Lozan Antlaşması'nın 82. yıldönümü nedeniyle açıklama yapan İstanbul Barosu, bazı çevrelere göndermelerde bulundu. Baro'nun açıklaması, rejim karşıtlarına yönelik.
Abone olİstanbul Barosu, ''Bazı iç ve dış çevrelerin Lozan yerine Sevr'in siyasal, yargısal, ve ekonomik düzenini geri getirme çabalarına karşın, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi olan Lozan Antlaşması'nın sonsuza kadar yaşayacağını'' bildirdi. Baro Başkanlığı'nca, Lozan Antlaşması'nın 82. yıldönümü dolayısıyla yapılan yazılı açıklamada, 10 Ağustos 1920 tarihinde imzalanan Sevr Antlaşması'nın, Türk ulusu tarafından şiddetle reddedildiği vurgulanarak, gerçekte bu antlaşma maddeleriyle Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması yanında, yargısal, yönetsel ve ekonomik bağımsızlığının tamamen ortadan kaldırılmasının amaçlandığı belirtildi. Açıklamada, Kurtuluş Savaşı sonrasında, siyasal ve ekonomik bağımsızlığını elde etmiş çağdaş ölçülerde bir devletin kurulması uğraşına girişildiği, bir yandan da Osmanlı'dan elde ettikleri imtiyazlardan vazgeçmek istemeyen devletlerle Lozan'da çetin bir mücadele verildiği kaydedildi. Kurtuluş Savaşı'nın Sevr'in dayattığı tutsaklık düzenini olduğu gibi, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması'nın da Sevr'i hukuken ortadan kaldırdığı ifade edilen açıklamada, şöyle denildi: ''Türkiye Cumhuriyeti bu antlaşmadan sonra çağdaş ölçülerde bir hukuk düzenine geçmiş, Türkiye Cumhuriyeti diğer devrimlere de temel oluşturan hukuk devriminin temelleri üzerinde yükselmiştir. Çok ağır bedeller ödenerek elde edilen bağımsızlığımızın, ülke bütünlüğünün, ulusal birliğimizin, çağdaş hukuk düzeninin korunması ve geliştirilmesi uğraşını sürdüren İstanbul Barosu, günümüzde iç ve dış çevrelerin Lozan yerine Sevr'in siyasal, yargısal ve ekonomik düzenini geri getirme çabalarına karşın, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi olan Lozan'ın, kazanımlarıyla beraber sonsuza kadar yaşayacağını vurgular.''