CHP lideri Kılıçdaroğlu, Silivri'de hakim ve savcıların olduğunu ancak adaletin bulunmadığını iddia etti.
Abone olBalyoz Planı Davası kararlarını değerlendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Silivri'de hakim ve savcının bulunduğunu ancak adaletin gerçekleşmediğini iddia etti. Yargıçların vicdanlarıyla karar veren kişi olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, vicdanı siyasi otoritenin emrine verilen kişiye yargıç denilemez şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, Kartal'da düzenlenen ''Barışa Çağrı'' mitingindeki konuşmasında, Türkiye'de adaletin olmadığını, kime sorulursa sorulsun herkesin kabul edeceğini söyleyerek, yargı kararını eleştirdi.
YALAN SÖYLEMEK YAKIŞMAZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Oslo görüşmelerinin ortaya çıktığını belirterek, ''Bir başbakana halkına yalan söylemek yakışmaz. Çıkacak, bu milletten özür dileyecek'' dedi.Kılıçdaroğlu, Kartal'da düzenlenen ''Barışa Çağrı'' mitingindeki konuşmasında, Silivri'de adalet ve yargının olmadığını söyleyerek, ''Mahkeme var, hakim var, savcı var, karar var ama adalet yok. Adaletin olmadığı yerde hukuk yok. Bizi o mahkemelerle yıldıracaklarını, korkutacaklarını, barışı engelleyeceklerini sanıyorlar. İstedikleri mahkemeyi, istedikleri yargıcı getirsinler, bizim vicdanımız onu kabul etmiyor. Onlar yargıç, o mahkemeler de mahkeme değil''ifadelerini kullandı.
Barıştan yana olmak için sevgiden, kardeşlikten, hukuktan, mazlumdan yana olmak gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, barışın onurlu mücadeleyle elde edildiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, barışın gelmesi için hukukun üstünlüğüne, demokrasiye inanmak ve eleştiriye tahammül etmek gerektiğini vurgulayarak, ''Toplama kampları kurarak barışı getiremezsiniz'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın referandum öncesinde Suriye konusunda yaptığı konuşmayı vatandaşlara izleten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Sorum şu; Sayın Başbakan, Esed kardeşinle oturdun, anlaşmalar yaptın, bakanlar kurulunu topladın, ortak bakanlar kuruluydu, temelleri attın, Şam sokaklarında gezdin, Suriyeliler seni alkışladılar. Peki ne oldu da bir gecede bütün bunların tamamı değişti? Kimin atına bindin, kimin taşeronu oldun? Biz sana bu soruyu soruyoruz.''
Kılıçdaroğlu, CHP olarak savaşa karşı olduklarını, hiçbir yerde, hiçbir ortamda savaş istemediklerinin altını çizerek, ''Suriye ile ne alıp veremediğimiz var bizim? Suriye halkı ile ne sorunumuz var bizim? Elbette ki, Suriye'ye demokrasinin gelmesini isteriz, elbette ki özgürlüklerin gelişmesini isteriz, elbette ki baskılar olmasın isteriz. Ama biz Suriye'ye dışarıdan müdahale edilmesini asla ve asla kabul etmeyiz. Bizim ülkemize de dışarıdan müdahaleyi kabul etmediğimiz gibi'' diye konuştu.
Kavga eden komşulardan birinin eline silah verip, ''Git kardeşim onu öldür'' denmeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, bunu söylemenin vicdana ve ahlaka sığmayacağını belirtti.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Suriye'de insanlar birbirini öldürüyorlar, sen buradan silah veriyorsun. Adam gönderiyorsun, birbirlerini öldürsünler diye. Eğer böyle bir tablonun, senaryonun aktörü Recep Tayyip Erdoğan ise onun uluslararası alanda saygınlığı sıfırlanmıştır, sözüne itibar edilmez. Sözüne itibar edilmeyen bir başbakan profili olarak ortaya çıkmıştır. Dünyanın hangi ülkesine giderse gitsin, komşusunda savaş üretmek için çaba harcayan bir başbakan olarak ortaya çıkmıştır. Recep Tayyip Erdoğan ve onun adamları olduğu sürece bu coğrafyaya barışın gelmeyeceğini herkesin bilmesi lazım.''
Suriye konusunda hükümete çağrıda bulunduklarını ancak Başbakan Erdoğan'ın bunu reddettiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın bildiğini okumadığını, Batı'nın egemen güçlerinin kendisine dikte ettiği politikayı uyguladığını söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Başkasının atına binen, o attan çabuk iner. Başkasının atına binen, sahibinin ıslığıyla at onun yanına gider. Recep Tayyip Erdoğan'ın bu gerçeği bilmesi lazım'' diye konuştu.
AĞLAMAYAN ANA KALMADI
Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin Türkiye için sorun olmaya başladığını ifade ederek, AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye'de terörün olmadığını, halkın huzurunun olduğunu, bugün gelinen noktada Türkiye'nin ''kan gölü''ne döndüğünü söyledi.
Her gün şehit haberleri geldiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, ''Analar ağlamasın diye başladılar, bugün Anadolu'da ağlamayan ana kalmadı. Bu tabloyu biz içimize sindiremiyoruz'' dedi.
HALKIN BİLGİYE İHTİYACI VAR
Kılıçdaroğlu, ''Oslo'da kapalı kapılar ardında görüşmeler yapıldığını'' kaydederek, Başbakan Erdoğan'ın bir konuşmasında, ''PKK ile masaya oturduğumuzu söyleyenler şerefsizdir'' dediğini aktarırken, kendisinin görüşmenin halka anlatılması gerektiğini söylediğini hatırlattı.
Görüşmelerin ortaya çıktığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Kartal Meydanı'ndan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a çok açık bir soru soruyorum. Oturdunuz, konuştunuz. Neyin pazarlığını yaptınız ve neden bu sorun çözülmedi? Çık, halka anlat. Halkın bilgiye ihtiyacı var. Doğruları söyle, doğruları söylemezsen bu halk sana gerekli dersi verecektir. Buna inanıyorum.''
Kılıçdaroğlu, Oslo görüşmelerinin ortaya çıktığını yineleyerek, ''Bir başbakana halkına yalan söylemek yakışmaz. Çıkacak, bu milletten özür dileyecek'' diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda Kartal Meydanı'ndan vatandaşlar ile birlikte tüm Türkiye'ye selam gönderdi ve barış güvercini uçurdu.