Mustafa Balbay, İzmir’e ve aday olduğu bölgedeki 14 ilçeye ayrı ayrı mektup gönderdi.
Abone olCHP İzmir 2'nci Bölge 2'nci sıra Milletvekili Adayı ve Ergenekon davasının tutuklusu olarak İstanbul Silivri Cezaevi'nde bulunan gazeteci-yazar Mustafa Balbay, İzmir'e ve aday olduğu bölgedeki 14 ilçeye ayrı ayrı mektup gönderdi.
Balbay, İzmirlilere yönelik yazdığı mektupta, "Hücremin duvarına bütün ilçeleri, köyleri, kasabaları da içeren güzel bir İzmir haritası astım. Güne o haritaya, 'günaydın' diyerek başlıyorum. Bedenlerimizi demir parmaklıkların arkasına koyabilirler ama yurt sevgisini kim tutuklayabilir" ifadelerini kullandı.
CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır, Mustafa Balbay'ın İzmirliler için gönderdiği mektubu düzenlediği basın toplantısında okudu. Bayır, Balbay'ın 2'nci Bölge'de yer alan ilçelere de ayrı ayrı mektuplar gönderini belirterek, "Kendisi daha önce İzmir'de yaşadığı için ilçeleri tanıyor, biliyor. Her ilçeye özel mektup yolladı. Hepsinin formatı farklı. Bunları da ilçelerde genellikle akşam saatlerinde düzenlenecek mini mitinglerde okuyacağız. Aday tanıtımında, Balbay da böylece aramızda olacak. CHP ve Balbay'a destek için 28 Mayıs'ta birçok sanatçı İzmir'e gelecek. Sayın Balbay her ne kadar fiziken aramızda olmasa, demir parmaklıkların arkasında olsa da, onun burada özgür sesi biz olacağız. Sayın Balbay'ı bu şekilde temsil etmek diğer arkadaşlar gibi beni de oldukça heyecanlandırıyor. İnşallah 13 Haziran sabahı hep birlikte olacağız" dedi.
HÜCREMİN DUVARINA İZMİR HARİTASI ASTIM
Mustafa Balbay'ın İzmir'e yazdığı mektupta şu ifadeler yer alıyor:
"Denizi evrensellik, sokakları kardeşlik, caddeleri uygarlık, toprağı bereket, dağları çiçek kokan İzmir'imizin yurtsever insanları! Hepinize yukarıda saymaya çalıştığım güzellikler dolusu selamlar, saygılar sunuyorum.
Sevgili kardeşlerim, 12 Haziran'a, halkın iktidarına yürürken sizlerle omuz omuza olmayı nasıl da isterdim. Cumhuriyeti kuranlar ilk on yılda yurdu baştan başa demir ağlarla, demiryollarıyla ördüler. Son dokuz yıldır iktidar olanlar ise yurdumuzu demir parmaklıklarla boğdular. Adını da ileri demokrasi koydular. Kendilerinden olmayan herkesi suçlu ilan edip, o demir parmaklıkların arkasına koydular. Son günlerde 'ileri demokrasiden' payını İzmir'imizin belediyeleri de aldı. Bugünleri aşacağız. Bedenlerimizi demir parmaklıkların arkasına koyabilirler ama yurt sevgisini kim tutuklayabilir. Sahiliyle, ovasıyla, şehriyle, kasabasıyla her yerinde karış karış gazeteciliğimin, mücadelemin olduğu İzmir'imizin çağdaş insanları, yüz yüze değiliz ama hep gönül gönüleyiz. Hücremin duvarına bütün ilçeleri, köyleri, kasabaları da içeren güzel bir İzmir haritası astım. Güne o haritaya, 'günaydın' diyerek başlıyorum. İzmir üzerine yazılmış 30 kadar kitap getirttim. Kendimi İzmir'e hizmete hazırlıyorum. Halen İzmir'imize hizmet edenlere saygısızlık etmek, haksızlık etmek istemem ama İzmir'e dair her işin ucundan tutacak bir kişinin daha olduğunu bilmenizi isterim.
'Bir' tek başına sadece 'bir'dir. Ama üç tane 'bir' yan yana gelince 'yüz on bir' olur. Onlara 'bir' daha eklenince 'bin yüz on bir' olur. Ben tek başıma hiçim, sadece 'bir'im. Ama sizin yanınızda olunca yani siz bir arada olup da beni de yanınıza alınca ne çok oluruz. İzmirli kardeşlerim, bu bağlamda çok sevdiğim sözlerden biri şudur; Hiçbirimiz hepimiz kadar güçlü değiliz. Ben, sizin bir parçanız olmak için sabırsızlanıyorum. Daha doğru anlatımla, sizden koparılmış bir parça olarak bir an önce yerime kavuşmayı arzu ediyorum. İzmirli meslektaşlarım bilirler, ben gazeteciliği hep halkın içinde yaptım. Siyaseti de aynı yöntemle yapacağım. İzmir'in hiçbir yerini ötekinden ayırmayacağım. Güzel bir Haziran sabahı buluşmak dileğiyle hepinize selamlar, saygılar sunuyorum. Mustafa Balbay"