Bakan Şimşek'e göre sözün bittiği yer

"Küresel tecrübe Batman'ın emrinde" sloganıyla memleketinde seçim çalışmaları yürüten Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in konuğu olduk.

Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER/BATMAN

Batman'da bir köyde doğup Merrill Lynch'e giden bir başarı öyküsünün ismi olan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek...

Memleketi Batman'da seçim çalışmaları yaparken yoksul çocukluk günlerine dönmüş dönemin koşulları içinde temiz su olmadığı için kuyulardan çektikleri suyu nasıl tülbentle solucanlardan ayırdıklarını anlatmıştı.

Batman artık eski Batman değil. Bütün doğu ve güneydoğu illerinde olduğu gibi artık Batman'da çok hızlı bir değişim ve gelişim yaşıyor. Ama yılların ihmali olunca sorunlar ve ihtiyaçlar tabi ki bitmiyor.

NEDEN "SÖZÜN BİTTİĞİ YER?"

Bunlardan biri yine su sorunu. Batman'a 12 km ötede bulunan çok kaliteli bir içme suyunu kente getirmek için DSİ bir proje yapıyor, ama BDP'li belediye bu protokolü imzalamıyor, su da getirilemiyor...

Bakan Şimşek'in "Sözün bittiği yer" diye ifade ettiği bu örnek bölgede yaşanan kamplaşmanın, gerilimin hangi boyutlara taşındığını göstermesi açısından önemli bir örnek. Sonuçta gerilimin nedeni, sorumlusu kim ve ne olursa olsun bunun bedelini halk ödüyor...

Seçime sayılı günler kala paranın patronu Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in milletvekili adayı olduğu memleketi Batman'da misafiri olduk. Aday listelerinin açıklandığı 11 Nisan'dan bu yana neredeyse her anını Batman'da geçiren, hatta Başbakan'ın kritik Diyarbakır mitingine, "Çağırsalar da affımızı isteyelim, yoksa bir gün kaybederiz" diye gitmeyen Şimşek'in bir gününü izledik.

Yanından hiç ayırmadığı en büyük destekçisi eşi Esra Şimşek'le birlikte "Küresel tecrübe Batman'ın emrinde", "Sizden biri hizmetinize geldi" sloganıyla kampanyasını yürüten Bakan Şimşek'le sabahın erken saatlerinde yola çıktık. Ekipte Danimarkalı bir gazeteci de olunca Batman sokaklarında Türkçe-Kürtçe ve İngilizce olmak üzere üç dilde propaganda faaliyetine tanıklık ettik.

Bir anaokulu ziyaretinde çocuklara oyuncak dağıttık, sanayi bölgesindeki işyerlerini ziyaret edip işçilerle yemek yedik. Sanayicilerin, işçilerin sıkıntılarını dinledik, okullardaki mezuniyet törenlerine katıldık.

Sorunları dikkatle dinleyen Bakan Şimşek gittiği her yerde Batmanlılara, "Kürtlük, Türklük'ün ne önemi var, önce insanız. Türkiye'de herkes 1. sınıf vatandaştır. Tek ihtiyacımız huzur ve güvenlik. Eğer bunu sağlarsak sorunları da çözeriz" vaadinde bulundu.

Çocuklara ve gençlere ise tek bir sözü oldu. Batman'ın bir köyünden çıkıp dünyanın en büyük yatırım bankası Merrill Lynch'e oradan kabinenin belki de en önemli bakanlık koltuğu Maliye'nin başına geçişinin anlamı:
"Ben başardım, siz de başarabilirsiniz..."

Yorucu bir günün sonunda kampanyanın karargahı olan DSİ'ye ancak gece yarısı dönebilen Bakan Şimşek burada da sorularımızı yanıtladı.

Sürekli afişleri yırtılan, seçim bürolarına saldırılarla karşı karşıya kalan Bakan Şimşek, bunu "faşizan tutum" olarak nitelendirdi ve, "Karşıda demokrasiyi hazmetmiş, olgunluğa sahip bir parti değil insanlara zulmeden, sırtını terör örgütüne dayamış bir siyasi hareket var" dedi.

