BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Bardakoğlu'nun bir çift lafı var

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu mutsuz mu mutsuz. Kurum için tayinleri kadrolaşma olarak yorumlayanalara Bardakoğlu'nun bir çift sözü vöar.

Abone ol

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, hem Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan, hem de camiden siyaseti çıkarmaya veya siyaseti bu kurumlara bulaştırmamaya sonuna kadar kararlı olduklarını ifade ederek, ''Laiklik ve çağdaşlık, yıpratmak istediğimiz kurumları itham edeceğimiz ucuz kavramlar, değerler olarak gündeme getirilmesin'' dedi. Bardakoğlu, başkanlıkta düzenlediği basın toplantısında, bazı haberlerde yalan ve iftira diyebileceği ithamlarda bulunularak, kurumun yıpratılmış olmasından duyduğu üzüntü ile bu toplantıyı düzenlediği için mutlu olmadığını söyledi. ''Başkanlık bünyesinde yapılan tayinlerin siyasi atamalar olduğu ve hükümetin kadrolaşma çabalarının bir parçasını teşkil ettiği'' iddiasının yalan ve iftira olduğunu dile getiren Bardakoğlu, bu yalan ve iftira haberlerine itibar etmeyen sağduyulu basına da teşekkür etti. -KURUM İÇİ TAYİNLER- Başkanlığın mevzuatına göre tayinlerin, ilçe müftülüklerinin talepleri ve personelin, bulundukları yerdeki sürelerini tamamlamaları halinde, yaz aylarında yapıldığını belirten Bardakoğlu, şöyle konuştu: ''Bu yıl da tayinleri o çerçevede yaptık. 180 ilçe müftüsünün tayinini yaptık. Bu tayinlerin 4'te 3'ü, onların isteği ile oldu. 22 tayini de müfettiş soruşturması sonucu yaptık. (Bir gecede 700 tayin yapıldı) haberi doğru değildir. Yapılan tayinlerin hiçbirisinin siyasi bir niteliği yoktur. Tamamen mesleki, idari, hukuki tedbirler çerçevesinde yapılan tayinlerdir. Hele hele tayini yapılan şahısların laik ve çağdaş müftü ve onun yerine gelenlerin karanlık, gerici müftü gibi takdim edilmesi, fevkalade çirkin ve sorumsuz bir yakıştırmadır. Böyle bir atama olduktan sonra, ne o görevlimizin (ben çağdaş, laik, Atatürkçü olduğum için bu görevden alındım) demesi ahlakidir, ne de bir başkasının, bunu masa başında haber yapması ahlakidir. Biz, öncelikle ahlaklı ve birbirimize saygılı olmak zorundayız. Çağdaşlık da laiklik de Atatürkçülük de önce insanımıza insan olduğu için saygılı olmayı gerektirir.'' Prof. Dr. Bardakoğlu, kimsenin din kurumu üzerinden siyaset yapmamasını isteyerek, ''Biz hem Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan, hem de camiden siyaseti çıkarmaya veya siyaseti bu kurumlara bulaştırmamaya sonuna kadar kararlıyız'' dedi. Bardakoğlu, ''Laiklik ve çağdaşlık yanlış işler yapanların, kanunun veya kamu vicdanının beklediği özeni göstermeyenlerin sığınağı olmasın, veya laiklik ve çağdaşlık yıpratmak istediğimiz kurumları itham edeceğimiz ucuz kavramlar değerler olarak gündeme getirilmesin'' dedi. -KURAN KURSLARININ DENETİMİ- Kuran kurslarının denetiminde gereken titizliği hep gösterdiklerini ifade eden Bardakoğlu, 2004 yılında kuran kurslarında Milli Eğitim Bakanlığı'nın 6 bin 436, başkanlığının ise 18 bin 146 denetim yaptığını, 2005 yılı temmuz ayına kadar ise Milli Eğitim Bakanlığı'nın 5 bin 29, başkanlığının da 14 bin 167 denetim gerçekleştirdiğini bildirdi. Bardakoğlu, ''Hem kuran kurslarını, hem denetimini savunmalıyız'' dedi. Prof.Dr. Ali Bardakoğlu, gerek kurumda çalışanların maaşlarının düşük olması, gerek din görevlilerinin ilahiyat dışında kariyer yapmak istemeleri, gerekse de diğer kurumların ihtiyaçları nedeniyle, diğer kurumlara geçiş taleplerinin artırdığını belirtti. 2005 yılının temmuz ayına kadar, 2 bin 146 personellerinin diğer kurumlara geçiş için izin istediğini, ancak bunlardan 122'sine izin verdiklerini kaydeden Bardakoğlu, diğer kurumlara geçişi zorlaştırdıklarını, adeta bu yönde ''kapıyı kapattıklarını'' söyledi. -HAC- Ali Bardakoğlu, bu yıl haca gitmek için 304 bin kişinin başvurduğunu, ancak kura ile 70 bin kişinin haca gitmeye hak kazandığını söyledi. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ticaret yapma, hacdan para kazanma gibi durumlarının söz konusu olmadığını ifade eden Prof.Dr. Bardakoğlu, amaçlarının, İslam dininin temel ibadetlerinden biri olan hac ibadetinin sağlıklı, güvenli adabına uygun bir şekilde yapılmasını sağlamak olduğunu kaydetti. Bardakoğlu, hacılara bu yıl verilecek hizmeti artırdıklarını ve bu nedenle hac ücretlerinde 50 avroluk bir artış olacağını söyledi. Bir gazetede yayınlanan, ''Arkadaşlara ücretsiz hac'' haberinin de doğru olmadığını vurgulayan Bardakoğlu, 2003'ten bu yana, kendisi de dahil hacca giden herkesten ücretini tahsil ettiklerini kaydetti. Bardakoğlu, ''Hacılarımızın parası ile hiç kimseye ikramda bulunamayız'' dedi. -SORULAR- Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Bardakoğlu, ''ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili ile dün yapılan görüşme'' ile ilgili bir soru üzerine, kendisinin toplantıda olması nedeniyle, yetkili ile Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Görmez'in görüştüğünü söyledi. Görmez de dün, ABD Dışişleri Bakan Yardımcı Vekili ile görüştüğünü ve yetkilinin kendilerinden somut bir talepte bulunmadığını söyledi. Yetkilinin, Türkiyeli din görevlilerinin yurtdışında çok iyi din hizmeti sunduklarını, bulundukları ülkelerde bir barış elçisi olarak çalıştıklarını söylediğini belirten Görmez, ''Biz de, talep olduğu zaman yurtdışına din görevlisi gönderdiğimizi söyledik'' dedi. Bardakoğlu, başka bir soru üzerine, İslam'la terör arasında sıkı bir bağ kurulduğu için Almanya, Hollanda, Fransa'nın; Türkiye'den din görevlisi gönderilmesi yerine, kendilerinin yetiştirdiği din görevlileri ile din hizmeti verilmesini istediklerini kaydetti. Ancak, bu ülkelerin son dönemde tekrar din görevlisi istemeye başladıklarını belirten Bardakoğlu, yurtdışına gönderdikleri din görevlilerinin iyi derecede yabancı dil bilmesini sağladıklarını bildirdi.