Avusturya Hükümeti'nin resmi konuğu olarak Viyana'da bulunan Fener Rum Patriği 1. Bartholomeos, yedi gün süren temaslarını tamamladı.
Abone olAvusturya Hükümeti'nin resmi konuğu olarak Viyana'da bulunan Fener Rum Patriği 1. Bartholomeos, 7 gün süren temaslarını tamamladı. Avusturya Der Standard Gazetesi'nin dünkü sayısında, gazetenin dış politika bölümü başkanı Gudrun Harrer'ın Bartholomeos ile yaptığı söyleşi yeraldı. Bartholomeos, Standard'ın, "Halkının çoğunluğu Müslüman olan Türkiye gibi bir ülkenin Avrupa Birliği'ne (AB) katılımı için çaba harcıyorsunuz. Hıristiyan Kilisesi'nin ruhani liderlerinden biri olarak, AB Anayasası'nda Hıristiyanlığa yer verilmemesini nasıl buluyorsunuz?" şeklindeki sorusuna, "Biz, Anayasa'da Hıristiyanlığa, Hıristiyanlığın köklerine ve Hıristiyanlık mirasına yer verilmesini isterdik, ancak bu Hıristiyan Kilisesi'ne dahil olmayan diğer ulusların dışarıda bırakılmasını istediğimiz anlamına gelmemeli. Tarihi nedenlerden ve tarafsızlığı vurgulamak için, ille de metnin içinde değil de, en azından önsözde Tanrıya ilişkin bir paragrafın bulunmasını isterdik. Avrupa tarihi ile ilgilenen hiç bir kimse, Avrupa'nın Hıristiyan kökleri olduğu gerçeğini yadsıyamaz" şeklinde cevap verdi. AB'yi bir Hıristiyan Kulübü olarak algılayamayacaklarını söyleyen Bartholomeos, "Biz Avrupa ailesi içinde Hıristiyan olmayanların da yeri olduğuna inanıyoruz. Almanya'da 3 milyon Müslüman'ın yaşadığı bir gerçek, Fransa'da bu sayı daha da fazla. Ayrıca Avrupa'da Yahudiler de yaşıyor" dedi. Değişik kültür ve dinlerin AB'yi zenginleştireceğine inandığını söyleyen Bartholomeos, Müslümanlar'ın, Hıristiyanlar'la daha yakın temas halinde olmasının Müslümanlar'ı zenginleştireceğini belirtti. İslam'ın terörizm ile özdeşleştirilmesini yanlış bulan Bartholomeos, teröristlerin sadece İslam'da değil başka kültür ve dinlerde de olduğunu vurguladı. Kültürleri ve insanları birbirine yakınlaştırmak için dinler arası diyalogun önemli olduğunu söyleyen Bartholomeos, "Fener Patrikhanesi 20 yıl önce, İslam ve Yahudilik ile bir diyalog başlattı. Bugüne kadar Müslüman liderlerle 10, Yahudilerin ruhani liderleri ile 5, ayrıca 2 kez de tektanrılı diğer dinlerle uluslararası toplantılar yapıldı. 1994'de İstanbul'da Boğaz Açıklaması, 11 Eylül'deki feci olayların ardından da Aralık 2001'de Brüksel'de Brüksel Açıklaması bunlara birer örnektir" dedi. Bartholomeos, Ekim ayında, birinci toplantının yıldönümünde, İstanbul'da yeni bir toplantının daha yapılmasının planlandığını belirtti. Standard Gazetesi'nin, "İslam ile teolojik bir diyalog mümkün mü?" sorusuna, Bartholomeos, "Biz Hıristiyanlar, kendi aramızda teolojik bir diyalogdan bahsederken, Yahudilik ve İslam ile diyalog söz konusu olunca akademik bir diyalogdan bahsetmiş oluruz. Bu diyalog çerçevesinde salt teolojik konular değil de, toplumsal siyasi ve sosyal konular ele alınıyor, çünkü teolojik bağlamda bir uzlaşmaya varmak çok güç olurdu ve biz çözemediğimiz teolojik sorunlarla uğraşırken, diğer fiili sorunlar giderek büyüyüp çoğalırdı'' şeklinde cevap verdi. Bartholomeos'un bugün Türkiye'ye dönmesi bekleniyor.