Murat Yetkin bugünkü köşesinde 15 Temmuz gecesi FETÖ'nün darbe girişimini MİT Müsteşarı Hakan Fidan'dan almadığını söyleyen Başbakan Binali Yıldırım'ı yazdı.
Abone olHürriyet gazetesi yazarı Murat Yetkin, bugünkü yazısında "Başbakana MİT söylemediyse kim söyledi darbeyi?" diye sordu.
Başbakan Binali Yıldırım'ın gazeteci Fikret Bila'nın “MİT Müsteşarı bu bilgiyi vermiş miydi size, siz aradığınız zaman?” sorusuna verdiği “Hayır, MİT Müsteşarından o bilgiyi alamadık.” yanıtı tartışma konusu oldu.
Başbakan Yıldırım, saat 22.40 civarında Fidan ile görüşmesinden yaklaşık yarım saat önce NTV'ye bağlanarak, kalkışmanın FETÖ'cü subaylar tarafından yapıldığını söylemişti.
YILDIRIM: O ANDA DOĞRU DA OLABİLİRDİ YANLIŞ DA
İşte bu ilginç ayrıntıyı bugün köşesinde kaleme alan Yetkin, yazısını böyle tamamlıyor.
"(...)Darbeyi Başbakana kendisine bağlı istihbarat örgütü söylemediyse kim söyledi de, Başbakan da bir süre sonra çıkıp halka bunun ordu içindeki Fethullahçıların kalkışması olduğunu söyledi?
Cevap: Hiç kimse. Hiç kimse söylememiş. Başbakan Yıldırım Bila’ya şöyle izah etmiş:
- “Esas kanaati kendim oluşturdum. Cumhurbaşkanımızla istişare ederek, beraber konuştuk, bunun FETÖ’cülerin asker içerisinde bir kalkışması olduğu kanaatine vardık. (…) O anda doğru da olabilirdi, yanlış da.”
O an doğru da olabilirdi, yanlış da… Bu aslında müthiş bir cümle…
İşin daha ilginç yanı, bu anlatımda adı geçen herkesin hala görevinin başında olması. (İkinci başkan Yaşar Güler’in Jandarma Komutanı olup, yerine darbe girişimine ilk direnen yetkililerden Birinci Ordu Komutanı Ümit Dündar’ın onun yerini alması dışında; ama onlar da sistem içinde.)
O gece neler olup bittiğine dair, sürmekte olan davalar dışında ayrı bir inceleme başlamış değil. O gece en kilit bürokratik mevkilerde olan Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı Meclis Komisyonu karşısına geçmek yerine yazılı metinler gönderdiler.
Başbakan ise şikâyetini medya aracılığıyla dile getirmeye devam ediyor, biz de onun dediklerini yazmaya devam ediyoruz. Daha o geceye dair konuşulacak çok şey var, öyle anlaşılıyor."