BIST 9.949
DOLAR 35,26
EURO 36,74
ALTIN 2.985,57
HABER /  EKONOMİ

Bakü'da Türkiye'den dev enerji imzası

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de Güney Kafkasya Gaz Koridoru'nun temeli törenle atıldı.

Abone ol

Azerbaycan'da, Güney Kafkas Doğalgaz Boru Hattı'nın temel atma töreni düzenlendi.

Başkent Bakü yakınlarındaki Sangaçal Terminali'nde düzenlenen törene Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Gürcistan Başbakanı İrakli Garibaşvili, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev, Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras, Karadağ Başbakanı Milo Çukanovic ve diğer yetkililer katıldı. Törende Türkiye'yi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız temsil etti.

Törende hatta döşenecek ilk borunun üzerine imzalarını atan Aliyev ve diğer yetkililer, temele indirilen borunun üzerine toprak attı.

Tören sonrasında bir televizyon kanalına kısa açıklamada bulunan Aliyev, projenin, Avrupa'nın enerji haritasını değiştireceğini söyledi. Tüm ülkelerin projenin gerçekleşmesi için çalıştığını belirten Aliyev, projenin kendi ülkesi için de büyük önem taşıdığını belirterek şöyle konuştu:

"Doğalgazımızı dünya piyasalarına çıkararak ek gelir elde edeceğiz. Avrupa ülkeleri de yeni enerji kaynağı elde edecek. Bu asrın projesidir. Yüzyıl boyunca bize yetecek. 20 yıl önce başlatılan enerji politikası bizi bugüne getirdi. O zaman belirlediğimiz strateji sayesinde bugünkü duruma gelindi. Tüm ülkeler takım halinde çalışacak. Burada kaybeden taraf yok. Herkes kazanacak."

Güney Kafkas Doğalgaz Koridoru, Şahdeniz 2 projesi kapsamında üretilen doğalgazı Türkiye ve Avrupa'ya taşıyacak. Bakü-Tifli-Ceyhan Petrol Boru hattı ile aynı güzergahtan geçecek olan yeni boru hattı, Türkiye'de Trans Anadolu Boru Hattı (TANAP) ile birleşecek.  Doğalgaz, Türkiye'den Avrupa'ya ise Trans Adriyatik Boru hattı ile taşınacak.

Yıldız: Geniş bir coğrafyaya barış ve istikrar getirecek

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki enerji projelerinin sadece bölgeye değil, geniş bir coğrafyaya barış ve istikrar getirecek projeler olduğunu söyledi.

Yıldız, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen, "Asrın Anlaşması"nın 20. yılı ve Güney Kafkasya Gaz Koridoru'nun temel atma töreninde konuşma yaptı.

Konuşmasında böylesine önemli bir törende bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Yıldız, köklü bağların bulunduğu Güney Kafkasya'nın Türkiye bakımından vazgeçilmez önemde olduğunu kaydetti.

Bölgenin, barış, istikrar ve refah kuşağı haline dönüşmesinin, geniş Avrasya coğrafyasına yönelik vizyonlarının temelini teşkil ettiğini ifade eden Yıldız, bugün temelini atılan Güney Gaz Koridoru projesinin, sadece bir enerji veya ulaştırma projesi olmadığını belirtti.

Asrın anlaşmasından bu yana Azerbaycan'la Türkiye'nin bütün çevre ülke ve bölgelere barış getirmeyi hedefleyen projeler geliştirdiğini söyleyen Yıldız, Bakü-Tiflis-Ceyhan projesi ile Kafkasya'yı Akdeniz'e, Bakü-Tiflis-Erzurum projesiyle Kafkasya'yı Anadolu’ya bağladıklarını kaydetti.

Güney Gaz Koridoru Projesi ve onun bel kemiği TANAP'la bu defa Balkanları Kafkasya'ya bağladıklarını söyleyen Yıldız, "Adeta bir 'barış koridoru' açıyoruz. Bu iki ülkenin 15 yıldır, geceli gündüzlü çalışarak ortaya koyduğu büyük bir hedefin göstergesidir. TBMM de ilgili projeleri onaylamıştır. Türkiye ve Azerbaycan'ın, ortaklarımızla işbirliği içinde gerçekleştirdiği bu projeler, sadece bölgeye değil, geniş bir coğrafyaya barış ve istikrar getirecek projelerdir. Keşke her ülke, bugün burada bulunanlar gibi, bu projelerin değerini anlayabilse ve iyi niyetle, bu çabalarımıza ortak olabilseler" dedi.

