Başbakan Erdoğan HES’lere karşı çıkan çevrecilere çok sert tepki gösterdi. Sözleri çok konuşulacak.
Abone olRamazanın ilk gününü annesinin yanında geçirmek için Rize'ye giden Başbakan Erdoğan Hidroelektrik santrallerinin açılışını yaptı. Erdoğan'ın hedefinde HES'lere karşı çıkan çevreciler vardı.
Erdoğan, "Nerede bu yatırımı yaparsanız karşınıza birileri çıkıyor. Hidroelektrik santrallerde çıkar, HES’lerde çıkar... Yahu Allah’ın bize lütfettiği rüzgarı enerjiye çevireceğiz, ’doğaya karşısın.’ Yahu olur mu be kardeşim?'' diye çıkıştı.
EPDK'dan imtiyaz alan çantacıların peşine düştüklerini söyleyen Erdoğan bunların ümüğünü de sıkacaklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan, Rize’nin İkizdere ilçesinde yapımı tamamlanan Konukoğlu Cevizlik Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali’nin açılış törenine katıldı. Ateş, su ve toprağı üretime dönüştürmek gerektiğini belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin petrolü olmadığını, petrol ve doğalgaz ihtiyacını yurt dışından karşıladığını dile getirdi. Enerji açığını kapatmak için bu alanda bir şeyler yapılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, maliyeti ağır olan hidroelektrik ve termik santrallerin sayısını artıracaklarını söyledi. Başbakan Erdoğan, şöyle devam ette:
DOĞAYA KARŞISIN
"Nerede bu yatırımı yaparsanız karşınıza birileri çıkıyor. Hidroelektrik
santrallerde çıkar, barajlarda çıkar, termik santrallerde çıkar, HES’lerde çıkar... Yahu Allah’ın bize lütfettiği rüzgarı enerjiye çevireceğiz, ’doğaya karşısın.’ Yahu olur mu be kardeşim? Esiyor bu rüzgar yahu, esiyor. 50 tane pervane koyuyorsun, bir motor... Oradan enerji üretiyorsun yahu. Bunları yapacağız, bunlardan istifade edeceğiz. Aynı şekilde güneş enerjisinden istifade edeceğiz.
Kömür ve doğalgaz ihtiyacımızı karşılamak için her yıl 25 milyar dolar
döviz yurt dışına gidiyor. Bu noktada çok ciddi bir kaybımız oluyor. Oysa,
Türkiye vaktiyle bu hidroelektrik santrallerini devreye alabilmiş olsaydı,
bugünkü oranda bir maddi kaybımız olmayacaktı. Dolayısıyla bütün bunları göz önüne aldığımızda, hidroelektrik santrallerin çok hızlı bir şekilde yapılması ülkemiz için büyük önem taşıyor."
BİR DE ÇANTACILAR TÜREDİ
Başbakan Erdoğan, şunları söyledi.
"Girişimcilerimizin bu noktada attığı büyük adımlar var. Bu arada şunu
da söyleyeyim, bir de çantacılar türedi bu ülkede. Bu çantacılar maalesef her türlü fırıldağı çevirerek boşluklardan istifade ettiler. Gittiler işte EPDK’dan, şuradan, buradan aldılar imtiyazlarını ve bu imtiyazlarını şu anda bu ülkenin aleyhine kullanıyorlar. Bunların peşine düştük. Ben Enerji Bakanıma da söyledim, işte şu anda EPDK Başkanı da burada. Bunların ümüğünü sıkmaya mecburuz. Girişimcilerimizi de uyarmamız lazım. Sakın gidip de bu adamlara bol bol paralar vermek suretiyle devletin hakkını bunlara adeta bir hak haline veyahut da bir rüşvet, bir komisyon haline dönüştürmeyin.
AKARSULARIN SATILMASI DÖRT DÖRTLÜK YALAN
HES'lerle ilgili yanlış iddialar bulunduğunu ileri süren Erdoğan şunları söyledi:
''Şimdi buraların derdi olduğu için söylüyorum. Ben, bu toprakların çocuğuyum. Bazı çevreci adı altında tipler, gruplar çıkıyor ve bu sıfatla da bu HES'lere karşı çıkıyor, her türlü enerji yatırımına karşı çıkıyor; Yalan yanlış bilgilerle de kamuoyunu, vatandaşımı yanıltıyorlar. Diyorlar ki: 'Akarsular ve dereler satıldı' Tamamen dört dörtlük bir yalan. Çıkardığımız yasa ile sadece ve sadece suların kullanım hakkı, yani değerlendirme hakkı devredildi. Ama bu devredilirken, buradan da biz ülke olarak millet adına ne yapıyoruz? İstifade ediyoruz. Tek bir akarsuyun bile satılması söz konusu olamaz. Derelerin kuruduğu iddia ediliyor. Bu da gerçek dışı. HES'ler suyu yutmuyor, suyu buharlaştırmıyor, suyu buradan alıp başka yere taşımıyor. Tabii hayatın devamına azami ölçüde hassasiyet gösteriliyor, gerekli miktarda su, hatta bazen suyun tamamı nehir yatağına bırakılıyor ve bırakılacak. Yani yaz mevsimini düşünün, kurak mevsim işte orada HES otomatik olarak stop ediyor. Ve mevcut su derede, yatağında akıyor.
DOĞA AŞIĞI DELİSİYİZ
Ağaç kesimi noktasında da yine kamuoyu yanıltılıyor. Doğu Karadeniz Bölgemizde HES Projelerinin tamamına yakını tünelli. Sadece tünel giriş çıkış yerlerinde bir miktar ağaç kesiliyor, bunların yerine de hemen yenilerinin dikilmesi zaten kendilerinden talep edilmiştir ve dikiliyor. Tabiat bize emanettir ve onu hassasiyetle koruruz. Herkesten önce de biz koruruz. Biz doğa aşığıyız, delisiyiz.
Şu ana kadar milyonlarca fidanı, ağacı biz ülkemizin en çorak yerlerine diktik, dikiyoruz. Ankara'dan, İstanbul'a doğru yolun sağında, solunda dikilmiş olan bu tür fidanlarımız var. Anadolu'daki otoyolların kenarlarında, bölünmüş yolların kenarlarında diktik, dikiyoruz. Kimse bu konuyu istismara kalkmasın, kimse buradan rant elde etme gayretine girmesin.