Öldürülen imamı, öğrenci yurduna yapılan saldırıyı hatırlatan Şimşek, "Kendi kardeşine huzur, refah için yola çıkanlar bunu nasıl yapar. Sürekli mağduriyet edebiyatı yapanlar bu kadar faşist nasıl olur?" diye sordu.

Kimlik, statü, demokratik özerklik gibi taleplerin vatandaşın değil terör örgütünün talebi olduğunu belirterek bunların birbirinden ayrılmasını isteyen Bakan Şimşek'in sorunların çözümü için önerileri net:
"Daha ileri demokrasi, daha çok iş ve aş.Türkiye'nin de Batman'ın da en çok huzura ihtiyacı var."

BDP'lileri ne kadar eleştirse de "Ama sonunda hepsi bizim insanımız. Bizim onları kazanmamız gerek. Ben onlara da hizmet edeceğim" diyen Bakan Şimşek'in internethaber'in sorularına verdiği yanıtlar şöyle oldu:

KARŞI TARAF FAŞİZAN TUTUM İÇİNDE

- Bir önceki seçimde düğün bayram havası içinde çalışılıyordu. Şimdi sıkıntılar duyuyoruz. Neler oluyor?
En ücra mahallelere gidiyor, her eve giriyoruz. Yüzlerce ziyaret gerçekleştirdik. Gittiğimiz evlerin hepsi dolup taşıyor. Burada sıkıntı yok ama karşı taraf tamamen faşizan bir tutum içerisinde. Alternatif bir perspektife tahammül edemiyorlar. Bizim hergün camlarımız kırılıyor. Kendileri billboardlarını asıyorlar. Diğerleri yaptı mı gidiyor engelliyorlar. Duyduğumuz kadarıyla billboard şirketinin temsilcisini alıp kafasına dayamışlar. Karşıda demokrasiyi hazmetmiş olgunluğa sahip bir parti değil sırtını terör örgütüne dayamış bir siyasi hareket var.

TERÖRE SIRTINI DAYAYANLAR ZULMEDİYOR

- Başbakan'ın 2005 çıkışı ve beklentinin karşılanmadığı yorumları yapılıyor.
Söylemde değişen bir şey yok. Başbakanımız buraya geldi ve dedi ki; 'inkar siyasetine son verdik, asimilasyona hayır'. Birçok reform yaptık. Karşı taraf bir siyasi hareket, demokrasi kültürünü benimsemiş bir hareket olsa bu bahsettiğimiz süreçlerin hiçbirini yaşamayız. Bakın eskiden devlet burada yanlışlıklar yapmış. Zaman zaman zulme varan uygulamalar olmuş. Bugün buradaki insanlara zulmeden tek bir kesim var sırtını terör örgütüne dayamış bir siyasi hareket.

Devlet artık kendisini hizmetkar olarak konumlandırdı ve hizmet götürüyor. Millete zorla kepenk kapattıran, milletin çocuklarını istismar eden, okullarını yakan, iş makinelerini yakan, onları tehdit eden, seçim döneminin festival havasında geçmesini engelleyen bir tek kimse varsa o da BDP'dir.

- BDP tabanını kaybetmeye başladığı için böyle yapıyor yorumlarına siz de katılıyor musunuz?
BDP'nin Türkiye sorunlarına ilişkin bir vizyonu, programı var mı? Ne kadar çok şiddet varsa, ne kadar çok tedirginlik, huzursuzluk varsa onlar bu kadar nemalanıyorlar.

ÖZERKLİK VATANDAŞIN TALEBİ DEĞİL

- Bunun karşısına ne koyuyorsunuz?
Biz her şeye rağmen çözümün daha ileri demokraside, daha çok iş ve aşta, daha çok temel hak ve özgürlükte olduğuna inanan bir partiyiz. Biz bunu insanımız için yapıyoruz. Çünkü bu insanların hakikaten huzura ihtiyacı var, Batman'ın huzura ihtiyacı var, refaha ihtiyacı var.

