BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Bankalar 2010 için karamsar

2009'da kar rekoru kırdılar... Ama karlarındaki yüzde 44'lük yükselişe rağmen kredi artışı yüzde 4'te kaldı. Sektör yeni yıldan umutsuz...

Abone ol

2009'un 11 aylık döneminde kârlarındaki yüzde 44'lük yükselişe rağmen kredi artışı yüzde 4'te kalan bankacılık sektörünün 2010'da aynı kârlılık performansını yakalamasının zor olduğu düşünülüyor.

Krizin etkilerinin bu yıl da devam edeceğine inanan üst düzey bankacılara göre, bu yıl kredilerdeki artış yüzde 12-15'le sınırlı olacak.

Küresel krizin likidite musluklarını kıstığı 2009'da kredi vermek yerine Hazine'yi fonlayan ve Merkez Bankası faiz indirimlerinin etkisiyle ciddi kârlılıklar yazan bankacılık sektörünü zorlu bir yıl bekliyor. Referans gazetesinin haberine göre Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) açıkladığı kesinleşmemiş geçici verilere göre 2009'un 11 aylık döneminde kârları yüzde 44 artışla 18 milyar 784 milyon liraya çıkan bankacılık sektörü 2010'a kârlılık açısından aynı iyimserlikle bakmıyor. 2009'un 11 ayında kredilerdeki artışın yüzde 4 ile sınırlı kaldığı bankacılık sektöründe, ekonomideki yavaş ve kademeli toparlanmaya bağlı olarak 2010 yılı için kredilerdeki artışın yüzde 12-14 arasında olması bekleniyor. 
 
RASYO 20'NİN ÜZERİNE ÇIKTI

BDDK'nın verilerine göre bankacılık sektörünün 2009'un 11 aylık döneminde krediler 370 milyar 197 milyon TL'den 384 milyar 879 milyon TL'ye çıktı. 11 aylık dönemde bankaların takibe düşen bürüt alacakları ise yüzde 69,2 artışla 21 milyar 862 milyon TL'ye yükseldi. Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü Kasım 2009 itibarıyla geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,5 artışla 803 milyar 798 milyon TL'ye çıktı. Sektörün aktif toplamında 2008 yılının kasım ayına kıyasla 83 milyar 74 milyon TL'lik artış görüldü. Sektörün Kasım 2008 ve Aralık 2008 döneminde sırasıyla yüzde 17,5 ve 18 seviyesinde olan sermaye yeterliliği standart oranı ise Kasım 2009'da yüzde 20,4 seviyesine yükseldi. 
 
YÜKSEK KARLILIK BİTTİ

Anadolu Ajansı'na 2010 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulunan bankacılık sektörünün önde gelen isimleri, 2009'da yaşanan rekor kâr artışının yakalanmasının çok zor olduğu konusunda hemfikir. Faiz oranlarındaki düşüşüş sonuna yaklaşıldığını düşünen bankaların üst düzey yöneticileri, bu yıl bankaların, artan rekabet ortamının da etkisiyle 2009'da faiz oranlarındaki hızlı düşüşün getirmiş olduğu yüksek kârlılığı sürdürmelerin zor olduğuna inanıyor.

Türk bankalarının güçlü bilançoları, yüksek likiditeleri ve iş yaratma kapasiteleriyle ekonominin toparlanmasında etkin rol oynayacağına inanan üst düzey yöneticiler, 2001'de bankacılılık sektöründe yaşanan yeniden yapılanmanın bir benzerinin reel söktörde de olacağına inanıyor.
Krizden çıkış sinyallerine rağmen, bankacılık sektörünün risk alma konusunda tedbirli davaranmaya devam edeceği sinyalini veren ve takipteki alacaklardaki ciddi artışın etkisinin kalıcı olduğuna inanan üst düzey bankacılar, buna rağmen sektörde en az yüzde 12 oranında bir kredi büyümesi bekliyor. 

Risk alma konusunda dikkatli olunacak
 
Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt

Bankacılık sektörü krizden çıkış sinyallerine rağmen, risk alma konusunda daha tedbirli davranacak. Sektörde denetim artacak, şirketler için uzun vadeli, sürdürülebilir kârlılığın önem kazanacak. 2010 yılında bankaların, artan rekabet ortamının da etkisiyle 2009 yılında faiz oranlarındaki hızlı düşüşün getirmiş olduğu yüksek kârlılığı sürdürmeleri zor olacak. Bankacılık sektöründe kredilerde ortalama yüzde 12-13 civarında bir büyüme bekliyorum. Kriz nedeniyle ertelenmiş tüketim düşük faiz oranlarının da yardımıyla kredi talebini artıracaktır. Düşük faiz ortamı bu yıl da devam edecektir. Olası bir faiz artırımının yılın sonuna doğru olacağı tahmin ediliyor. Gösterge faizin, politika faizlerinin 200-300 baz puan üzerinde bir aralıkta dalgalanacağı öngörülebilir. Dünya ekonomisindeki toparlanma yavaş ve kademeli olacak. Global faiz oranlarında uzun bir süre çok düşük seyrin süreceği gözönüne alındığında dolar 1.47-1.55 TL aralığında işlem görecektir. IMF ile yapılacak bir anlaşma finansman kaynağı açısından önemli. Ancak, IMF anlaşmasının gerçekleşmesi baz senaryolarımıza dahil değil. Daha önce 44 uzmanlaşmış ticari şube aracılığıyla verilen Akbank ticari bankacılık hizmeti yeni yıl ile birlikte 180'in üzerinde şubeye yayılacak.
 
