BIST 9.972
DOLAR 35,35
EURO 36,68
ALTIN 3.014,66

Bana sor, huzurum kalmadı

Ben Ferdi Tayfur’un bana sor parçasıyla uyandım hayata. Bu uyanış hayatımın yönünü değiştirdi.

Öncesinde Ferdi Tayfur’u dinlemek için hiç çaba sarf etmedim, ama zaman zaman hep duydum şarkılarını. Duyunca dinledim, öğrendim.

Durdurun Dünyayı dedim…

Çeşme,

Ben de Özledim,

Emmioğlu,

Sevda Yelleri,

Huzurum Kalmadı,

Nisan Yağmuru, yağmura olan aşkımdan mı yoksa şarkının sözlerinden mi bilemem ayrı severim.

Sevdiğine sevdiğini söylemeyenlere,

Terk edip üzülenlere,

Sevip boynu bükük kalanlara,

Oynanıp bir paçavra gibi atılanlar için söyledi Ferdi Tayfur.

Bu ülkenin insanıydı Ferdi Tayfur.

Entelektüel çevreler bir ara arabesk müziği ve bu müziği dinleyen kitleyi aşağılayıp küçük gördüler. Kitleyi küçük görünce kendilerinin büyüyeceğini zannettiler. Durum hiç de öyle olmadı.

Arabesk şarkılar ve arabesk müzik dinleyici, fanları dahada arttı.

Arabesk müzik; acının, ezilmişliğin, karşı duruşun, isyanın sembolü oldu.

Halk; acısını, mutsuzluğunu ve isyanını arabesk müzik dinleyerek bastırdı.

Müslüm Gürses; Damardan verirdi isyanı, acıyı, çığlığı…

Ferdi Tayfur’sa ortaya bırakırdı şarkılarını kim neyi, nasıl isterse alsın dercesine…

Ah çekerek, inleyerek, sitem ederek okurdu tüm şarkıları.

Herkes tarafından sevilmesi, şarkılarının herkes tarafından bilinmesi, söylenmesi ve şarkılarıyla uğurlanması ne kadar çok sevildiğinin göstergesidir.

Cuma günü konuk olarak katıldığı televizyon programında Hadi Özışık’ta program açılışını yapan Sevgili Çağlar Cilara ile “Yaktı Beni” şarkısını seslendirdi.

Diyeceğim o ki bu toplumun entellektüelleride dinliyor arabesk müzik ve Ferdi Tayfuru.

Cenaze törenine MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin katılması, kabristanda da mezarına toprak atması Ferdi Tayfur’a bu milletin bakışının resmidir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Tayfur'un vefatının ardından taziye mesajı yayınlamış ve "O kardeşimdi, gönül diyarıma tercüman olan ses ve söz ustasıydı. Emmioğlu şimdi yetim kaldı" ifadeleriyle anmıştı.

Toprağı bol olsun Ferdi Babanın.

Ekonomideki Olumsuzluklar Toplum Sosyolojisinide Bozdu!

12 bin 500 TL olan en düşük emekli aylığı ile ilgili iyileştirme çalışması yapılacağı ve bunun kanuni bir düzenlemeyle gündeme getirileceği bilgisi çok önemlidir.

Ocak ayı içinde bu gerçekleşmelidir,

Yeter mi?

Yetmez tabi ki.

Emeklilerimiz ekonomik anlamda az da olsa rahatlamalıdır.

AB ülkelerinde asgari ücretlerenbakıldığında aylık;

Lüksemburg'da 2.637 euro, İrlanda, Hollanda ve Almanya'da asgari ücret 2.000 euronun üzerinde, Fransa'da bu rakam 1.801 euro, İspanya'da ise 1.323 euro.

Maalesef bizde, asgari ücretin 2002'de 114 dolar, 2024'te ise 519 dolar olduğunu, 2025'teki son güncel artışla tutarın 627 doların üzerine çıktığını biliyoruz.

Bu maaşla emeklilerimizin yaşamasını beklemek haksızlık olur.

Gıdaya erişimin el yaktığı böyle bir dönem daha önceki dönemlerde, yıllarda hiç yaşanmamıştır.

Gıdada kaybın çok fazla olduğu biliniyor. Tarladan markete gelene kadar ürünün yüzde 30'u çürüyor, ziyan oluyor. Bu da ürünün fiyatına yansıyor.

Dolayısıyla bu durum çözülmeli aradaki kar simsarlarının haksız kazanç elde etmesine göz yumulmamalıdır.

Asrın faciası depremden doğan maddi yük azaldığında ülkenin her ilinde, ilçesinde sosyal konut üretimi yapılmalıdır. Emekli ve dar gelirli vatandaşlar için; uygun ölçeklerde, düşük maliyetle, enerjiyi verimli kullanan, afetlere karşı dayanıklı, fonksiyonel bir sosyal konut üretimi yapılmalıdır.

Özellikle dar gelirli vatandaşlarımız artık çocuk sahibi olmayı dileyemiyor, isteyemiyor.

Genç nüfus sayısıda trajik düşüyor.

Evlilik yaşı giderek yükseliyor.

Yaş yükseldikçe doğal olarak doğurganlık oranı da düşüyor.

Niye evlenemiyor insanlar, gençler?

Cevabı çok net maddi sıkıntılardan dolayı.

Ekonominin acil olarak toparlanması gerekmektedir. Aksi durumda ülkenin sosyolojisi bir daha toparlanamamak üzere dağılacaktır. Ekonomi, sosyolojiyi ve nüfusu olumsuz yönde etkilemektedir.