Türkiye'de konut satışlarında düşüş sürerken en çok sorulan ve merak edilen konuların başında gelen 'konut balonu' tartışmalarına Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce yanıt verdi.
Abone olÇevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, kentsel dönüşüm ve konut balonu hakkında merak edilen sorulara cevap verdi.
NTV'ye konuşan Güllüce, konut ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, “İnşaat sektörü uzun zaman devam eder. Böyle bir şey söz konusu değil” dedi.
Kentsel Dönüşüm’de rakamsal duruma önce bakmak istiyorum. Bugün itibariyle Kentsel Dönüşüm kapsamına giren bina sayısı kaç oldu ve bunlardan ne kadarı için adım atıldı?
Ben buradan çıktığımda verdiğim rakamlarda değişim olabilir, çok canlı bir organizasyon bu. Dünkü rakamlara göre 37 farklı ilde 106 tane bakanlar kurulu kararıyla 6931 hektarlık alan riskli alan ilan edilmiş durumda. Bu alanlarda 1 milyon 100 bine yakın kişi yaşamakta. Yaklaşık 164 bin 300 binanın bulunduğu alanlardaki konut sayısı 377 binin üzerindedir. Uygulamaların büyük bir bölümünü yerel yönetimler yürütmektedir. Toplam 821 kurum ve kuruluş riskli yapıları belirlemek üzere lisanslandırılmış durumda. Riskli yapı tespitleriyle Türkiye genelinde 48 bin 623 yapının riskli yapı tespitleri yapılmış, bu yapılardaki toplam konut ticari konut sayısı da 173 bin 924’tür. Bu kentsel dönüşümü sadece biz yapmıyoruz, TOKİ yapıyor, belediye ve bakanlık birlikte yapıyoruz bir de vatandaş kendisi yapıyor. Biz bakanlık olarak bu Kentsel Dönüşüm için kira, faiz vesaire gibi katkılarımızdan dolayı da şu ana 924 milyon TL kaynak aktarmış durumdayız. Belediyelere bunlardan ayrıca 800 milyon taahhüdümüz var.
Bu kaynak konusu en başından beri bakanlık olarak üzerinde durduğunuz bir konu. Yeterli kaynak oluşturuldu mu?
Yüzde 5 yanılma payıyla 6.5 milyon konut diyoruz. Bunun bedeli 1’in yanına yazacağınız çok sıfırlı rakamlardır. Tabi kaynak sıkıntımız var. Bütçe hazırlanıyor Türkiye'deki ekmek kazanından düşene bakmak lazım. Türkiye'nin yaması gereken sadece bu iş yok. Tabii bizim ekmek pişen kazanımızı büyütmemiz lazım Türkiye'de. Bunun kavgasını veriyor AK Parti. Türkiye'de işsiz, aşsız kalmazsa, herkes üretme seferberliğine girerse, üreticimiz, fabrikalarımız, santrallerimiz çoğalırsa o zaman bu kaynaklar her yerin artacaktır. Bütün bakanlıklara daha fazla kaynak verebilir duruma gelecektir. Bir bakanlığın bütçesini arttırmak için şu anda başka bakanlıktan alıp vereceksiniz. O zaman birlik beraberlikle omuz omuza veren bir ülke olacağız. Herkesin karnının daha tok olduğu, daha çok para kazanabildiği bilimadamlarımız, üniversite hocalarımızın huzur içinde araştırma yapabileceği bir Türkiye kavgası veriyoruz.
Kentsel Dönüşüm son dönemde biraz daha belediye ağırlıklı gitmeye başladı ama tam da bu dönemde inşaat sektörünün yavaşladığı gibi değerlendirmelerin olduğu konut balonu tartışmalarının oluştuğu bir dönem yaşıyoruz. Acaba bu tartışmaların Kentsel Dönüşüm’e etkisi ne olur?
Biz bu ekmeği büyütme kavgası verirken, büyümemesi ve Türkiye'de huzurun olmaması, Türkiye'de gelişimin olmasıyla kendi ihracatlarının azalacağını düşünen belli mekanizmalar -fesat yuvaları diyorum ben bunlara- bunlar bu millet gülmesin diye, karnı tok olmasın diye, uçak yapmaya kalkan, helikopter üreten bir ülke olmasın diye, düne kadar soğan sarımsak patates satan bir ülkeydik, hala böyle bir ülke olsun sanayi üretimi olmaması için çalışan fesat yuvaları var. Bunların çevirdiği fırıldakları bu millet yemiyor. Bizi bozmaya düzenimizi bozmaya çalışan içerde entrikalar çevirmeye çalışan kurumlar sizin çevirdiğiniz fırıldaklar işe yaramayacak, biz uçağımızı da otomobilimizi de yapacağız, yüksek teknolojiye ulaşmış bir ülke haline geleceğiz diye direniyor. İnşaat sektörü baktığınız yere göre siz sadece çok yüksek katlı binalara bakar o bölgede pazarlamamış bir müteahhidi dinlerseniz balon hükmüne varabilirsiniz. Ama Türkiye'de müthiş bir konut açığı var. Toplumun sosyal yağısının değişmesi dolayısıyla çekirdek aile sayısı yüzde 78-75 olmuş. Evlenen çift hemen eve taşınıyor. Artık birlikte kayınvalide ile birlikte yaşam çok az. Böyle olunca bu konut ihtiyacı zaten varken konut talebi artacak demektir. O yüzden ben inşaat sektörünün çok uzun zaman devam edeceğini düşünüyorum. Tabii yaptığınız ürüne göre de değişiyor. Genel durumda böyle bir şey söz konusu değil.