BIST 9.368
DOLAR 34,49
EURO 36,24
ALTIN 2.960,60
HABER /  GÜNCEL

'Bakü Fatihi' Nuri Paşa'nın ölümünün 74. yılı kaza mı suikast kurbanı mı?

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'yü 15 Eylül 1918'de Ermeni çeteleri ve Bolşevik birliklerinden kurtaran Kafkas İslam Ordusu Komutanı Nuri Paşa'nın vefatının üzerinden 74 yıl geçti.

Abone ol

Henüz 28 yaşındayken dönemin harbiye nazırı olan ağabeyi Enver Paşa'nın talimatıyla 12 bin kişilik Kafkas İslam Ordusu'nun başına geçerek Bakü'yü kurtaran, Cumhuriyet döneminde ise kurduğu fabrikalarla Türk savunma sanayisinin öncüleri arasında yer alan Nuri Paşa'nın (Killigil) anısı hem Azerbaycan'da hem de Türkiye'de yaşatılıyor.

Sütlüce'deki silah fabrikasında 2 Mart 1949'da meydana gelen büyük patlamada hayatını kaybeden Nuri Paşa'nın bir kazaya mı kurban gittiği yoksa bir suikast kurbanı mı olduğu bugüne kadar aydınlatılamadı.

Nuri Paşa, 1890'da Manastır'da doğdu, ilkokul ve lise eğitimini burada tamamladıktan sonra 1909'da Manastır Harbiyesi'nden üsteğmen rütbesiyle mezun oldu, Balkanlar'da çeşitli bölgelerde görev yaptı ve 1911'de Trablusgarp Savaşı'na katıldı.

Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesinin ardından "padişah yaverliği" rütbesi verilen Nuri Paşa, 1917'ye kadar Trablusgarp ve Bingazi'de görev yaparken İngiliz, İtalyan ve Fransız kuvvetlerine karşı birçok savaşa girdi.

Enver Paşa, Azerbaycan ve Dağıstan'ın Osmanlı'dan yardım talep etmesi üzerine kurdurduğu Kafkas İslam Ordusu'nun kumandanlığına kardeşi Nuri Paşa'yı getirdi.

Kafkas İslam Ordusu, 15 Eylül 1918'de Bakü'yü kurtardı

12 bin askerden oluşan Kafkas İslam Ordusu, Azerbaycan harekatı kapsamında güzergahındaki Göyçay, Salyan, Ağsu ve Kürdemir'i de Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizledi, 15 Eylül 1918'de ise Bakü'yü kurtardı. Kafkas İslam Ordusu, Bakü'nün kurtuluşu için 1130 şehit verdi.

"Bakü Fatihi" diye anılmaya başlayan Nuri Paşa, Azerbaycan'da gittiği her yerde saygı ve hürmetle karşılandı. Azerbaycanlılar, kurtarıcıları olan ordunun kumandanını evlerinde misafir etmek için birbiriyle yarıştı.

Bakü'de büyük coşkuyla karşılanan Nuri Paşa, Tezepir Camisi'nde minbere çıkarak halka hitap etti. Söz konusu minber, "Nuri Paşa minberi" diye anılıyor ve camide korunuyor. Paşa'nın Gence'de konakladığı ev de müze olarak faaliyet gösteriyor.

Mondros Mütarekesi imzalandıktan sonra Kafkas İslam Ordusu, Bakü'yü terk etmek zorunda kalırken Nuri Paşa, İngilizler tarafından Batum'da tutuklandı.

Nuri Paşa, 8 Ağustos 1919'da yargılanmak üzere götürülürken Kafkasyalıların yardımıyla hapisten kaçmayı başardı.

Türk savunma sanayisinin öncülerinden biri oldu
1921'de Berlin'e giden Nuri Paşa, burada çiniciliği öğrenerek 1924'te İstanbul'a döndü ve Kütahya Çinicilik Anonim Şirketini kurdu. Askerlik hayatı kahramanlıkla geçen Nuri Paşa, bir süre sonra fabrikasını devrederek savaş sanayisine yöneldi.

Nuri Paşa, Sütlüce'de bulunan bir fabrikayı satın alarak ordu için silah ve cephane üretti, çeşitli silah tasarımları yaptı ve bunların patentini aldı. "Nuri tabancası" adını verdiği Türkiye'nin ilk 9 milimetrelik silahının seri imalatını gerçekleştirdi.

Kurduğu fabrikada top, havan, uçaksavar mermi ve tapalarının yanı sıra uçak bombaları imal eden Nuri Paşa, özel sektör olarak yerli harp sanayisinin gelişmesine ve Türk ordusunun ateş gücünün artırılmasına katkı sağlayan ilk girişimcilerden biri oldu.

Filistin halkını destekledi

Nuri Paşa, Arap-İsrail Savaşı'nda Arap ordularını ve Filistin halkını destekledi. İsrail'in kuruluşundan sonra da Arap direnişçiler için silah ve cephane üreten Nuri Paşa, Sütlüce'deki fabrikasında 2 Mart 1949'da meydana gelen büyük patlamada hayatını kaybetti.

Patlama, kimileri tarafından kaza kimileri tarafındansa İsrail istihbaratı tarafından organize edilen suikast olarak değerlendirildi.