Giderini kontrol edebilen avantajlı olur
 
Yapı Kredi Murahhas Aza ve Genel Müdürü Faik Açıkalın

Finansal piyasaların işleyişi normale döndü ve güven duygusu yavaş da olsa geri geldi. 2009 yılında derin bir daralma yaşayan küresel ekonomi kademeli bir şekilde toparlanmaya başlayacak.
Faiz indirimlerinin sona ermiş olacağı bu yıl bankaların kârlarında geçen yıl kaydedilen artışa benzer bir artışın gözlenmesi mümkün görünmüyor. Ama giderlerini kontrol edebilen bankalar 2010 yılında da başarılı bir performans sergileyecekler. Kredilerde 2009'un son döneminde gözlenen hareketlenme kademeli bir şekilde artacak ve yüzde 12-15 civarında bir kredi büyümesi gerçekleşecektir. Faizlerde aşağı doğru çok fazla bir marj bulunmuyor. 2010'un ikinci yarısında gecelik faizlerde bir yükseliş de görebiliriz. Yurtdışı piyasalarda ciddi bir satış dalgası yaşanmadığı takdirde TL reel anlamda değerini koruyacaktir. IMF düzenlemesinin şart değil ancak, piyasalarda beklentileri olumlu etkiler. 2009'da geçici olarak ara verdiğimiz ama son çeyrekte tekrar başladığımız yeni şube açma programına devam ederek, bu yıl da 60 şube açacağız.
 
Sorunlu kredilerin etkisi kalıcı
 
HSBC Bank A.Ş. Genel Müdürü Piraye Antika

Önümüzdeki dönemde bankacılıkta kâr etmek zorlaşacak ve 2009 yılındaki yüksek kârlılıklar bu yıl azalacak. Küresel krizin henüz sona erdiğini düşünmüyorum. Uluslararası yatırımcıların ülkelerin kamu açıkları ile ilgili risk algılamaları fon akımlarının yönünü belirleyecek. Belirsizlikler bir süre daha devam edecektir. Risklerin azaltılacağını, bilançoların küçüleceğini ve bankacılık sisteminin yeniden yapılandırılacağını öngörüyoruz. HSBC olarak "temkinli iyimser" bir bakış açısına sahibiz. Bundan sonra faizlerin bu kadar hızlı düştüğü bir ortam daha yaşamayacağız. Dolayısıyla bankalar artık verimliliğe yönelerek sinerji yaratmak durumunda. Sektör bundan sonra risk ağırlıklı müşteri yönetimine odaklanacak. Problemli kredilerde yaşanan ciddi artışın, bundan sonraki kredi politikalarına kalıcı etkisi olacak. Faiz oranlarında yavaş yavaş yukarı yönlü bir hareket görülebilir. IMF anlaşmasının ise olumlu katkısı olur. HSBC sürdürülebilir büyüme peşinde. Yeni ürün ve hizmetler tarafında 2010 yılında HSBC'yi çok sık göreceksiniz. Önümüzdeki 5 yılda Türkiye'nin en büyük 5 bankası arasında yer almak hedefindeyiz.

Rekabet arttı, faiz marjları düşecek
 
Denizbank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş

2009'un ikinci çeyreğinden itibaren başlayan ekonomilerdeki büyüme yavaş bir şekilde devam edecek. İkinci bir resesyon yaşanması olasılığı düşük. Para politikasındaki gevşemenin sonuna gelindi. Artan rekabetle birlikte faiz marjları gerileyecek. Bu durumda bankaların, kârlılıklarını sürdürebilmeleri için faiz marjlarındaki düşüşü hacimlerdeki artışla telafi edecek şekilde bilançolarını büyütmeleri gerekiyor. 2010'da sektörde aktiflerin yüzde 15,8, kredilerin ise yüzde 16,3 büyüyeceğini düşünüyoruz. Belirsizliğin azalmasıyla bankalar likiditelerini yavaş yavaş reel ekonomiye yönlendirecekler. Ekonomik politika hatası yapılmazsa kurlardaki istikrar ve düşük faiz ortamı uzun süre devam edebilir. IMF ile bir anlaşma belli şartlar çerçevesinde gerçekleşirse elbette faydalı olur. 2010 yılında şube yatırımlarına devam ederek en az 50 yeni şube açmayı planlıyoruz. 2011 yılına gelindiğinde Denizbank Türkiye'deki bütün illerde aktif olarak faaliyet gösterebilir olacak. 2010 yılında da yaklaşık 850 kişilik bir istihdam artışı hedefliyoruz.