Bana biraz müsaade...
Hamdolsun ki seçimleri kazasız belasız geride bıraktık. Ve nihayet operasyon vakti geldi. Siz bu satırları okurken muhtemeldir ki ben sabah saatlerinde bıçak altına yatmış olacağım.
Aslında 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra bedenimde beni
rahatsız eden bir şeylerin farkına varmıştım. Ama çok önceden
ayarlanan konferanslar ve seçim dönemindeki çalışmalar nedeniyle
hastaneye gitmeyi epey süre erteledim.
Ancak Eylül başlarında ağrılar artınca "Bir
görüneyim" diyerek doktora gittim. Yapılan tetkiklerin
ardından bir operasyon gerekteği söylendi ama yukarıda da
belirttiğim gibi, seçim çalışmaları çok önceden belirlenen
konferansları iptal etmenin doğru olmayacağını düşündüm.
Hamdolsun ki seçimleri kazasız belasız geride bıraktık. Ve nihayet
operasyon vakti geldi. Siz bu satırları okurken muhtemeldir ki ben
sabah saatlerinde bıçak altına yatmış olacağım.
Endişe edecek bir durum yok!
En azından şimdilik. Operasyon sonrası yapılacak yeni tetkikler
neyin ne olduğunu ortaya çıkaracak. Hastanede yatış safhası ne
kadar sürer bilmiyorum.
Doğrusunu isterseniz hastalık bahanesiyle sizden ayrı kalmayı
düşünmüyorum. Eğer beklediğimden uzun sürerse hasta yatağında
yazarım. Yazmayı beni takip eden kardeşlerimle sohbet gibi gördüğüm
için bana da iyi geliyor.
Dediğim gibi endişe edilecek bir durum yok. Ama dünyanın da bin bir
türlü hali var. Başımıza ne geleceği sadece Allah'a ayan...
İşte bu nedenle, kulağa hoş gelmese de üzüp incittiğim herkesten
hak helalliği istiyorum. Ben hakkımı ayırım yapmadan herkese ama
herkese helal ediyorum.
Tekrar görüşmek üzere inşaallah!