Suriye politikasında Türkiye'nin yanlız bırakıldığı yönündeki iddialara cevap verdi.
Abone olMilli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, "Masum insanı öldüren; adı El-Kaide olsun, adı El-Nusra olsun, adı PKK olsun, adı ne olursa olsun hepsi terör örgütüdür" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Suriye'ye ilişkin hükümete verilen yetkinin süresinin bir yıl daha uzatılmasını öngören Başbakanlık Tezkeresi üzerinde Hükümet adına konuşan Yılmaz, Suriye'nin, dünyada en fazla kimyasal silah stoğuna sahip ülkelerden biri olduğunu ifade etti.
Suriye politikası nedeniyle Türkiye'nin dışlandığına ilişkin eleştirilere yanıt veren Yılmaz, Türkiye'nin, Suriye ile ilgili olan bütün politik süreçlerin tam merkezinde olduğunu vurguladı.
Yılmaz, 16 Şubat 2012 tarihinde BM Genel Kurul'nda Suriye ile ilgili alınan kararda, Türkiye'nin de bulunduğu 137 ülkenin Suriye Hükümeti'ni kınadığını, yalnızca 12 ret olduğunu anımsatarak, "Şimdi burada da 12 reddin yanında olanlar var bir de 137'den yana olanlar var. Hiç şüpheniz olmasın ki 137, 12'den büyüktür. Yine 3 Ağustos 2012 tarihinde BM Genel Kurulu'nda Suriye ile ilgili alınmış kararda, bizim de dahil olduğumuz 133 kabul, 12 ret var. 12 ret mi Suriye politikasında yalnız, 133 ülkenin yanında olan mı?" diye konuştu.
İsmet Yılmaz, 15 Mayıs 2012 tarihinde BM Genel Kurulu'nda, Suriye ile ilgili kararda, Türkiye'nin de bulunduğu 107 kabul, 12 ret bulunduğunu anımsatarak, "Rusya ya da Suriye'yi destekleyen Çin'in veto hakkına sahip olaraktan BM'yi felç etmesi, Suriye'deki, dünyanın daha bir çok yerindeki vahşetin devamına neden olmaktadır" dedi.
Salondan gelen bazı eleştirilere karşılık veren Yılmaz, "Masum insanı öldüren; adı El-Kaide olsun, adı El-Nusra olsun, adı PKK olsun, adı ne olursa olsun hepsi terör örgütüdür. Hiçbir masum öldürmeyi, biz bir diğerini diğerinden ayırt etmeyiz. Biz Beşar Esed'in yanında da olmadık, Beşar Esed'in yanına gidenlere rehberlik de etmedik. Eğer Beşar Esed'in yanında durursanız kimin kimyasal silah kullandığını görmezsiniz" ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Suriye Tezkeresi'nin kabul edildiği geçen yıl ile bugünkü şartların farklı olduğunu, bu yılın sığınmacı sayısı, can kaybı, kaçakçılığın artması, kimyasal silah tehdidi açısından daha çarpıcı hale geldiğini ifade etti. İsmet Yılmaz, "Ülkemiz açısından tehdit ve risklerin arttığı bir ortamda Meclis'e sunulan tezkerenin kabul edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Tezkerenin gerekliliğine olan ihtiyaç, 4 Ekim 2012'den bu yana azalmamış, artmıştır. Bu nedenle Yüce Meclis'in onayına sunduğumuz tezkereye destek verilmesi ülke çıkarlarının korunmasına katkı sağlayacaktır. Biz savaş istemiyoruz, mevcut savaşın durdurulmasını istiyoruz" diye konuştu.