Kıbrıs Rum kesiminin AB çerçevesinde gümrük birliğine dahil edilmesi çalışmalarında gözler Türkiye'ye çevrildi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, konuya açıklık getirdi.
Abone olDışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Kıbrıs Rum kesiminin AB çerçevesinde gümrük birliğine dahil edilmesi için bazı çalışmalar bulunduğunu, ancak bunların siyasi tanıma anlamına gelmeyeceğini kaydetti. Gül, NTV'ye verdiği demeçte, Kıbrıs Rum kesiminin AB çerçevesinde gümrük birliğine dahil edilip edilmeyeceğinin sorulması üzerine, bununla ilgili BM nezdinde devam eden bazı çalışmalar olduğunu, ancak bunların ''siyasi tanıma anlamına gelmeyeceğini'' belirtti. Abdullah Gül, ''Tabii ki beklentilerin karşılanması da burada çok önemlidir'' diyerek, Kıbrıslı Türklerin iyi niyetli adımlarının karşılık bulmasının önemine dikkati çekti. Türkiye'nin Kıbrıs Rum kesimini tanınmasa bile Aralıktaki AB zirvesinden önce gümrük birliğine dahil edip etmeyeceğinin sorulması üzerine Gül, şunları kaydetti: ''(Tanınmasa) değil, zaten tanınması söz konusu değil. Bunu herkes biliyor. Ama diğer konularda bazı sorumluluklar vardır bildiğiniz gibi. Kıbrıs tarafı Türk mallarına karşı her türlü sınırlamayı kaldırmıştır. Dolayısıyla Türkiye'den isteyen herkes çantasını alıp gidebilir Rum kesimine. Kıbrıs Türk kesiminden Rum kesimine mallarını satabilir, hiçbir engel söz konusu değildir.'' Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) 2 Eylül Perşembe günü Maraş kökenli Ksenidu Aresti isimli Kıbrıslı Rum un Türkiye aleyhine başvurusunun görüşüleceğinin hatırlatılması ve bundan çıkacak kararın Loizidu kararından farklı olup olmayacağının sorulması üzerine, şöyle dedi: ''Böyle olması gerekir. Çünkü yeni bir durum var ortada. Zemin tamamen farklı ve KKTC'de kurulan bir mekanizma var. Bu açıdan o dava ile bu dava arasında çok önemli bir fark var.'' KKTC üzerindeki tecridin kaldırılması için yoğun çalışmaların sürdüğünü belirten Gül, referandumda evet denilerek yanlış bir politika izlendiği görüşlerine katılmadığını bildirdi. TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİK SÜRECİ Gül, Türkiye'ye ilişkin AB İlerleme Raporu öncesinde ne gibi mesajlarının olduğunun sorulması üzerine, Türkiye'nin üzerine düşenleri yaptığını ve buna devam edeceğini kaydetti. ''Objektif ve dürüst bir karşılık bekliyoruz'' diyen Gül, bu raporun çok önemli olduğunu hatırlattı. Türkiye'nin üstüne düşen her şeyi yaptığını bundan 4-5 ay önce söyleyemeyeceğini ama şimdi bunu rahatlıkla söylediğini belirten Gül, bunların göz boyamak için olmadığını söyledi. Dışişleri Bakanı Gül, ''Bizi kandırılmışlık duygusuna sevk edecek bir kararın sonuçlarının ne kadar tehlikeli olacağını tüm AB liderleri iyi biliyorlar'' diye konuştu. AB ülkelerinde siyasi karar merciinde bulunan liderlerin Türkiye için ''biz eskiye dönüyoruz'' deme hakkı bulunmadığını söyleyen Gül, Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması konusunda hükümetin bir çalışması bulunduğunu ve makul bir çözüm bulmak için çaba harcadıklarını bildirdi. Abdullah Gül, bu konunun basında yer aldığının aksine son Milli Güvenlik Kurulu toplantısında ele alınmadığını da kaydetti.