Mardin'de sözleşmeli bir kadın öğretmen Başbakan Erdoğan'a kadro isyanında bulundu.
Abone olMardin Artuklu Üniversitesi'nde düzenlenen bir programda konuşan Başbakan Erdoğan, sözleşmeli kadın bir öğretmenin kadro isyanını dinledi. Erdoğan, “Mevsimlik işçi gibi çalıştırılıyoruz, kadro istiyoruz” diyen öğretmene atamalarla ilgili cevap verdi.
Öğretmen alımını masa başı yapmadıklarını elektronik sistemle şeffaf bir ortamda gerçekleştirdiklerini anlatan Erdoğan, "İmkan olsa da bütün okullarımızı öğretmen
noktasında doldurabilsek. Ama bunların bir de bütçe dengesi var" dedi.
Mardin Artuklu Üniversitesi'nde düzenlenen Nesiller Buluşuyor programında konuşan Başbakan Erdoğan, sözleşmeli kadın bir öğretmenin kadro isyanını dinledi.
Oturduğu yerden söz alan sözleşmeli öğretmen şunları söyledi:
''Öncelikle Mardin'imize hoş geldiniz. Öğretmen atamalarıyla ilgili konuşmak istiyorum. Biliyorum bıkmışsınızıdır. Ama malum ben de öğretmenim ve atanamıyorum. 28 yaşındayım. 12 puanla beden öğretmeni atadınız, 50 puanla müzik öğretmeni atadınız ama biyoloji öğretmenliği 87 puanda kaldı. İnmiyor aşağıya bir türlü. Okullara derslik getirdikten, bilgisayardan bahsediyorsunuz, çeşitli projelerden bahsediyorsunuz fakat bizleri atamıyorsunuz. İşsiziz, ücretli öğretmenlik yapıyoruz ve mevsimlik işçi gibi çalışıyoruz. Zamanı geldiği zaman bizi görevden alıyorlar, atanan kişi geliyor yerimize. 12 puanla, 40 puanla, 50 puanla… Bu çok ağırımıza gidiyor. Lütfen bu soruna bir çözüm bulun. Lütfen!"
ERDOĞAN'IN CEVABI
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun da orada olduğunu belirten Başbakan Erdoğan genç öğretmene şu yanıtı verdi:
''Biliyorsunuz öğretmen dediğimiz zaman ilköğretimde farklı, sınıf öğretmenliğinde farklı, branş öğretmenliğinde farklı. Belli talepler var. Bu taleplere göre de Milli Eğitim ne yapıyor,öğretmenlerini alıyor. Bizden önceki dönemlerle mukayese edilmeyecek derecede biz öğretmen alımı yapıyoruz.
Biz bu öğretmenleri masa başı almıyoruz biliyorsunuz. Nasıl alıyoruz, bilişim teknolojisinden istifadeyle bilgisayar ortamında alıyoruz değil mi? Şunun amcası, bunun dayısı, bütün bunların hepsini ortadan kaldırdık. Bütün herkes geliyor, şeffaf olarak salonda oturuyor ve onların huzurunda bilgisayar ortamında, orada kuralar çekiliyor. Kim nereye düşerse oraya düşüyor.
Bu uygulama hiçbir dönemde yapılmadı. Biliyorsunuz imtihanlar yapılırdı. İmtihanlar neticesinde her türlü şüpheye açık zemin vardı. Bakın biz şimdi daha geçenlerde 40 bin aldık, 30 binini yeni atadık. Bütün bunlara rağmen biz mümkün olduğunca, birinci sıraya Milli Eğitimi çıkardık, kadro vermede. Yani yüzde 50'ye yakın kadro tahsisini Milli Eğitime yapıyoruz. Bunun bir kısmını kadrolu atıyoruz, bir kısmını sözleşmeli atıyoruz. İşte bazı yerlerde de daha hala açıklar var. Bu açıklarda da aynen sizin gibi bazı kardeşlerimiz de görev alıyor.
İmkan olsa da bütün okullarımızı öğretmen noktasında doldurabilsek. Ama bunların bir de bütçe dengesi var. Bunları da dengelemek durumundayız. Bunu da dengeleyeceğiz ve mümkün olduğunca da sınıflarımızda, dersliklerimizde artık hiçbir boş dersin geçmesini de istemiyoruz. Hedefimiz bu, şimdi buraya doğru da yaklaşıyoruz. İnşallah en kısa zamanda sizler de bu kuralardan veya puanlarda daha yüksek puan almak suretiyle bu şansı da yakalarsınız.''