BIST 9.550
DOLAR 34,53
EURO 36,22
ALTIN 2.967,58
HABER /  GÜNCEL

Balbay günlükleri haberin Allahıdır

Darbe günlükleri medyayı ikiye böldü. Balbay'ın notlarını görmeyen gazeteciler Hasan Cemal'in hedefinde.

Abone ol

Cumhuriyet Gazetesinin Ankara Temsilcisi ve yazarı Mustafa Balbay'a ait olduğu öne sürülen günlükler tartışılmaya devam ediyor.

Kimi gazeteciler günlükleri es geçti. İşte bu durum Milliyet yazarı Hasan Cemal'i kızdırdı. Bir kez daha Balbay günlükleri ve medyanın halleri üzerine... başlıklı yazısında Cemal'in hedefinde meslektaşları ve darbe severler vardı.

İşte Cemal'in 13 başlıkta topladığı ve gazetecilere adeta ders niteliğindeki yazısı.

(1) Balbay günlükleri haberin Allah’ıdır.
(2) Böylesine büyük bir haberi tümüyle görmezlikten gelmenin gazetecilikte yeri yoktur.
(3) Balbay günlüklerini yok sayan medya yöneticilerinin gazetecilik dersinden alacakları not sıfırdır.
(4) Balbay günlüklerine burun kıvıran ya da haberi kerhen, yasak savarcasına gören gazete yöneticilerinin notu da kırıktır.
(5) Gazeteci milletini de bağlar hukuk. Ama hukukçu değildir gazeteci! Bazen kamu yararı öylesine ağır basabilir ki, bedelini ödemeyi göze alır ve yürüyüp gider gazeteci, eğer gerçekten gazeteciyse...
(6) Ulusal çıkarlar, ulusal güvenlik... Ve gazetecilik, basın özgürlüğü... Avrupa’sı da, Amerika’sı da dahil bizim mesleğin hiç bitmeyen tartışma konusudur bu. Devletler ve hükümetler, bu klişelerin arkasına sığınıp bizim mesleğin kolunu kanadını kırmaya çalışırlar. Bazen başarılı, bazen başarısız olurlar.
(7) Bu bakımdan Türkiye’de ise siyasal iktidarların başarı oranı çok yüksektir. ‘Devletin âli menfaatleri’ dendi mi, bizde akan sular sular durur. Türkiye’de özellikle asker kaynaklı baskı ve ricalar, basın özgürlüğünün alanını fazlasıyla daraltır.
(8) Oysa neyin haber, neyin haber olmadığına karar verecek olan gazetecilerdir; ne iktidar sahipleridir, ne büyük paşalardır, ne de patronlardır. (9) Mustafa Balbay günlüklerinin içeriği, bir gazetecinin, bir gazete başyazarının ne yapmaması,(veya bir gazetenin ne olmaması) gerektiği konusunda çarpıcı örneklerle doludur.
(9) Bu örnekler, gazeteciyle haber kaynakları arasındaki olağan ilişkinin ne kadar aşıldığını sergiliyor. Bu örnekler, darbe tertipleri konusunda ‘askere hizmet arzı‘nın hüzünlü ipuçlarını veriyor. Bu örnekler, ne yazık ki, darbe tertiplerinde taraf olmanın çizgilerini de taşıyor.
(10) Gazetecilik nedir diye sorduğunuz vakit, gerçek bir gazeteciden ancak, “Balbay günlüklerinde okuduklarınız gazetecilik değildir” diye yanıt alırsınız.
(11) Darbeye teşebbüs suçlamasına muhatap olanları, ‘basın özgürlüğü’ne sokarak savunmaya kalkışmak ise bir başka yanlıştır, talihsizliktir.
(12) Tayyip Erdoğan iktidarı Türkiye’de ‘sivil darbe’ kotarıyor, buna karşı ‘askeri darbe’ meşru ve haklıdır diyenleri biliyorum. Onlara karşı yıllardır elimden geldiğince demokrasi mücadelesi veriyorum. Bu yazı bu gibiler için değil.
(13) Bu yazı daha çok kafası karışıklar için; laiklik ve demokrasiden yanayım derken darbeseverlik çizgisine düşenler için...
Cumhuriyet gazetesindeki selefim ve gazetecilikte benim elimi tutanlardan biri olan Genel Yayın Müdürü rahmetli Oktay Kurtböke‘nin böyleleri için sempatik bir deyimi vardı:
Safoşlar!
Balbay günlükleri inşallah böylelerinin ayılmasına, uyanmasına yol açar.