BIST 9.368
DOLAR 34,54
EURO 36,21
ALTIN 2.964,91
HABER /  GÜNCEL

Başbakan Yıldırım'dan KHK eleştirilerine yanıt

Başbakan Binali Yıldırım, son KHK'da sivillere yargı muafiyeti getiren düzenlemeyi eleştirenlere sert yanıt verdi.

Abone ol

Başbakan Yıldırım, Kılıçdaroğlu'nun KHK eleştirisine yönelik olarak "Darbecilere direnmek meşru müdafaadır" yanıtını verdi. Eleştirilere yönelik sert tepki gösteren Yıldırım, "Darbecileri emniyete teslim eden kahraman vatandaşları korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa bizim için darbecilerden farkı yoktur." dedi

Yıldırım'ın açıklamaları:

Değerli Burdurlu kardeşlerim, yol arkadaşlarım, sevgili gençler hepinizi sevgi ile saygı ile muhabbetle selamlıyorum. Bugün de kucaklaşmak için hasret gidermek için buradayız, beraberiz. Burada sözlerimin başında, bugüne kadar hizmet eden, bu bayrağı gururla taşıyan Süleyman Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. AK Parti bu. Bayrağı devralan il başkanımız Volkan kardeşimize de teşekkür ediyorum. AK Parti'de bayrak değişimi, bayraklı koşulara benzemez. Bayrağı veren atletizmde kenara çekiliyor. Bizde bayrağı veren de bayrağı alan da hız kesmeden yola devam ediyor. İşte gördüğünüz gibi. 

"BURADAN SÖZ İSTİYORUM"

Burdur tercihini hep demokrasiden yana yaptı. Burdur tek parti zihniyetini asla benimsememiş, her zaman hukukun, adeletin yanında yer almıştır. 2001 yılında millet iradesinden doğan, 2002'de iktidara getirdiğiniz AK Parti 15 yıldır bu ülkeye hizmet ediyor, siz de destek olmaya devam ediyorsunuz. Her seçimde AK Parti'ye, onun liderine, Recep Tayyip Erdoğan'a desteğinizi artırarak devam etsin. Allah razı olsun. 1 Kasım'da yine 'AK Parti' dediniz. 3. milletvekilliğini de az bir oyla alamadık ama buradan söz istiyorum. 2019'da 3'te 3 yapmaya hazır mısınız? Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Burdur yüzde 54 ile 'Recep Tayyip Erdoğan' dedi, milletin adamını Cumhurbaşkanı seçti. Milli iradeye hep sahip çıktı. Kesintiye uğramasına yönelik her girişime karşı koydunuz. Bu Burdur'un onurudur, gururudur. 

 "ANA MUHALEFET SİYASİ ERGENLİĞE ULAŞAMADI"

Bir dahaki toplantıyı 3 bin 500 kişilik salonda yapacağız. İnşallah yakın zamanda sizlerin hizmetine sunmuş olacağız. Evlere şenlik bir ana muhalefet partimiz var. Allah böyle ana muhalefet partisini kimseye nasip etmesin. Bu yüzden bir rahatsız değiliz. Memleketin meseleleri ile işleri yok. İşleri güçleri AK Parti ne yaptıysa onu kötülemek, tersini söylemek. Meclis'te temsilcileri de söyledi. Sır değil, "siz dünyanın en güzel işini de yapsanız, biz beğenmeyiz, millet bize bunun için yetki verdi" diyorlar. Ana muhalefetin siyaset anlayışını bundan daha güzel hiçbir şey gösteremez. Siyaset beyaza siyah demek değildir. Bizim ana muhalefet henüz o siyasi ergenliğe ulaşamadı ama elbet birgün olur. 

"ALMANLAR ONUN SÖYLEDİĞİNE İNAT AKIN AKIN GELDİ"

Gittikleri yerde Türkiye'nin aleyhinde konuşuyorlar. Almanya'ya gitti sayın Kılıçdaroğlu ne dedi? "Türkiye'ye gelmeyin, güvenli değil." Yakışır mı? Bunlar siyaset yapacağım diye, AK Parti başarısız olsun diye her şeyi yapıyorlar. Almanlar onun söylediğine inat Türkiye'ye akın akın geldiler, bugün 31 milyona ulaştı Türkiye'yi ziyaret eden turist sayısı. Mevlüt Bey 32 oldu diyor. 

