNAT OLABİLİR Mİ?
Erdoğan, tazminat konusunda da şunları söyledi: "Bu konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı noktasında bu işin bir noktası var. O zaten çalışacak. Bunun dışında tabi ki işverenin kendisinin bu olayla ilgili yapabileceği olabilir. Kendisine düşebilir. Bunun dışında yapacakları olabilir. Aynı şekilde biz devlet olarak yapabileceklerimizi yaparız. Vatandaşımızın mağduriyetini istismar etmeyiz. Ebediyete uğurladığımız kardeşlerimizin üzerine hayatı üzerine bunları konuşmanın doğru olduğunu düşünmüyorum."
CHP’Lİ VEKİLİN SOMA ÖNERGESİ
Erdoğan, bir önerge konusunda da sözlerini şöyle sürdürdü: "Önce tabi ben o günkü meclis tutanağını incelemenizi özellikle isterim. Bir kez o günkü gündemde bu Soma ile ilgili CHP’li vekilin getirdiği öneri veya önerge o günkü gündemi engellemeye yöneliktir. Kendi konuşmasında da buna ilişkin bir şey yoktur. Başlıkta Soma geçiyor ama içeride Soma ile ilgili bir şey yok. Bir başka zamanda bunu gündeme getirip konuşalım. Tam böyle bir zamanda suistimal olarak kullanılma gayretindedir. Buna müsaade etmeyiz. 1,5 ay süre geçmiştir. Tutanak şaşırtıcıdır çünkü içeride en ufak konuyla ilgili bir şey yok."
AKUT ÇALIŞIYOR
Akut’un çalıştığını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben de ocağın girişine kadar gittim. Orada o ekiplerle görüştük. Kolay değil oradan belli diyelim ki 150 m bir kademe onun bazı yerlerinde 200 m kademeli. Yatayda 3-4 km kadar sürüyor. Bazıları bunu 3-4 km dikey olarak söylüyor. Doğru değil. Yatay olarak uzun bir mesafe. Oradan onlara ulaşıp tabi alıp getirmek kolay bir iş değil. Ama kendileri yoğun şekilde çalışmayı sürdürüyor."
Başbakan Erdoğan, açıklamasının ardından felaketten yaralı kurtulan işçileri hastanede ziyaret ederek durumlarına ilişkin doktorlardan bilgi aldı.
(İHA)