BIST 10.852
DOLAR 32,66
EURO 35,44
ALTIN 2.511,53

Banu Avar’a destek

 

            TRT"nin sevilen programcısı Banu Avar"ın sözleşmesinin iptal edilmesi basın özgürlüğüne vurulan önemli bir darbe… Günümüzde artık basının özgür olduğunu söylemek neredeyse imkânsız hale geldi. İktidarın politikalarına karşı iseniz basında size hayat hakkı yok. Ya işinizden kovulursunuz, ya da çalıştığınız gazete veya televizyon komple satın alınır.

            Banu Avar, Avrupa Birliği ülkelerinin ikiyüzlülüğünü açıkça ortaya çıkardığı için harcandı. Her programı ile seyirciyi adeta televizyona kilitleyen bu başarılı meslektaşımızın apar topar programının yayından kaldırılmasını acaba kim istedi? Avrupa Birliği"nin Türkiye"den istekleri arasında bu da var mıydı? Yoksa kraldan fazla kralcı olanlar mı Banu Avar"ı susturmaya kalktılar? Bu sorunun cevabını şimdilik bilmiyoruz. Ama her iki durum da gerçekten üzüntü verici. Artık bu ülkede farklı sese yer olmadığı her geçen gün daha iyi anlaşılıyor.

            Basını hür olmayan bir ülkenin demokratik olduğunu iddia etmek ne derece doğrudur. TRT"deki vahim gelişmeleri hep birlikte izliyoruz. Devletin televizyonu iktidarın adeta borazanı halini almış. TRT"deki bu gelişmeleri Ufuk Ötesi Gazetesi"nin Mayıs sayısında Aybars Fırat detaylarıyla anlatmış. TRT"de Kürtçe, Ermenice yayınların başlayacağı haberini veriyor. Avrupa Birliği"ne verilen sözler arasında bunların da bulunduğu belirtiliyor. Bakın Aybars Fırat ne diyor, “Önce Enine Boyuna, Ezber Bozan, Gündeme Dair gibi yeni başlayan programlara bir bakalım. Bunlar, devam eden davalar hakkında konuşmak da dâhil olmak üzere, suç işleyen, TRT yayın ilkelerine aykırı yayın yapan RTÜK"ün TRT"yi cezalandırmasına bile yol açabilecek programlar. Yine üçüncü sınıf televizyonların bile itibar etmedikleri şiir programı vb programlar da nerede çaptan düşmüş, ipten kazıktan kurtulmuş, fikri zikri belli adamların yuvalanma mekanı olmuş… Türk Kültürüne hizmet edeceğim diye Türk Kültürünü tahrip et, ezber bozacağım diye Türk Milletinin kafasını karıştır, Türk Milliyetçiliğine saldır…”

            Vatikan"ın “dinlerarası diyalog” konsülünün uzantısı programlar bile artık TRT"de yer alıyor.

            Ee böyle bir TRT yönetiminin Banu Avar"a tahammül etmesi tabiî ki mümkün değil.      Türkiye"de Türkiye"nin menfaatlerini savunmak Türk Kültürüne sahip çıkmak, en büyük suçlar arasında artık…

            Banu Avar da bu suçu işleyenlerden… Kanlı paralarla Nobel ödülü verenlerin iş yüzünü ortaya dökenlerden. Avrupa"nın bütün ikiyüzlü politikalarını ekrana taşıyan meslek aşkıyla dolu bir yapımcı…

            Ama Banu Avarlar sahipsiz değil… Bu ülkenin insanları Banu Avar"a ve onun gibi düşünenlere tabiî ki sahip çıkacak. Duyduğum kadarıyla hemen  adresi açılmış ve Banu Avar"ın programlarını severek izleyen insanlar bu e-maile destek mesajları şimdiden geçmeye başlamışlar bile… Bu gelişmelere kayıtsız kalmamak lazımdır. Banu Avar"a destek olmak için herkesin ama bu ülkeyi düşünen herkesin kısa bir zamanını ayırıp bu e-maile mesaj atmasını diliyorum.

            Banu Avar"ın sözleşmesinin iptal edilmesiyle birlikte hazırladığı iki önemli program da yayından kaldırılmış oldu. “Büyük Ortadoğu ve Asya Projesi” isimlerini taşıyan programları artık seyredemeyeceğiz. Acaba bu programlardan bizzat başbakan mı rahatsız oldu? Büyük Ortadoğu Projesi"nin eş başkanı olarak. Bütün bunlar kısa zamanda ortaya çıkacak.

            Ama basınımızın bu kadar susturulmasına artık seyirci kalmayalım. Demokratik haklarımızı kullanarak gazetecimize, televizyoncumuza, sahip çıkalım.

            Milletin müşterek sesi olmaya çalışan bu fedakâr ve cefakâr insanların göz göre göre harcanmasını istemiyorsak herkes üzerine düşeni yapmalı…

            Kimseden zor bir şey istenilmiyor. Sadece “Aktif vatandaş, katılımlı demokrasi” ruhuyla hareket edip, Banu Avar"ın şahsında basın özgürlüğüne sahip çıkılmasını bekliyoruz.