- Yaptığınız konuşmalarda iş, aş, yatırım diyorsunuz ama burada çok açık kimlik statü, demokratik özerklik gibi talepler görüyoruz.
Terör örgütünün istediğini mi vatandaşın ne istediğini mi söylüyorsunuz. Vatandaşın bu güne kadar sizin ifade ettiğiniz anlamda hiçbir talebi olmadı. İşte biraz önce elime tutuşturulan bir kağıt, "Özürlü olan çocuğum bakıma muhtaç, destek olur musunuz? Yüzlerce binlerce böyle talep geliyor. Biz her ilçeyi dolaştık. Biz başka bir şey istiyoruz diyen olmadı.

ÇOCUKLARA 10 LİRA VERİP KANDIRIYORLAR!
CHP'NİN VAATLERİNE AĞIR ELEŞTİRİ
BAKAN ŞİMŞEK'İN HAYALİNDEKİ BATMAN
İNGİLİZ MEHMET BATMANLI MEHMET OLDU MU?
DİĞER SAYFADA...

[PAGE]

HAKLARIN TESLİMİNDE ABD'DEN İLERİYİZ

- Yapılan değişiklikler yeterli mi?
Kürtçe üzerine bir yasak yok. Amerika'da yaklaşık 40 milyon ana dili İspanyolca olan Meksikalı, Kübalı, İspanyol var. Amerika'da onların hakkı neyse Türkiye'de daha fazlası var. Orada İspanyol kökenli milletvekili vardır, ama bakan yoktur. Türkiyede 4-5 kürt kökenli bakan var. İspanyol kökenli vatandaşlar kendi dillerinde kursa gidiyorlar, burada da gidiliyor. Televizyon kanalları var, burada da var. Gazeteler burada da var. Ne eksik? Biz inkar siyasetini bitiriyoruz, bütün vatandaşlarımız birinci sınıf vatandaştır. Demokrasi sorunu sadece Kürtlerin sorunu değil. Bütün Türkiye'nin sorunu.

- Bunun için de yeni Anayasa diyorsunuz. Peki ne vaad ediyorsunuz bu Anayasa'da?
Mutfakta bir ekip var. Ama bu anayasanın daha özgürlükçü, daha demokratik, vatandaşın anlayacağı dilde, vatandaşın beklentilerini yansıtan bir anayasa olması konusunda herkes hemfikir.

VATANDAŞ İLE TERÖR ÖRGÜTÜNÜ AYIRMAK LAZIM

- Tarım Bakanı Eker, "Kürt sorununu çözerken Türk sorunu yaratmayacağız" dedi. Böyle mi çözülecek?
Hiçbir Allah'ın kulu 'ayrımcılık yapılıyor' diyemez. Ekonomik anlamda ayrımcılık yapılmıyor tersine pozitif ayrımcılık var. İngiltere'de iki tane olay oldu, yeni terör yasası getirdiler. Şu an İngiltere'de hakim kararı olmadan polis 20 gün birisini gözaltına alabiliyor. Bunu 90 güne çıkarmayı düşünüyor. Türkiye'de 2 günü geçemez. O nedenle vatandaş ile terör örgütünü ayırmak lazım.

