IMF ve AB'nin şart koştuğu kesintileri parlamentodan geçirebilecek yeni kabine güven oylamasına hazırlanırken, halkın protestosu sürüyor. AB Komisyonu başkanı Barroso ise 'Yunanistan'ın kritik bir dönem yaşadığına' dikkat çekiyor.
Abone olAvrupa Birliği Komisyonu başkanı Jose Manuel Barroso, Yunanistan'ın "kritik bir an yaşadığını" söyledi.
Bu gece Yunanistan parlamentosunda Yorgo Papandreu'nun yeni hükümeti için yapılacak güven oylaması, AB ve IMF'nin ülkeye 13 milyar euroluk krediyi vermesi yolundaki ilk adımı oluşturacak.
Papandreu hükümeti güvenoyu alabilirse, parlamentodan 28 milyar euroluk son ekonomik kesinti paketini desteklemesi istenecek.
AB ve IMF, ikinci kredi diliminin verilmesini ancak öngörülen kemer sıkma paketinin onaylanması ardından onaylayacaklar.
AB Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso, "Kimseye, isteğine karşı gelerek yardım edilmez. Gelecek hafta Yunanistan için kritik olacak. Yunanistan, yeni mali önlemlerden oluşan iddialı programı ve Başbakan Yorgo Papandreu hükümetince ortaya konan özelleştirme önerilerini uygulayacağını göstermek zorunda." dedi.
Yunanistan'da bu gece yapılacak güven oylaması protestoları da beraberinde getirdi.
Pazar akşamından bu yana 48 saatlik bir greve gitme kararı alan devlete bağlı elektrik şirketinin çalışanları, iş yerlerini terkettiler.
Protestocular yine, başkent Atina'da, parlamentonun bulunduğu Sintagma Meydanı'nda toplandılar. Kentin birçok noktasında Yunan halkını güven oylamasının yapılacağı akşam saatlerinde parlamento önünde toplanmaya çağıran afişler, posterler ve duvar yazıları görülüyordu.
Calliope Iris adlı bir gösterici, BBC'ye yaşadıklarını anlatırken, "Yunan polisi bize suçlu muamelesi yapıyor. Benim kendi şirketim vardı. Ama 2010 yılı başında kapatmak durumunda kaldım. Ülkedeki ekonomik iklim, yeni birşey yapmaya olanak vermiyor. Ben, protestomu sürdürmek için Sintagma Meydanı'na gelmeye devam edeceğim." dedi.
Başbakan Papandreu'nun IMF ve AB'den gelecek 12 milyar euroluk ikinci yardım paketi karşılığında uygulaması gereken tasaruf kesintilerine karşı olan farklı muhalif gruplar, geçen hafta boyunca sokaklardaydı.
Atina merkezli "Öfkeliler" hareketinin başını çektiği ve sendikaların da destek verdiği protestoların hedefi, IMF ve AB tarafından şart koşulan kamu harcamalarındaki kesintiler ve özelleştirmeler.
Finans sektörünün ve bankaların yarattığı krizin bedelini ödemek istemediklerini dile getiren protestocuların büyük kesimi, ülkenin iflas etmesini ve böylece ekonomik yeniden yapılanmayı tercih ettiklerini ifade ediyor.
ÖNCEKİ HABERLER
