BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,37
ALTIN 2.837,88
HABER /  GÜNCEL

Barış süreci Türkiye ekonomisine yarayacak

Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrısının Türkiye'deki gelişmiş düzeyini ileri taşıyacağı konuşuluyor.

Abone ol

Abdullah Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma çağrısının ardından barış ilan edilmesi Avrupa basınında   olumlu yansıtıldı.

Financial Times gazetesi bugün sayfalarında Türkiye'deki çözüm süreci ve barışın maddi getirileriyle ilgili bir yazıya yer verdi.

Gazete geçtiğimiz hafta Abdullah Öcalan adına açıklanan ateşkesin gerçekleşmesi halinde, bunun faydasının PKK'ya karşı verilen savaşın bir hayli ötesinde olacağını yazdı.

Yazı şöyle devam ediyor:

"Türkiye'nin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan için Öcalan şaşırtıcı derecede kısa bir zamanda şeytan gibi gösterilen bir terörist olmaktan çıkıp fiili bir muhataba dönüştü. Her iki tarafın da gerçekten başarılı olmayı ister gibi göründüğü anlaşma uyarınca PKK anayasada kültürel, dil ve siyasi haklar konusunda yapılacak değişiklikler karşılığında silahlı mücadeleden vazgeçecek."

Financial Times'a göre buna karşılık Kürt politikacılar da Erdoğan'ın büyük bir "şevkle" amaçladığı daha fazla yetkili başkanlık amacına destek verecek.

Yazı şöyle devam ediyor:

"Onlarca yıldır onbinlerce hayata mal olan şiddeti bir çatışmayı gömmek kendi başına büyük bir ödül. Ama eğer barış gerçekleşirse, barışın kendisinden de öte mükafatları da beraberinde getirecek. En aşikar olanları da maddi getiriler. Türkiye'nin ekonomisi Erdoğan'ın iktidarı sırasında iyi gitti, ki bu da partisinin popülaritesinin devam etmesinde az bir rol oynamadı. Kürt azınlık ile yapılacak olan barış, Türk yatırımları ve ticaretin bölgenin Kürt ağırlıklı diğer bölümlerine de girmesini kolaylaştıracaktır. Bu özellikle kuzey Irak'ta büyük bir ölçüde otonom olan Kürt bölgelerindeki petrol ve gaz sanayini de içermektedir."

Financial Times'a göre, buna paralel olarak Ankara'nın diplomatik ağırlığı da artacak.

Yazıda kuzey Irak'taki güçlü Kürt yönetimi ve "çökmekte" olan Suriye'nin güçli hale getirilmesiyle, Türkiye'deki Kürtlerle sürdürülecek iyi ilişkilerin yansımalarının da tüm sınırlar içersinde hissedileceği kaydedildi.

Öngörülen anlaşmanın "devrim niteliğindeki en büyük çıkarımının" içerde olacağını kaydeden gazete şöyle devam ediyor:

"Türk devletinin, kurumlarındaki ve de çoğunluğun kafasındaki merkeziyetçi ve etnik milliyetçi yapısını zayıflatarak Türkiye'nin siyasi hayatının modernize edilmesine katkıda bulunacak. Vatandaşlığı etnik terimlerle değil de yurttaşlık haklarıyla yeniden tarif etme planı sayesinde devlet yönetimi azınlıklara da açık hale getirilip ulusal yaşamda 'Türklük' ile ilgili yanlış anlaşılan itaatkarlık etkileri hafiletilecek. Avrupa değerlerine doğru atılacak böyle adımlar AB üyeliği müzakerelerine de katkıda bulunacaktır."