BIST 10.648
DOLAR 32,74
EURO 35,25
ALTIN 2.444,52
HABER /  GÜNCEL

Bakan Eroğlu'ndan HES çağrısı

Bakan Eroğlu, HES'lere karşı çıkanlara sert çıktı. Eroğlu, hükümetin sözde değil özde çevreci olduklarını söyledi.

Abone ol

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, 7 yılda, 70 yıldan fazla çevre yatırımı yaptıklarını belirterek, "Biz sözde değil, özde çevreciyiz. Farkımız bu." dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ADASU) tarafından Sakarya Nehri üzerine yapılacak olan Hidroelektrik Santrali'nin (HES) temeli Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu tarafından atıldı.

Nehrin, Et Balık Kurumu Sakarya Kombinası arkasındaki bölümde yapılacak olan santralin temel atma töreninde konuşan Eroğlu, Sakarya Nehri üzerine yapılacak HES'le yılda 49 ile 50 milyonkilovat saat enerji üretileceğini kaydetti. Eroğlu, "Şu anda ADASU'nun bu bölge için harcadığı enerji sarfiyatı 55 milyon kilovatsaat. Yani neredeyse yüzde 95'ini buradan elde edilecek enerji üretimiyle sağlanacak." dedi.

HES'e karşı çıkanlar olduğunu ifade eden Eroğlu, belediye başkanından santralin yapılacağı bölgenin fotoğrafını çekmelerini istedi. Eroğlu, "Santral yapıldığında gelinen durum fotoğraflarla karşılaştırılsın. Burası elektrik üreteceği gibi özellikle Sakarya'nın muhteşem bir mesire alanı olacak. Vatandaşların gelip dinlenecekleri bir mesire alanı olacak. Muhteşem bir tabiat parçası haline gelecek." ifadesini kullandı.

"Türkiye'de maalesef başbakanımızdan önce bütün sular boşa akıyordu" diyen Eroğlu, şöyle devam etti: "Yani yaklaşık hidroelektrik potansiyelimizin yüzde 75-80'i neredeyse boşa akıyordu. Biz dışarıdan habire yıllık 25 milyar dolar doğalgaza ve petrole para ödüyoruz. Deniyor ki 'HES'ler çevreyi tahrip ediyor.' Çevreyi tahrip etmesi mümkün değil. Ben çevre profesörüyüm. Türkiye'deki en büyük çevre yatırımlarının temelini başbakanımızla birlikte ben attım. İstanbul'da ağaç yoktu, baştan aşağıya ağaçla donatan biziz. Çöp dağları vardı. Çöp dağlarını kaldırıp ilk defa düzenli depolama ve yakma tesislerini, tıbbi atıkları ayrı toplayıp bertaraf eden tesisleri kuran biziz. Haliç'i kurtaran biziz. Bütün Türkiye'de çevre adına ne yapılmışsa arkasından konuşmuyoruz biz. Sözde değil özde çevreciyiz, farkımız bu."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çevre hassasiyetinin çok fazla olduğuna dikkati çeken Eroğlu, "Çevrecilik denince çevreciliği bilen biziz. Türkiye'de bütün çöpler oraya, buraya atılıyordu. Şu anda çöp bertaraf tesislerinin sayısı arttı. Daha önce yaklaşık 20 milyon kişinin çöpleri toplanırken, şu anda 41 milyon kişinin çöpleri toplanmaya başlandı. Geçmişte 50-60 yılda yapılanı biz 7 yılda onun daha fazlasını yaptık. İnşallah 2012 yılı sonuna kadar, katı atık dediğimiz çöplerle ilgili bertaraf tesislerinin büyük bir kısmı yani yerleşim alanları tamamında 59 milyon nüfusun katı atık bertaraf tesisleri kurulacak. Bunun dışında bizden önce atık suların tamamı, lağım suları derelere her tarafa akıyordu. Haliç'e dahi akıyordu. Biz geldik, ne yaptık; daha önce yüzde 30'luk kısmı toplanıp arıtılırken şu anda yüzde 73'e çıkardık. Yani 100 metreküp suyun 73 metreküpünü toplayıp arıtıyoruz. Dünyanın en ileri biyolojik arıtma tesislerini ilk defa bu ülkede biz kurduk." diye konuştu.

"7 YILDA 70 YILDAN FAZLA ÇEVRE YATIRIMI YAPTIK, İSPAT ETMEYE HAZIRIM"

Geçmişte yılda 157 milyon fidan üretilirken, kendilerinin aynı imkanlarla 5 kat daha fazla 535 milyon fidan ürettiklerini anlatan Eroğlu, geçmişte sadece 70 bin hektarlık alanda ağaçlandırma yapılırken, kendilerinin geçen sene 501 bin hektar ağaçlandırma yaptıklarını dile getirdi. 7 kat fazla ağaçlandırma yaptıklarını belirten Eroğlu, şöyle konuştu: "Farkımız bu. İster ağaçlandırmaya bakın, ister hava kirliliğinin önlenmesine, ister atık suların toplanmasına bakın, 7 yılda geçmişteki 70 yılda yapılandan fazla çevre yatırımı yapılmıştır. Bunu iddia ediyorum. ispat etmeye de hazırım. 7 yılda 70 yıldan fazla çevre yatırımı yaptık."

Barajların ve hidroelektrik santrallerin asla çevreyi tahrip etmeyeceğine vurgu yapan Bakan Eroğlu, "HES'ler dereleri kurutuyor', 'Derelerden su akmayacak' diyorlar. Bu tamamen yalandır. Doğu Karadeniz'de vatandaşlara demişler ki 'Bu HES'lerden çıkan su o kadar tehlikeli ki ağaçlarınızı dahi kurutur.' Değirmen gibi, suyun ne kimyası bozuluyor. Ne özelliği değişiyor. Biz çevreciyiz, çevreyi koruyoruz. Ağaçlandırıyoruz, tahribi önlüyoruz. Derelere bırakılması gereken can suyu tabir edilen suyu mutlaka bırakıyoruz. Bunları yapmazsak ne olur? Buraya ya termik santral kuracaksınız. Kömürlerden çıkan baca gazları veya dışarıdan doğalgaz alıp doğalgaz çevrim santrali ile elektrik vereceksiniz. Bunlar mı daha çevreci? Yoksa doğaya ve suya hiç bir kirlilik vermeyen hidroelektrik santralleri mi çevreci? Bunu vatandaşların takdirine bırakıyorum." dedi.

Konuşmaların ardından Sakarya Nehri üzerine yapılacak HES'in temeli atıldı. 40 milyon liraya mal olacak tesisin 2012 Mart ayında tamamlanması bekleniyor.