İngiltere Başbakanı, polise rüşvet vererek 'binlerce' kişinin telefonlarını dinlediği iddia edilen gazeteyle ilgili olarak parlamentonun sorularını yanıtlıyor. Cameron, basın danışmanını Murdoch'a bağlı bu gazeteden seçme kararını savundu.
Abone olİngiltere Başbakanı David Cameron kamuoyunu haftalardır meşgul eden telefon dinleme ve polise rüşvet skandalı konusunda parlamentoda milletvekillerinin sorularını yanıtlıyor.
Başbakan, skandalın halkın medya, polis ve siyasetçilere güvenini sarstığını belirterek, başlatılan iki ayrı soruşturmayla bu güveni yeniden tesis etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Avustralyalı işadamı Rupert Murdoch'a ait News of the World gazetesinin 2000-2003 yılları arasında polise rüşvet vererek dört bine yakın kişinin telefonlarını dinlediği ortaya çıkmıştı.
Bu dönemde gazetenin genel yayın yönetmeni olan Andy Coulson'un başbakanlığa basın danışmanı olarak atanması Cameron'ı zor durumda bıraktı.
Skandalın ardından danışmanlıktan istifa eden Coulson soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve kefaletle serbest kalan gazetecilerden biri.
Cameron, parlamentonun olağanüstü oturumunda, suçsuz olduğunu belirten Andrew Coulson'ı danışman yapma kararını savundu ve o dönemde aldığı bu kararın yanlış olduğunu gösteren hiçbir işaret olmadığını, ancak şimdi geriye doğru baktığında bunun doğru olmadığını gördüğünü söyledi.
Bu açıklama, ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin Başbakandan konuyla ilgili talep ettiği ''koşulsuz özür'' değil.
Başbakan Cameron, şayet Andy Coulson'ın kendisini yanlış yönlendirdiği kanıtlanırsa, kamuoyundan özür dileyeceğini vurguladı.
Muhalefetteki İşçi Partisi lideri Ed Milliband, Başbakan Cameron'ın danışman olarak atadığı kişi hakkında uyarıldığını ve telekulak kaygılarından haberdar olduğunu, fakat buna rağmen bir önlem almamasının ''felaket boyutlarında'' bir hata olduğunu söyledi.
İşçi Partisi, Murdoch medyasıyla arasını bozmak istemeyen David Cameron'ın ciddi yasa ihlallerini görmezlikten geldiğini ileri sürüyor.
Buna cevaben Muhafazakar Başbakan David Cameron ise, şimdi muhalefette olan eski İşçi Partisi hükümetlerini medyayla ilişkiler konusunda şeffaf olmamakla suçladı.
Skandalın odağında News of the World gazetesinin siyaset ve şöhret dünyasının önde gelenlerinin yanısıra isimleri bir şekilde haberlere yansıran kişilerin -örneğin cinayet kurbanlarının ve yakınlarının- cep telefonu mesajlarına polise rüşvet vermek suretiyle sızdığı iddiası var.
Bu yönde bir suçlama geçmişte de gündeme gelmiş, fakat münferit birkaç vaka olarak geçiştirilmişti.
Ancak en son açılan soruşturmada yüzlerce -ve belki de binlerce- kişinin telefonlarının dinlendiği belirlendi.