DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın, PKK ile hükümete aynı mesafede oldukları yönündeki sözlerine, Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin'den sert bir yanıt geldi.
Abone olDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Türkiye'de barışı ve demokratik standartları yükseltmenin, sıkılı yumruklarla olmayacağını belirterek, ''Bu ülkenin 70 milyon insanı el ele verecekse kimimizin eli açık, kimimizin elleri yumruk halindeyse el ele tutuşamayız'' dedi. Şahin, Başbakanlık Merkez Bina'da Kütahya Güzel Sanatlar Derneği yöneticilerini kabulünde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın, ''PKK ile hükümete aynı mesafede olduklarını'' söylediğini ve kapatılan DEP'in tahliye edilen eski milletvekillerinden Leyla Zana'nın terör örgütü Kongra-Gel'e 6 ay süreyle ateşkes çağrısında bulunduğunu anımsatarak, bu gelişmeleri nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine, Şahin şunları söyledi: ''Herkes yaşadıklarımızdan gerekli dersleri almalıdır. Türkiye Cumhuriyeti devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlanan herkesin Anayasa'ya ve Anayasa'da çerçevesi çizilen ilkelere sadık kalması en önemli görevlerindendir. Türkiye Cumhuriyeti devleti ve bu devlet yetkisini kullanan hükümeti, halkın oylarıyla seçilmiş, işbaşına gelmiş, Türkiye'de herkesin hükümetidir. Şu anda, işbaşında bulunan 59. Cumhuriyet Hükümeti, bu ülkenin meşru hükümetidir. Eğer, bir kişi veya bir siyasi parti bu hükümetle bir terör örgütü mukayesesi yaparak, 'biz her ikisine de eşit yakınlıktayız' derse, o zaman şu akla gelir; bu terör örgütü de meşrudur, bu hükümet de meşrudur. Dolayısıyla biz ikisine de eşit yakınlıktayız. Yıllardır, Türkiye'ye karşı savaş ilan eden bir terör örgütünü bu ülkede bir siyasi partinin genel başkanlığını yapan kişinin meşru sayması kabul edilemez. Eğer, terör örgütünü gayri meşru sayıyorsanız, ikisine de eşit yakınlıktaysanız, o zaman Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni de gayri meşru sayıyorsunuz demektir. Bu beyan, son derece talihsiz bir açıklamadır. Tashihi gerekir kanaatindeyim.'' Şahin, Türkiye'deki yasaları ihlal ettiği gerekçesiyle Türkiye'nin bağımsız yargı organlarınca cezaya çarptırılan eski parlamenterlerin bütün yaşananlardan gerekli dersler çıkararak, terör ile Türkiye'nin bir yere varamayacağını kavramış olmaları gerektiğini söyledi. Bu bakımdan, yapılan açıklamaların kamu vicdanında rahatsızlık verici açıklamalar olmaması gerektiğini kaydeden Şahin, ''Öyle mi oluyor, diye soracak olursanız. Bu açıklamalardaki bazı ifadeler başta beni rahatsız etmiştir. Beni rahatsız eden sade vatandaşı da rahatsız eder'' dedi. Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye'de, barışı ve demokratik standartları yükseltmek, sıkılı yumruklarla olmaz. Bu ülkenin 70 milyon insanı el ele verecekse kimimizin eli açık, kimimizin elleri yumruk halindeyse el ele tutuşamayız. Önce şu ellerimizi yumruk olmaktan çıkaralım ve 70 milyon olarak bu ülkede geleceğe doğru hep birlikte yürümenin kararlılığı içinde olalım.''