Başbakan onbinlere hitap etti

Başbakan Erdoğan, İstanbul’da kendisini karşılayan mahşeri kalabalığa hitap etti.Erdoğan, "Altını çiziyorum, faiz lobisine rağmen buralara ...

Başbakan Erdoğan, İstanbul’da kendisini karşılayan mahşeri kalabalığa hitap etti.Erdoğan, "Altını çiziyorum, faiz lobisine rağmen buralara geldik. Bu faiz lobisi borsada spekülasyonlara girmek suretiyle bizi tehdit edeceğini sanıyor. Şunu çok iyi bilmeleri gerekiyor; bu milletin alın terini biz onlara yedirmeyeceğiz" dedi.
Alana getirilen parti otobüsünden alanda toplanan onbinlere ve ekranları başındakilere teşekkür eden Erdoğan, Yunus Emre’nin "Ben gelmedim kavga için / Benim işim Sevgi için / Dostun evi gönüllerdir/ Gönüller yapmaya geldim" dizelerini okudu. Dikleşmediklerini ama dik durduklarını ifade eden Başbakan, "Bizim kavgayla, çatışmayla işimiz olmaz, vandallıkla, vurup kırmayla, yıkıp dökmekle işimiz olmaz" dedi. Erdoğan şöyle devam etti:

“BU MİLLETİN ALIN TERİNİ FAİZ LOBİSİNE YEDİRMEYECEĞİZ”
“Altını çiziyorum, faiz lobisine rağmen buralara geldik. Bu faiz lobisi borsada spekülasyonlara girmek suretiyle bizi tehdit edeceğini sanıyor. Şunu çok iyi bilmeleri gerekiyor; bu milletin alın terini biz onlara yedirmeyeceğiz.
Bir bankanın genel müdürü çıkıp da bu vandalizmi organize edenlerin yanında olduğunu söylüyorsa bunlar karşısında bizi bulacaktır. Biz bugüne Türkiye ekonomisini büyüterek geldik. Biz buralara insanımızı yücelterek geldik. Artık dünya Türkiye’yi konuşuyor, Türk insanını konuşuyor. Böyle bir dönemde nereden çıktı bu işler?

“YÜZDE 50’NİN DEĞİL, 76 MİLYONUN HİZMETKARIYIZ”
Bugünlere kardeşlikle geldik, 76 milyonun hiçbir ferdini ayırt etmedik. Yüzde 50’nin değil, 76 milyonun hizmetkarıyız. Türkiye’nin doğusundan batısına ayırt etmeden hizmet götürdük. Hakkari’de, Iğdır’da, Şırnak’ta havaalanı açılacak dense kim inanırdı. 26 ilde havaalanı vardı, 50’ye ulaştı.

“EMANETİ MİLLET VERİR, ALACAK OLAN DA MİLLETTİR”
76 milyonunu efendisi değil, hizmetkarıyız. Biz biriz, beraberiz, kardeşiz
Biz Asım’ın nesliyiz. Ne diyor Akif; ‘Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem; Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! ... Boğamazsam da hiç olmazsa yanımdan kovarım.Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu’
Biz nasıl sandığa, herkese saygılıysak, herkesten bize de saygılı olmalarını istiyoruz. Emaneti veren millettir, alacak olan da sadece millettir. Millet dışında hiçkimse gelip de bu emanete el uzatamaz. Biz 10.5 yıl boyunca bu emaneti canımız gibi koruduk

GEZİ PARKI OLAYLARI
Hiç kimsenin ama hiç kimsenin bu ülkede hukuksuzluk yapmasına, demokrasiye kastetmesine, vandallıkla yakıp yıkmasına, şehirlere, kamu mallarına zarar vermesine göz yumamayız. Şimdi Gezi Parkı’nda sayısı 15’e bile varmayan ağaç için yapıldığı söyleyen gösteriler bugün arkasında 3 kayıp bıraktı. 2 gencimiz hayatını kaybetti, 1 baş komiserimiz şehit oldu. Kardeşlerim bu gençlerin ölümü ne kadar önemliyse benim polisimin şehadeti de en az onlar kadar önemlidir. Bu polis kimin polisi? Ne için hizmet yapıyor? Bizim can güvenliğimiz için görev yapıyor. Yeri geliyor teröristin, yeri geliyor anarşistin, yeri geliyor vandalizmin karşısına dikiliyor. Diyorlar ki ‘polisi çekin’. Burası yol geçen hanı değil, Bu ülke Türkiye Cumhuriyeti devletidir. İnsana varıncaya kadar herkese saldıranlara karşı polisimiz görevini yapmıştır. Yeri gelmiş aşırı güç kullanmış olabilir. Onlarla ilgili başbakan yardımcım da söyledi içişleri bakanım gereğini yapıyor. Bunlar üzerinden kimsenin de bize saldırmaya hakkı yok.

“TÜRK BAYRAĞINI YAKACAK KADAR AZGINLAŞTILAR”
Baş komiserimizin daha doğmamış bebeği anne karnında yetim bırakıldı. Şehirler yağmalandı, bunlar Türk bayrağını yakacak kadar azgınlaştılar. Sokaklarda kağıt toplayarak hayatını idame ettirmeye çalışan gencimize de kastettiler.

“GAZETECİYİM, SANATÇIYIM DİYEREK…”
Gazeteciyim diyerek, sanatçıyım diyerek, siyasetçiyim diyerek son derece sorumsuz bir şekilde kışkırtmanın alasını yaptılar. Demokratik gösteri özelliğini kaybederek vandallığa dönüşen bu eylemler artık son bulmalıdır. Samimi hissiyatlarıyla yola çıkıp terör örgütlerinin oyununa gelen vatandaşlarımız bu oyunu görüp uzak durmalıdır.

"SİZİN ELİNİZDE TENCERE TAVA YOK DEĞİL Mİ?"
Her ne yapacaksak hukukla demokrasi içinde yapacağız. Bunun dışında her yolu 76 milyon gayri meşru görüp karşısına dikileceğiz. Sevgili kardeşlerim; siz 10 gün boyunca vakardan, aklı selimden taviz vermediniz. Şimdi buradan evlerimize dağılacağız. Vakardan, aklıselim ve sağduyudan asla taviz vermeyeceğiz. Sizin elinizde tencere tava yok değil mi? İşte bu çok önemli. Siz sokaklarda tencere tavayla dolaşanlardan değil, bu gençlik elinde bilgisayarıyla dolaşanlardan olacak. Bu Türkiye ülküsü için mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Gençler kardeşlerim siz mazlumların umudusunuz. Siz Ortadoğu’nun Balkanların örnek gençlerisiniz. Siz büyük düşünecek, büyük adımlar atacak, büyük hedeflere adım atacaksınız. Siz oyuna gelmeyecek, aldanmayacak, aldatmayacaksınız.

“TÜRKİYE’NİN YÜKSELİŞİNİ HİÇBİR GÜÇ ALLAH’TAN BAŞKA ENGELLEYEMEZ”
Sevgili İstanbullular emin olun Türkiye’nin yükselişini hiçbir güç Allah’tan başka engelleyemez. Şehit baş komiserimiz, hayatını kaybeden iki gencimizi rahmetle yad ediyor, yakınlarına baş sağlığı diliyorum.
Mehmetim sevinin başlar yüksekte, Ölsek de sevinin, eve dönsek de. Sanma bu tekerlek kalır tümsekte. Yarın elbet bizim elbet bizimdir. Gün doğmuş, gün batmış ebet bizimdir.
Allah yar ve yardımımız olsun, bahtımınız açık olsun diyor, hepinizi Rabbime emanet ediyorum."
(İHA)