Son yıllarda küresel enerji görünümünde büyük çaplı değişimlerin meydana geldiğini, dünyanın enerji haritasının değiştiğini, enerji alanında yeni aktörlerin sahne aldığını, yeni teknolojilerin ortaya çıktığını söyleyen Yıldız,  güvenlik, refah ve barışın bölünmezliğinin tartışılmaz bir olgu haline geldiği bu ortamda, karşılıklı çıkarların gözetildiği bir uluslararası işbirliği ve dayanışmanın hiç olmadığı kadar önem kazandığını vurguladı.

Bu gelişmelere paralel olarak enerji güvenliğinin, artan ölçüde dış politika, ulusal güvenlik, ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma gibi kavramlarla ilişkilendirilmeye başlandığına dikkat çeken Yıldız, şöyle konuştu:

TPAO hissesini yüzde 19'a çıkardı

"Bu bağlamda enerji güvenliği konusu küresel gündemin üst sıralarına tırmanmakta ve günümüz tartışmalarının ana temalarından biri haline gelmektedir. Türkiye olarak, pozitif tutumumuzu sürdüreceğiz. Enerji güvenliğinin sağlanmasında, üretici, transit ve tüketici ülkeler arasında etkin bir işbirliği ve diyalog tesisinin büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Bu görüşümüzden hareketle, dost ve kardeş ülkeler Azerbaycan ve Gürcistan ile beraber, Doğu-Batı Enerji Koridoru’nu geliştirdik. Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı ile bugüne kadar 2 milyar varilin üzerinde, yani ham petrol dünya pazarlarına ulaştırılmıştır. Doğu-Batı Enerji Koridoru'nun ikinci bileşenini teşkil eden Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz boru hattı projesi de 2007 yılında hayata geçmiştir. Bugün ise ortak hedefimiz, başta Hazar, ardından Ortadoğu doğalgaz kaynaklarının Batı’ya taşınmasına olanak sağlayacak GüneyGaz Koridoru’nun kuvveden fiile geçirilmesidir. 2018’in sonunda Türkiye’ye, 2019'da ise Avrupa'ya Azeri gazını ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu koridorun bel kemiğini TANAP projesi oluşturmaktadır. TANAP projesi açısından büyük önem taşıyan bir gelişme de Şah Deniz 2 Nihai Yatırım Kararı Anlaşması’nın geçen aralık ayında Bakü’de neticelendirilmiş olmasıdır. Gelinen noktada BOTAŞ TANAP projesinde yüzde 30'luk bir paya sahip olmuş, TPAO ise gerek Şah Deniz sahasındaki gerek Güney Kafkasya Boru Hattı'ndaki hissesini 19'a çıkarmıştır. Böylelikle TPAO, söz konusu sahada BP'den sonraki ikinci büyük ortak konumunu elde etmiştir."

İlk aşamada Şah Deniz sahasının beslemesinin öngörüldüğünü, daha sonraki aşamalarda ise Hazar Denizi'nin Azerbaycan sektöründe bulunan diğer sahalardan elde edilecek ve Azerbaycan üzerinden transit geçecek doğalgaz kaynaklarının da bu boru hattına yönlendirilmesinin hedeflendiğini söyleyen Bakan, "Temennimiz Türkmen gazının, Rus ve Doğu pazarlarına ilaveten Batı piyasalarına da Türkiye üzerinden erişmesidir. Daha ileriki aşamalarda, farklı ilave kaynakların bu boru hattına yönlendirilmesi hususu ise ayrıca ele alınabilecektir. Diğer bir deyişle TANAP geleceğe dönük bir projedir. Salt ticari yatırım olarak değerlendirmediğimizi bilmenizi istediğimiz TANAP projesinin, Türkiye ile Azerbaycan arasında olduğu kadar Avrupa ülkeleriyle de uzun yıllara dayanacak, güçlü, sağlam ve organik ilişkiler tesis edecek bir tasarım olacağına inanıyoruz" diye konuştu.