ÇOCUKLARA 10 LİRA VERİP KANDIRIYORLAR

- O zaman vatandaşın taleplerini sıralasak nasıl bir tablo çıkıyor?
Sadece iş, aş değil, bizim insanımız huzur istiyor. Taş açan çocukların nasıl kandırıldığını ben tahayyül edemiyorum. O çocukların eline 10 lira verip bunu yaptırabiliyorlar. Kendi kardeşine huzur, refah için yola çıkanların bunu yapmaları, gençlerin nasıl istismar edildiği ortada. Diri diri çocukların nasıl yakıldığı ortada. Kusura bakmayın ama Türkiye'nin esas tartışması gereken nasıl oluyor da böyle bir siyasi platforma bu kadar müsamaha ediliyor. Çünkü bu bir siyasi platform değil. Kendisi imamları toplayıp köylere gönderip propaganda yapınca sorun yok ama kendi gibi düşünmeyen bir imam çıkınca katledilebiliyor. Kendi mitingine zorla milleti toplarlar başbakanın mitingine bir kardeşimiz geldiği zaman gider iş makinelerini yakarlar.

HEM MAĞDURİYET EDEBİYATI HEM FAŞİZM

Biz yapıcı olmaya çalışıyoruz. İktidar şamar oğlanı değil. Bu memlekletin sorunlarını çözmek için uğraşıyoruz. Ne siyasi ne kişisel anlamda bir beklentimiz yok. Tüm derdimiz hemşehrilerimiz daha kaliteli, daha huzurlu bir ortamda yaşasın, biz de onların hayır duasını alalım. Bunu yaparken görüyorsunuz onların billboardlarında zerre kadar zarar, ama bizimkiler yırtılıyor. Aramızdaki fark bu. Sürekli mağduriyet edebiyatı yapanların bu kadar faşist olmasını nasıl açıklıyorsunuz?

- Bütün tartışmalar bir kenara Batmanlılar paranın başındaki bir ismin bu kentten çıkmasını umutla bekliyor. Size de yansıyor mu?
O bakış açısı zaman zaman dile getiriliyor. Ama bakan olmadan da bu şehre, bu ülkeye katacak çok şeyimiz var. Her ilin bakanı yok ama her ilde muazzam hizmet var. Hizmet götürürken mahalli yaklaşım içinde değiliz.

BAKAN ŞİMŞEK'İN HAYALİNDEKİ BATMAN

- Batman için önünüze koyduğunuz hedef nedir?
Ben Batman'ın üniversitede yaptığı çalışmalar, dış ticarete sağladığı katkılar, yarattığı markalar, sanat etkinlikleriyle bilinmesini istiyorum. Hem turizm hem tarım potansiyeli yüksek. Çocuklar için umut kaynağı olmaya çalışıyorum. Bir bahçede aileleriyle birlikte 300 öğrenci vardı. Mikrofonu alldım ve dedim ki, 'Ben çok daha zor şartlarda başardım, siz de başarabilirsiniz." Benim annem babam okuma yazma bilmiyordu, sizinkiler hiç değilse biliyor. Üniversite kursu yoktu, bugün Valilik sadece bin kişiye kurs veriyor. Türkiye'nin en iyi okuluna giden öğrenci ile sıradan bir okula giden öğrenci arasında zeka farkı yoktur. Fark yapısı, aşıladığı özgüven, çevre etkisidir. Bu insanların buna ihtiyacı var biz de bunu yapacağız.

BEN BDP'LİLERE DE HİZMET EDECEĞİM

Bu insanlar belki kandırılmış olabilirler, BDP çizgisinde olabilirler. Ama sonunda bizim insanımız. Bizim onları kazanmamız gerek. Biz onları seviyoruz. Ben onlara da hizmet edeceğim. Ayrım yok. Keşke onlar da bu zihniyette olsa. Daha yeni öğrendim. Batman'ın 10-12 km uzağında çok güzel bir memba su kaynağı var. DSİ projesini yaptı. suyu getirmek istiyor ama BDP'li belediye protokolü imzalamıyor. Bu kadar yani. Sözün bittiği yer...

