BDP Genel Başkan Yardımcısı İdris Baluken, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'e bir basın açıklamasıyl yanıt verdi
Abone olBaluken'in basın açıklaması şöyle:
AKP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hüseyin Çelik, medyaya yansıyan açıklamalarında 2009 yerel seçimlerinde BDP’nin Van Belediyesi’ni “tehditle”, “baskıyla” kazandığını ileri sürerek, partimize yönelik haksız ve mesnetsiz suçlamalarda bulunmuştur.
AKP ZİHNİYETİ BU BAŞARIYI HAZMEDEMEMİŞ
Öncelikle şunu ifade etmemiz gerekirki; Demokratik Toplum Partisi, 2009’da Van Belediyesi’ni halkın ortaya koymuş olduğu büyük bir irade ve destekle kazanmıştır. DTP, 2009 yerel seçimlerinde Kürdistan’ın yanısıra batı illeri de dahil olmak üzere 100 dolayında belediyeyi kazanarak, yerel yönetimlerdeki başarısını ve gücünü ortaya koymuştur.
AKP zihniyeti bu başarıyı hazmedememiş olacak ki; 14 Nisan 2009’da tarihin en büyük siyasi soykırım operasyonları başlatılarak, belediye başkanı, meclis üyesi, il genel meclisi üyesi, parti yönetici ve üyesi dahil bugüne değin on bine yakın siyasetçi tutuklanmıştır.
KAPATILAN PARTİ Mİ HALKA BASKI YAPMIŞTIR
Bu operasyonların bir parçası olarak ardından Demokratik Toplum Partisi 2009’da kapatılmış, aralarında milletvekillerinin de bulunduğu 35 siyasetçiye siyaset yasağı getirilmiştir.
BDP’ye “tehditle seçim kazanıyor” suçlamasını yönelten Sayın Çelik’in önce buna cevap vermesi gerekir: Binlerce yöneticisi ve üyesi tutuklanan ardından da kapatılan bir parti mi halka baskı yapmıştır? Yoksa DTP’nin kendisi mi her türlü baskıya, zulme, hukuk dışı uygulamaya maruz kalmıştır?
KENDİSİ BASKILAR YÜZÜNDEN Mİ ADAY OLDU?
Sayın Çelik’in yanıtlaması gereken bir diğer soru da şudur: 2011 seçimlerinde kendisi acaba baskı ve tehdit yüzünden mi Antep’ten aday olmuştur? Yoksa partisinin politikalarının iflası nedeniyle kaybedeceğini anladığı için mi Van’dan aday olmayı göze alamamıştır?
Bütün dünya alem de bilmektedir ki; asıl tehdit ve baskı BDP’ye ve seçmenine karşı yapılmaktadır. Van ve ilçe belediye başkanlarımız, partimizin il başkanı bu hükümetin sürdürdüğü baskı politikasının sonucu olarak tutuklanmış, uzun süre cezaevinde tutulmuştur. Halkın seçilmiş iradesi olan Van Milletvekilimiz Sayın Kemal Aktaş ve diğer milletvekillerimiz bu gün halen tutukludurlar.
Tutuklama operasyonlarından yeşil kartların iptaline varıncaya kadar her türlü baskı yöntemini uygulayanların partimizi suçlaması kendi gerçek yüzlerini gizleme amaçlıdır.
SEÇİM ÖNCESİ 3 İNSANIMIZI KİM KATLETTİ?
Silah baskısından sözeden Sayın Çelik’e ve onun gibi düşünenlere soruyoruz: Seçimler öncesinde Yüksekova’da üç insanımızı kim katletti? Silahı kim kullanıyor? Bu insanlarımız bu devletin güvenlik güçleri tarafından katledilmedi mi? Bunlara da cevap vermeleri gerekir.
Sayın Çelik, aynı zamanda Van’da 45 bin kişinin baskı nedeniyle sandığa gitmediğini ileri sürerek, Van halkını aşağılamıştır, hakaret etmiştir. Van halkı cesur bir halktır. Halka hakaret etmek de hiç kimsenin haddine değildir.
HALKIMIZ BOYUN EĞMEYECEK
Önceki seçimlerde de olduğu gibi halkımız Van başta olmak üzere her yerde kendisine karşı uygulanan her türlü baskıya, zulme, tehdide rağmen asla geri adım atmayacak, boyun eğmeyecek, iradesini ortaya koyacak ve BDP’nin etrafında kenetlenmeye, onurlu mücedelesini sürdürmeye devam edecektir. Halkımız kendisinin iradesini hiçe sayanlara bu seçimlerde en güzel yanıtı verecektir.