Pepe, Burgazada dahil bu yıl tahrip olan 6 bin hektar alanın yıl sonuna kadar ağaçlandırılacağını bildirdi.
Abone olAtatürk Orman Çiftliği`nin ağaçlandırılması konusunda, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü ile imzaladıkları protokol nedeniyle düzenlenen törende, basın mensuplarının Burgazada`daki yangınla ilgili sorularını yanıtlayan Bakan Pepe, yangının adadaki çöplükte biriken metan gazından kaynaklandığını söyledi. Türkiye`nin orman yangınları ile mücadelede en başarılı ülkelerden biri, hatta Akdeniz Çanağı`ndaki en başarılı ülke olduğunu ifade eden Bakan Pepe, son 50 yılın en kurak ve sıcak yaşanması nedeniyle geçen yıla göre orman yangını sayısının artmasına karşın, yanan orman alanının azaldığına dikkat çekerek, şu bilgiyi verdi: ``Geçen yıl 1306 olan orman yangını sayısı, bu yıl 1955 oldu. Yanan alan genişliği ise 8 bin hektardan 6 bin hektara düştü. Bu rakamlar, bazılarının kendi kafalarında uyguladığı, gerçekmiş gibi kamuoyuna takdim ettiği senaryoların hiç birisinin doğru olmadığını ortaya koyuyor. Burgazada`daki yangın, çöplükteki metan gazından meydana geldi. Lodosun sert esmesi, gemilerin yanaşmasını ve havadan etkili müdahale yapılmasını önledi. Buna rağmen, belediyelerin ve askeri imkanlar da kullanılarak, yangının 40 dekarlık kayıpla durdurulması bir başarıdır. Burgazada`daki yangın, biraz medyatik bir yangın olduğu için kamuoyu tarafından bu kadar ilgi gördü. Ama başarılı bir müdahale yapıldı.`` Çöp depolarından gelen risk Burgazada ile birlikte, aynı gün, Bodrum ve Çanakkale`de de çöplükten kaynaklanan yangınlar çıktığını hatırlatan Bakan Pepe, Türkiye`de büyük kentler dahil tüm yerleşim yerlerinin çağdaş çöp depolama alanlarına sahip hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Bakan Pepe, ``İstanbul`un en güzide adasının tepesinde çöp deposunun olmasını kim içine sindiriyor. Bunu yargılıyor musunuz? Esas sorgulanması, yanıtının verilmesi gereken husus budur. Burada belediyeleri suçlamıyorum ama hiç kimse de kendisini günahsız addedip,suçum-günahım yok diyemez`` diye konuştu. THK`dan kiralanan 15 uçağın sözleşmesinin 1 Ekim`de bitmesi nedeniyle yangınlara etkili müdahale yapılamadığı yolundaki iddialara da değinen Bakan Osman Pepe, bakanlığın elinde ayrıca 25 tane daha uçak ve helikopter olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: ``Aynı gün 32 yangın çıktı. Hava şartları dikkate alınırsa, aynı gün çıkan bu 32 yangına müdahale etmek mümkün değil. Ancak her şeye rağmen, bu yangınlarla mücadelede başarılı olduk. FAO`nun rakamlarına göre, Türkiye, dünyada orman alanlarını en çok artıran ülkelerden biri. Son 30 yılda, orman alanlarını 550 bin hektar artırdı. Türkiye, çölleşme mücadelesinde fevkalade önemli adımlar attı. Türkiye`nin ormancılıkta doğru ve isabetli politikalar takip ettiğini, vicdan, izan sahibi herkes kabul edecektir.`` 2-B`nin etkisi Bakan Pepe, ``orman yangını sayısındaki artışta 2-B kapsamındaki alanların satışı yönündeki çalışmaların etkisi olup olmadığı`` yönündeki soruya da şu yanıtı verdi: ``Anayasa`nın 169. maddesi gereği, yanan yerlerin ağaçlandırılmasına öncelik verilir ve bu alanlarda başka bir amaçla özel tasarruf yapılamaz. Orman yangınlarının sayısı arttı, ama yanan alanların miktarı azaldı. Bu yangınların 2-A, 2-B ve 2-C ile uzaktan yakından bira alakası yok. Ama birileri bakanlığımıza ve hükümete muhalefet olsun, sadece eleştiri olsun diye, kendilerine göre bir kurgulama yapıyorlar. Ondan sonra da bir köşede yazdıkları yalana, başka köşede inanıp, bunun üzerine yorum yapıyorlar. Bu işin hukukunu bilen, anlayan hiç kimsenin ortaya koyduğu bir şey yok. Türkiye`de, bu işi 2-B ile 2-A ile ilişkilendirmenin insafla izanla alakası yoktur. Bugüne kadar, 15 yıl içinde yanıp da üzerinde Orman Bakanlığı`nın ağaçlandırma çalışması yapmadığı 2 tane bile yer yok. İtham etmek kolay ama belge isteyince herkes sus pus. Bu alanı ağaçlandırırız ama o alanların eski güzelliklerine kısa sürede kavuşması zor, onun için üzülüyoruz. Yoksa bu alanları hiç kimseye yar etmeyiz, bu alanlarındaki kötü emellere fırsat vermeyiz.``