BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Bakan Şahin verdiği sözü tuttu

Ölüm orucu yapan Hüsnü Yıldız'a iyi haber. Bakan Şahin verdiği sözü tuttu, toplu mezar açılacak.

Abone ol

Tunceli'de 1997 yılında tank ateşiyle öldürülen kardeşi Ali Yıldız ve 15 arkadaşının mezarının açılması için 62 gündür ölüm orucu eylemi yapan Hüsnü Yıldız'a sevinçli haber ulaştı. Cuma günü toplu mezarın açılacağını haber verdi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada 14 yıl önce ölen Ali Yıldız'ın mezarının açılıp cenazesinin kendilerine verilmesi için iki aydır ölüm orucunda olan ağabeyi Hüsnü Yıldız ile görüşmüş ardından Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e telefon etmişti.

Şahin, görüşme sonrası "Gerekli girişimleri sürdürüyorlar ve bakan bana söz verdi. Bu sorunu 3-4 gün içinde kesinlikle halledileceğini belirtti. Biliyorsunuz bizim dönemimizde hiçbir faili meçhul cinayet olmadı. Böyle olayların yaşanmaması içinde büyük caba içindeyiz. Sizin için de yapılması gereken ne varsa yapacağız ve takipçisi olacağız" sözü vermişti.

Bakan Şahin işte bu sözü yerine getirdi. Malatya Özel Yetkili Savcılığı, Hüsnü Yıldız'ın avukatı Taylan Tanay'ı arayarak cuma günü toplu mezarın açılacağını haber verdi.

NE OLMUŞTU?

Tunceli Çemişgezek'te, aralarında Ali Yıldız'ın da olduğu, ikisi kadın 18 silahlı örgüt üyesi tank ateşiyle öldürüldükten sonra köylüler ceset parçalarını toplamıştı. Savcılık ceset parçalarını inceledikten sonra otopsi tutanağı hazırladı ve iki ceset ailesine teslim edilirken diğerleri Gözlüçayır'da, karakol yanındaki alana gömüldü. Aradan yıllar geçtikten sonra tespit edilen toplu mezarın açılması için buraya gömülenler arasında bulunan Ali Yıldız'ın ağabeyi Hüseyin Yıldız Malatya Özel Yetkili Savcılığı'na başvurdu. Malatya Özel Yetkili Savcılığı, bu cesetlerin gömüldüğü alanın yeniden açılması kararı verip son anda, 'otopsi işleminin yapıldığı' gerekçesiyle vazgeçmişti. Oysa 11 Nisan 1997'de 18 ceset ve ceset parçası üzerinde yapılan otopside, 'tanınmayacak halde oldukları' belirtilmişti. Kimlikler belirsiz, cesetleri paramparça ve numaralandırılmış haldeydi.