157 milyar dolarlık ihracatı yakalayacağız. Türkiye darbeden sonra artık belini doğrultamaz diyorlardı. "Yazık oldu Türkiye'ye, ekonomisi ayağa kalkmaz, işleri yoluna girmez" diyenler bugün utancından girecek delik arıyorlar. Neden? Çünkü Türkiye bunların dediklerinin tam tersini yaptı. Büyümede 2017 3. çeyreğinde dünyanın 1 numarası oldu. Türkiye'ye de bu yakışır.

ABD'YE KUDÜS TEPKİSİ: KİBİRLİ İMZA ATARAK İŞİ HALLEDECEĞİNİ ZANNETTİ

Amerikan Başkanı çıktı, "ben Kudüs'ü İsrail'in baş şehri yapıyorum." Kibirli imza atarak, kocaman imza atarak işi halledeceğini zannetti ama Ankara'dan bir ses yükseldi "Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir" dedi ve İslam ülkelerini acil toplantıya çağırdı Cumhurbaşkanımız orada bütün dünyaya ilan ettik. Dedik ki; "Doğu Kudüs Filistin'in baş şehridir. Filistin Devleti mutlaka bütün dünyada tanınmalıdır." BM'de bu karar geçersiz sayıldı, kınandı. Ne diyor Cumhurbaşkanımız; "Dünya 5'ten büyüktür." Kudüs oylamasında bir şey daha gerçekleşti. Dünyanın 1'den büyük olduğunu bütün dünyaya gösterdik. Doğu Kudüs'ün baş şehir olduğu Filistin Devleti daha fazla tanınacak, artık yarım asırdır devam eden bu sorun inşallah geri kalacak. 

Suriye'de çatışmasızlığı önemli ölçüde sağladık. 3.5 milyon kardeşimize bağrımızı açtık, soframızı açtık, ekmeğimizi paylaştık. Türkiye kendine yakışanı yaptı. 

15 Temmuz Türkiye tarihinde bir dönüm noktasıdır. 2. Kurtuluş Savaşı'dır. 15 Temmuz'da ay yıldızlı bayrak inmedi, ezanlar dinmedi. 250 şehit verdik, bu şehitlerden biri de Burdur'un evladı. Allah mekanını cennet eylesin. Ankara Gölbaşı'ndaki özel harekatın bombalanması sonucu şehit oldu. 2193 kardeşimiz gazi oldu. Mekanları cennet olsun, gazilerimize uzun ömürler nasip etsin. 

KILIÇDAROĞLU'NUN KHK ELEŞTİRİSİNE TEPKİ

Son günlerde bir tartışma var. Önüne gelen konuşuyor. Neymiş, biz bir düzenleme yapmışız, vatandaşları korumaya almışız. Ne yapacaktık, darbeye karşı alçakların karşısına hayatını koyan insanlara "Niye gelip darbeyi önlediniz?" mi diyecektik. Burdurluların güzel bir lafı var. Güttüğü 3 keçi, ıslığı dağı taşı deldi geçti. Kılıçdaroğlu'nunki da aynı buna benziyor. Ne var bunda? Bir daha darbe girişimi olursa vatandaşlar sokağa çıkmasın mı? Başarılı olsaydı, onu mu istiyorsunuz? Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi işgal etmek isteyenlere, Meclis'i bombalamak, hükümeti alaşağı etmek, kurumları silah zoru ile ele geçirmek isteyenlere direnmek bir görevdir, bir meşru müdafaadır. Türkiye milleti de bunu en güzel şekilde yapmıştır. 

Kanunsuz emir veren, o emir ülkeyi yıkmaya yönelikse ona karşı çıkan bir kahramandır. Darbeci komutana itaat edeceksin, suç işlemesine fırsat vereceksin. Bu zihniyete göre vatandaşa kurşun atmayan asker suç işlemiş oluyor. 

"KİM İTİRAZ EDİYORSA BİZİM İÇİN DARBECİLERDEN FARKI YOKTUR"

Darbecileri emniyete teslim eden kahraman vatandaşları korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa bizim için darbecilerden farkı yoktur. Vatandaş üzerinden polemik oluşturmak, siyaset yapmak. 81 milyon vatandaşımızın hukukuna sonuna kadar sahip çıkacağız. Yağma yok.