Türkiye, Suriye ve Barzani'den oluşan üçlü saçayağında terör örgütü PKK devre dışı tutulmak isteniyor.
Abone olOktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Kuzey Irak’ta ilginç gelişmeler yaşanıyor. Ankara ve Erbil hiç olmadığı kadar yakın temas içinde. Son dönemde cereyan eden hadiseler PKK'nın arzu etmediği yönde gelişiyor.
Irak’ın güneyindeki karmaşa nedeniyle Barzani yüzünü kuzeye çevirmiş durumda. Şii ve Sünniler arasındaki güç mücadelesinin ortasında kalan bölgesel yönetimden sıcak mesajlar geliyor.
"BAĞDAT'I BY-PASS EDELİM" ÖNERİSİ
Uludere faciası sonrası hükümet Üzümlü ve Derecik'te iki sınır kapısının açılması için harekete geçti. Habur’un artan ihtiyaçlara cevap vermekte zaten yetersiz kaldığı biliniyor. Maliki’nin olumsuz cevabını Barzani dikkate almış değil. Kürt lider Ankara'ya "Bağdat'ı by-pass edelim" önerisini sundu.
DEMİRYOLU ÖNERİSİ
Yaşananlar bununla sınırlı değil elbette. Hakkari Valisi Muammer Türker geçtiğimiz günlerde Barzani ile görüştü. Hakkari'de yapımı devam eden Kayak tesisi ve Havaalanı'ndan Kuzey Irak halkının yararlanabileceğini söyledi. Barzani’nin açıklamaları da cesur ve ayın zamanda şaşırtıcıydı: “Avrupa'ya kadar gidecek bir demiryolu hattının da bölgeleri bağlaması gerekir.”
932 TÜRK ŞİRKET FAALİYETTE
İşte bu beyanlar aslında sürpriz sayılmamalı. 2006 yılından itibaren Türk şirketleri Erbil çevresinde cirit atmaya başladı. Bu yakınlaşmayı savunanlara göre Türkiye son yıllarda yoğunlaşan yatırımların meyvesini alıyor. Erbil’den Ankara ve İstanbul’a uçakların biri inip biri kalkıyor. Mersin limanı Kürt yönetiminin dünyaya açılan penceresi oldu.
Dev Türk şirketleri boy göstermiyor Kuzey Irak’ta. 932 Türk her alan faaliyet gösteriyor. Bölgede Türk yatırımları yüzde 51'e fırladı. Türkiye'yle Kuzey Irak'ı bağlayan Habur'dan her gün 1500 kamyon, 700 sivil araç geçiyor.
EKONOMİK ENTEGRESYON YENİ KAPALARI AÇABİLİR
Peki bu ekonomik birlikteliğin taraflara ne faydası var? Ticaretin artması "yeni kapılara, projelere yelken açılmasını" kaçınılmaz kılacaktır. Ekonomik entegrasyonun tarafların düşünce ufku açısını genişleteceği dile getiriliyor. Hele ki böylesi bir küresel kriz ortamında, ekonomik menfaatler tarafları birbirine mecbur ediyor.
BİR DÖNEMİN BALDIRI ÇIPLAKLARIYDILAR
Çok değil 7-8 yıl öncesine kadar Kuzey Irak yönetimi Türkiye'nin "düşmanı" ve "ABD kuklası" olarak görülüyordu. "Haddini bil", "sınırı aştı", "akıllı ol" mesajları kamuoyunun aşina olduğu kelimelerdi. Yine öyle düşünenler var elbette. Ancak resmi söylem bu dili çoktan terketti. "Kırmızı çizgiler"in "savaş sebebi" sayıldığı günler çok eskide değil.
Ancak "silahla terbiye" etme politikası iflas etti. Farklı bir yola girildi Erbil yönetimiyle. Bir dönem "baldırı çıplaklar" ve "çapulcu sürüleri" olarak görülenlerle inanılmaz bir diplomasi trafiği yaşanıyor. Daha basit dille anlatmak gerekirse Ankara, 14 Temmuz sonrası yeni konseptte Bazani'yi yanına çekme telaşında.
PYD'Yİ DENKLEM DIŞINDA TUTMA HAREKATI
Barzani'nin Suriye Kürtlerini bi araya toplamasının arka planında da Türkiye vardı. İktidar partisi önce davranarak Esad sonrası için PKK'nın Suriye uzantısı PYD'yi devre dışı bırakmak istiyor. Şu anki tabloda Dışişleri başarmış görünüyor.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu bu görüşmeden haftalar önce Erbil’de üst düzey görüşmeler yaptı. Sinirlioğlu, Suriye’deki Kürt temsilcileriyle buluştu. Erbil'de toplanan Barzani'nin organize ettiği toplantıda PYD’nin de dahil olduğu “Encumeni Gelê Rojavayê Kûrdistan” inisiyatifi yoktu. Terör örgütüne yakın sitelerde Barzani'nin hedef alınması dikkat çekici.
Ancak bu gelişmeleri tersine yorumlayanlar var. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bu görüşü dün yüksek sesle dile getirdi. MHP liderine göre, Barzani'nin Kürt gruplarına yönelik "birleşin" çağrısı "zaman ayarlı bombadan farksız." Bahçeli, Ankara'nın bu sürecin perde arkasında olmasını "dört ayaklı Kürdistan" planına onay vermekle itham ediyor.
ANKARA NE İSTİYOR?
Ancak Ankara'nın hesabı çok daha başka. Suriye'de PKK'nın tabanı zayıf. Baba Esad döneminde PKK'nın Kürtler arasında "kötü hatıralar" bıraktığı sır değil. Yine bu gruplar silahlı eylemlere hiç girişmedi. Türk hükümetinin yeni Suriye fotoğrafında Sünni iktidar ve ona yakın olması istenen Kürt partiler var. Bu manzarada PKK istenmiyor. Barzani yönetimiyle yakın temas, ekonomik ilişkiler ve Suriye hamlesine bakıldığında Ankara, huzuru bozan, silahla terör estiren tarafın PKK olduğu imajını yaymak istiyor.