- Turizm deyince akla Hasankeyf geliyor. Ilısu barajı nedeniyle ciddi eleştiriler var. Bunlara ne diyorsunuz?
Cumhuriyet tarihinde ilk defa tarihi kültürel zenginliğin korunması için bir projede bu kadar kaynak ayrılıyor. Hasankeyf'in en önemli tarihi kısımlarının hiçbiri su altında kalmıyor. Su altında kalan Artuklu döneminde yapılan daha çok köprü ayakları düzeyindeki yer. Üst kısmın tamamı su üstünde. 130 km'lik bir göl alcak. Batman'dan Mardin Dargeçit'e tekneyle gidebileceksiniz. Hasankeyf çok daha büyük bir cazibe merkezi haline gelecek. Hasankeyf'ten taşınabilir her türlü tarihi kültürel birikimi taşıyoruz. Yeni bir şehir yapılıyor ve o şehirde turizm üzerine 4 yıllık bir okul yapılıyor, 76 odalı da bir uygulama oteli.

CHP VAATLERİNİN ÜÇTE BİRİNİ YAPSIN YUNANİSTAN OLURUZ

-CHP'nin aile sigortası gündeme geldiğinde çok eleştirdiniz ama şimdi çok duymuyoruz...
Sayın Kılıçdaroğlu bu popülizmi ile Cumhuriyet tarihinin siyasetçileri arasına girmiştir. Hocalarından iyi ders almış izlenimi veriyor. Türkiye'de çalışanların yüzde 44'ü 659 TL asgari ücret alıyor. Bu durumda 600 lira verilse çalışır mısınız. Batman'da kimse çalışmaz. Bedelsiz bedelli askerlik de öyle. 12 bin altında gelirin varsa bu hakkı tanıyacak. Çalışanların yüzde 44'ü asgari ücretli dedim. O zaman ülkenin yarısı yaz aylarında staj yapar gibi bedelsiz askerlik yapacak. Kimse üzerinde 12 bin lira gösterir mi? Dikkat ederseniz ekonomik kadroları da çok savunmadı bunu. CHP vaatlerinin üçte birini yerine getirsin Türkiye uzun sürmez Yunanistan'ın konumuna gelir. 400 günde çözerim diyor Demirel de 500 günde ekonomiyi düze çıkartacağım demişti. 93 sonunda düzlüğe çıktı, büyük bir çukura düştü!

KARŞILIK BULSA ANKETLER BÖYLE ÇIKMAZ

- O zaman bu proje karşılık bulmuyor?
Karşılık bulsaydı anketlerde oldukları yerde olmazlardı. Anketler doğruysa vatandaşın bunu inandırıcı bulmadığı ortada. Biz devlet istihdam bürosuna, maaş ödeme bürosuna dönüşmesin, devlet vatandaşın beklediği hizmeti kaliteli olarak sunsun diyoruz. İstihdamı arttıracak yatırımları yapıyoruz. Geçen yıl 218 bini GAP bölgesindeki 9 ilde olmak üzere 1 milyon 317 bin insana iş bulundu. Bunu popülest söylemle değil doğru ekonomi politikaları, yatırım ve teşviklerle yapıyoruz. Yeterki bu güven ve istikrar ortamı korunsun.

İNGİLİZ MEHMET BATMANLI MEHMET OLDU MU?

- Muhalefet sizi "İngiliz Mehmet" diye eleştirdi. Biz de soralım 'İngiliz Mehmet Batmanlı Mehmet' oldu mu?
En ufak bir tereddüt yok. Çok mutluyum. Batmanlı bağrına basıyor. Daha önemlisi insanın doğduyu yere faydası olması kadar güzel bir şey olamaz. Tam bir borç. Babamın 'gel buralara bir faydan olsun' vasiyetini yerine getiriyorum.

4 milletvekili var. İnsanımızı ikna edebilir, kazanabilirsek 4'üne de talibiz. Ben her zaman şunu söylerim; 'biz çalışacağız, çabalayacağız rahmet Allah'tan teveccüh insanlardan gelecek.

İnsanların istikrar, büyüme, refah ve ileri demokrasiden yana tavır koyması kadar makul bir şey görmüyorum. Yaşanan büyük bir küresel krize rağmen vatandaşın neredeyse yarısının tevecühü varsa bu inanılmaz bir başarıdır.